Logo

9. Hukuk Dairesi2021/11877 E. 2021/16229 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Feshedilen iş sözleşmesi nedeniyle işçinin fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ve diğer işçilik alacaklarından oluşan dava talebinin kabulü.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın önceki bozma kararında belirtilen hususları tam olarak araştırmadan, özellikle davacının yıllık izin kullanıp kullanmadığı ve fazla mesai yaptığına dair delilleri eksik değerlendirerek hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

...

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı Maliye Bakanlığı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti

Davacı vekili, davacının işyerinin 6360 sayılı Kanun ile kapatıldığı tarihe kadar ... İl Özel İdaresi bünyesinde atölye ustası ve seyyar tamir ustası olarak görev yaptığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini, işyerinde normal mesai saatlerine uyulmadığını, fazla çalışma süresinin davacının çalıştığı araçlara ait görev kağıtlarında mevcut olduğunu beyan ederek fazla çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

Davalılar Cevabının Özeti:

Davalı Maliye Bakanlığı vekili, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalı şirket, davacının işçilik alacaklarının taraflar arasındaki ihale şartları ile ilgili kanun gereğince davalı bakanlık tarafından ödenmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz Başvurusu:

Karar, yasal süresi içinde davalı Maliye Bakanlığı vekilince temyiz edilmiştir.

Gerekçe:

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı Maliye Bakanlığı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirir.

Somut olayda Mahkemece verilen karar, "davacının işyerinde çalıştığı beş yıllık sürede hiç izin kullanmadığının kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olduğu, Mahkemece davanın aydınlatılması ödevi çerçevesinde davacının bu konudaki beyanları alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği" noktasında bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmasına karar verilmiş ise de, bozma gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Bozma sonrası davacı asil çağrılarak işyerindeki çalışma düzeni ve çalışma süresi ile ilgili olarak beyanı alınmış, ancak davacıya yıllık izin kullanıp kullanmadığı ile ilgili olarak herhangi bir soru yöneltilmemiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 31. maddesine göre hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu yükümlülük çerçevesinde davacı asilin yıllık izin ile ilgili olarak beyanı alındıktan sonra oluşacak sonuca göre yıllık izin ücreti ile ilgili karar verilmesi gerekirken, bozma gereği hiç yerine getirilmeden yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalıdır.

3- Davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.

Mahkemece davacı tanıklarının anlatımına göre davacının haftada 12,5 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek hüküm kurulmuş; bu karar, eksik inceleme yapıldığı gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyulmuş ise de bozma gereği tam anlamıyla yerine getirilmemiştir. Bozma kararında “davacının işyerinde ifa ettiği işin ne olduğu, bu işin niteliği itibariyle araziye çıkmayı gerektirip gerektirmediği, bu konuda işverence yapılan bir görevlendirmenin olup olmadığı, yapılan işin günlük çalışma süresinin dışında çalışma yapılmasını gerektirip gerektirmediği gibi hususlar açıklığa kavuşturulmadan, soyut tanık anlatımları doğrultusunda davacının her gün günlük mesainin bitiminden sonra dört saat daha çalıştığı varsayımına göre haftalık on iki buçuk saat fazla çalışma yaptığının kabulü hatalıdır. Mahkemece belirtilen yönlerden araştırma yapıldıktan sonra dosya kapsamındaki tüm deliller bir arada yeniden değerlendirilerek, davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı yönünden bir sonuca varılması gerektiği” vurgulanmıştır. Mahkemece bozmaya uyulmuş ise de, bozma sonrası yargılamada sadece asilin çalışma düzenine yönelik beyanının alındığı, sair yönlerden herhangi bir araştırma yapılmadan, asilin beyanı ile yetinilerek hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Yapılması gereken iş, bozma öncesi yargılama sırasında dinlenen tanıklar yeniden çağrılarak bozma kararında belirtilen hususlar sorulup açıklığa kavuşturulduktan sonra, davacı asilin beyanları ve işyerinde ifa edilen işin niteliği de da dikkate alınarak davacının fazla çalışma yapıp yapmadığının belirlenmesidir. Ayrıca, yapılacak değerlendirmede davacı tanıklarının husumetli tanık olup olmadığı belirlenmeli, tanıkların husumetli olması halinde beyanlarına ihtiyatla yaklaşılması gerektiği dikkate alınmalı; fazla çalışmanın ispatında tanıkların anlatımına ancak davacı ile birlikte çalıştıkları süre ile sınırlı olarak değer verilebileceği de gözden kaçırılmamalıdır. Mahkemece, bozma gereği usulünce yerine getirilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, 07.12.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.