Logo

9. Hukuk Dairesi2022/10607 E. 2022/10475 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mahkemenin davacı lehine hükmettiği vekalet ücretinin kime ödeneceği hususunda sehven yapılan yazım hatası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerekirken sehven davalıya verilmesi şeklinde yazıldığı, bu yanlışlığın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığı gözetilerek 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan 1086 sayılı HUMK'nın 438. maddesinin 7. fıkrası uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 01.05.2009 tarihinde kamyon şoförü olarak davalı işyerinde çalışmaya başladığını, bu çalışmasının ... sözleşmesinin davalı tarafça feshedildiği 01.10.2012 tarihine kadar devam ettiğini, aylık net ücretinin 1.700,00 TL olduğunu, yemek ile servis sosyal haklarından faydalandığını, haftanın 7 günü ....00-23.00 / 24.00 saatleri arasında çalıştığını, çalıştığı hafta tatillerine ilişkin zamlı ücretlerin ödenmediğini, çalıştığı süre boyunca yıllık izin kullandırılmadığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ermiştir.

Davalı Cevabının Özeti

Davalı vekili; davacının 18.12.2010 tarihinde işyerinde çalışmaya başladığını, hak ettiği tüm ücretlerin ödendiğini, yıllık ücretli izin, hafta tatili ve genel tatil izinlerini kullanmasına engel olunmadığını; davacının, ... sözleşmesini 31.05.2012 tarihinde haklı neden olmaksızın ... taraflı olarak kendisinin feshettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme Kararının Özeti

Mahkemece, toplanan kanıtlara ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bozma ve Bozmadan Sonraki Yargılama Süreci

Kararın davalı tarafından temyizi üzerine karar, Dairemizin 11.....2020 tarihli ve 2017/15314 Esas, 2020/5369 Karar sayılı ilâmı ile;

“...

dosyadaki bilgi ve belgeler ile özellikle davacı tanığı Sedat’ın beyanından davacının 01.10.2012 tarihinde işyerini terk ederek ... akdini eylemli olarak sona erdiği anlaşılmaktadır. ... akdi davacı tarafından haklı nedenle feshedildiğinden kıdem tazminatı talebinin kabulü yerinde isede, ... akdini haklı nedenle dahi olsa kendisi fesheden taraf, ihbar tazminatına hak kazanamayacağından ihbar tazminatı talebinin reddi yerine, kabulü hatalıdır.” gerekçesiyle bozulmuştur.

Bozma sonrası ... 4. ... Mahkemesine ait 2017/474 Esas sayılı dosyası somut dosya ile birleştirilmiş olup davanı taraflarının aynı olduğu ve taleplerin de somut dosyada talep edilen alacakların bakiyelerine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.

Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, asıl dava yönünden dava konusu alacak kalemlerinin dava açılmasından sonra ödendiği anlaşılmakla, konusuz kalan dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına; birleşen davada ise davanın kısmen kabulü ile kıdem tazminatı ile izin alacaklarının kabulüne, ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

Temyiz

Karar, taraflarca temyiz edilmiştir.

Gerekçe:

1.Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta; asıl dosya yönünden davacı lehine hükmedilen vekâlet ücreti ile ilgili olarak “davalıdan alınarak davacıya verilmesine” şeklinde hüküm kurulması gerekirken sehven “davalıdan alınarak davalıya verilmesine” yazılması hatalı olup bozma sebebidir.

Ne var ki belirtilen yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca hükmün aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Sonuç

Temyiz olunan kararın 13.....2022 tarihli son tashih şerhinin “A-Asıl dosya yönünden” bölümünün (4) numaralı bendinin hükümden çıkartılarak yerine;

“4-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.100,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” bendinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin davalıya yükletilmesine, 26.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.