"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Tatvan 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait çiftlikte 1996 yılından itibaren hayvan bakımı, arazi bakımı ve çiftlikte tüm işleri yaptığını, ailesiyle birlikte çiftlikte yer alan gecekondu tarzı bir yerde yaşadığını, geçimini hayvancılık yaparak ve küçük bir araziyi ekerek sağlamaya çalıştığını, davalı işverenin 1996 yılı itibarıyla davacıya hiçbir ücret ödemediğini ve sigortasını da yaptırmadığını ve ... sözleşmesini haksız nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili ve ... ... ve genel tatil ile yıllık izin ücreti ve hiç ödenmeyen aylık ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının zor durumda bulunduğundan kendi çiftliklerine sığındığını, çiftlikte ticari veya hayvansal faaliyet yapılmadığını, ... bir hayvan bile beslenmediğini, 100 adet kadar meyve ağacının bakımının 2013 yılında vefat eden babaları tarafından yapıldığını o tarihten sonra ise çok bakımsız kaldığını, davacının sığınmacı olarak gelmesinden önce ve sonra da davacıdan herhangi bir talepte bulunmadıklarını, 15.000 metrekare arazide kendisinden hiçbir talepte bulunulmadan 20 yıl boyunca ekim yapmasına müsaade edildiğini, müvekkilinin ihtiyacı olmaması sebebiyle 20 yıl süresince meyve ağaçlarını davacının topladığını, buradan elde ettiği ürünleri satarak gelir elde ettiğini, davacının bakımına ihtiyaç olan bir durum söz konusu olmadığını, sürekli olarak davacının gitmesi istendiği hâlde her seferinde duygu sömürüsü yaparak kalmaya devam ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanık beyanları, Sosyal Güvenlik Kurumu hizmet döküm cetveli ve tüm dosya kapsamına göre davacının yaptığı ..., hizmet süresi, ücreti, davalının işveren olup olmadığı hususlarının somuşlatırılamadığı, 20 yıl boyunca hiç ücret almadan çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davacının kendi adına kooperatif üyesi olduğu ve ekinlerden sağladığı mahsulleri kendi adına kooperatife verdiği ve geçimini de bu surette sağladığı, 2005 yılı içerisinde davalı ile ilgisi bulunmayan işyerinde sigortasının bulunduğu hususu da birlikte değerlendirildiğinde davacının geriye kalan tarihler arasında kendi nam ve hesabına çalıştığı, sonuç itibarıyla davacının davalının işçisi olduğunu ve diğer hiçbir iddiasını da ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; Mahkemece dinletilen tanık beyanlarının dikkate alınmadığını, tanıkların davacının davalı işverenin yanında uzun yıllardan beri çalıştığını, çiftliğin tüm işlerini yaptığını belirttiklerini, davacı davalı tarafından sigortasız olarak çalıştırılmış olduğundan ve sigorta primleri yatırılmadığından Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında davacının davalı yanında hiçbir hizmetinin olmadığının tespit edilmesinin doğal olduğunu, müvekkilinin 1996 yılından beri davalının çiftliğinde çalıştığını, bu süre içerisinde sadece 6 aylık sürede farklı bir şirkette yer alan bir kaydın dikkate alınmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkilinin tarlanın küçük bir kısmını ekmesinin, tanık beyanlarının geçersiz sayılarak davalı yanında çalışmadığı sonucunu doğurmayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının, davalının işyerinde ... görme edimini yerine getirdiğini, ücret ve bağımlılık unsurlarının oluştuğunu delilleriyle ispatlayamaması karşısında, Mahkemenin kararında usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf başvuru dilekçesinde ... sürdüğü sebepleri tekrar ederek ve davalının kardeşinin Tatvan Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/205 Esas sayılı dosyasında davacının dava konusu işyerinde çalıştığına dair tanık olarak dinlendiğini ve müvekkilinin bu işyerinde bekçi olarak çalıştığını açıkça ikrar ettiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı ile davalı arasında ... sözleşmesine dayalı bir ilişki bulunup bulunmadığı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.