Logo

9. Hukuk Dairesi2021/11109 E. 2021/15347 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin, çalıştığı dönemde ödenmeyen ücret, fazla mesai ve hafta tatili ücretlerini hangi davalıdan talep edebileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunması, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak davalı belediyenin fazla mesai ve hafta tatili ücretlerinden de sorumlu tutulması ve ihbar olunan aleyhine hüküm kurulması gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

...

...

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ... vekili ile İhbar Olunan, ... vekili tarafından istenilmekle temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili; müvekkilinin 12.01.2010-24.06.2010 tarihleri arasında belirli süreli iş sözleşmesine bağlı olarak davalı Belediyenin ihale ile davalı şirkete verdiği yapım ve onarım işinde çalıştığını; ancak, Mart, Nisan, Mayıs ayları ile Haziran ayından 24 günlük ücretini alamadığını, Cumartesi ve Pazar günleri dahil 07.30-18.00 saatleri arasında çalıştığını, iş yoğunluğuna göre gece saat 24.00’e kadar çalıştığı günlerin olduğunu belirterek ödenmediğini iddia ettiği ücret alacağının davalılardan, fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacaklarının ise davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı ... vekili; davacının 4857 sayılı Kanunun 36.maddesine göre son üç aylık ücretini belediyeden istediğini; ancak, davacının Belediyeye başvurmasından sonra davalı şirketten kaynaklanan nedenlerle herhangi bir hakediş düzenlenmediğini, davalılar arasında MUG-W2 Doğu Bölgesi Kanalizasyon Şebekesi İnşaatı sözleşmesi imzalandığını, fakat davalı şirketin edimlerini yerine getirmeyerek işi eksik bıraktığını, akabinde şirketin iflasın ertelenmesi talebinde bulunduğunu, bu süreçte şirkete yazı yazılıp ihtar gönderilmesine rağmen yetkililere ulaşılamadığını, başvuruda bulunan işçilerin alacakları olup olmadığı konusunda 13.12.2010, 20.02.2012 ve 14.05.2012 tarihli ihtarnameler gönderilerek müvekkili idarenin sorumluluğunu yerine getirdiğini, davalı şirketin ise 05.06.2012 tarihli ihtarname ile şirketin bu işten dolayı hiçbir işçisine borcu bulunmadığını bildirdiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece yapılan yargılamaya ve bilirkişi raporlarına göre, davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay (Kapatılan) 22.Hukuk Dairesi'nin 2016/7171 esas 2019/11794 karar sayılı ilamı ile ... Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu Başkanlığından ilgili komisyon kararından bir suret ile ekli işçi listeleri de dahil olmak üzere ilgili tüm kayıt ve belgelerin ... Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu Başkanlığından temin edilerek sonucuna göre davalının husumet itirazının değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.

Mahkemece bozmaya uyularak devam edilen yargılama neticesinde İçişleri Bakanlığı'na husumet yöneltilerek davanın kabulüne ... Büyükşehir Belediyesi yönünden ise husumet nedeni ile davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 2021/1161 esas 2021/5239 karar sayılı ilamı ile Mahkemece celbedilen ... Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu kararında dava konusu ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmadığı, davacının 6360 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce 12.01.2010-24.06.2010 tarihleri arasında ... Belediyesi ile davalı firma arasında imzalanan MUG-W2 Doğu Bölgesi Kanalizasyon Şebekesi İnşaatı'na yönelik ihalede çalıştığı, bu nedenle taraf sıfatının ... Büyükşehir Belediyesi'ne ait olduğu belirtilerek bozulmuştur.

Mahkemece bozmaya uyularak devam edilen yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:

Kararı davalı ... vekili ile ihbar olunan ... vekili temyiz etmiştir.

Gerekçe:

1-Gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki olması 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.

Karar tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298/2. maddesinde tefhim edilen hüküm özeti (kısa karar) ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen YİBK’na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298/2. maddesine göre “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.”

Somut olayda Mahkemece 07.07.2021 tarihli celsede "1-A)davalı ... yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine,

1-B) Davalı ... Yönünden İse;

Davacının ücret alacağı talebinin Kabulü ile, net 5.700,00 TL ücretin dava tarihi olan 01.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,

Fazla çalışma ücreti talebinin Kabulü ile, net 2.700,00 TL'nin dava tarihi olan 01.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine,

Hafta tatili ücreti talebinin Kabulü ile, net 1.617,00 TL'nin dava tarihi olan 01.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine," şeklinde kısa karar taraflara tefhim edilmiştir.

Mahkemece gerekçeli karar hüküm fıkrasında ise "1-A)Davalı ... Yönünden Davanın Pasif Husumet Yokluğundan REDDİNE, 1-B)Davalı ... Yönünden İse;

Davacının ücret alacağı talebinin Kabulü ile, net 5.700,00 TL ücretin dava tarihi olan 01.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalı ... davalı ...Turizm İnşaat Ticaret Ltd. Ştinden , ihbar olunan Muskiden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,

Fazla çalışma ücreti talebinin Kabulü ile, net 2.700,00 TL'nin dava tarihi olan 01.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... davalı ...Turizm İnşaat Ticaret Ltd. Şti.'den, ihbar olunan Muskiden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,

Hafta tatili ücreti talebinin Kabulü ile, net 1.617,00 TL'nin dava tarihi olan 01.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birliktedavalı ..., davalı ...Turizm İnşaat Ticaret Ltd. Ştinden, ihbar olunan Muskiden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine," şeklinde karar verilmiştir.

Bu halde Mahkemece gerekçeli kararın hüküm fıkrasında fazla mesai ve ücret alacaklarından davalı ... Belediyesi ile ihbar olunan ...'nün davalı şirket ile birlikte müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulması hem taraflara tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasında çelişkiye sebep olduğundan hem de gerekçeli kararda gerekçe ile hüküm fıkrasında çelişki olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesi usule aykırıdır.

Somut olayda davacı tarafça dava dilekçesi ile ücret alacağının davalılardan, fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacaklarının ise davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmesine rağmen Mahkemece gerekçeli karar hüküm fıkrasında bu husus gözetilmeksizin hafta tatili ve fazla çalışma ücretinden de davalı ... Belediyesi'nin sorumlu tutulması hatalı olmuştur.

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre hüküm, davanın taraflarına yönelik oluşturulmalıdır.

İhbar olunan davanın tarafı olmayıp, aleyhine hüküm kurulamaz. Başka bir deyişle, ihbar olunan ya da müdahiller davanın tarafı değildir.

Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece gerekçeli kararın hüküm fıkrasında ihbar olunan ... aleyhine hüküm kurulması, hükmün davanın taraflarına ilişkin oluşturulacağı kuralına aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

Yukarıdaki açıklamalar ışığında Mahkemece kısa karar ile gerekçeli karar arasında ve gerekçe ile hüküm arasında da yeniden çelişki oluşturulmaksızın, taleple bağlılık kuralı ile ihbar olunan aleyhine hüküm kurulamayacağı da göz önüne alınarak hüküm altına alınan ücret alacağı yönünden davalı şirket ile davalı ... Belediyesi'nin müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması, fazla mesai ve hafta tatili ücretlerinden ise sadece davalı şirket sorumlu tutularak karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 04/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.