Logo

9. Hukuk Dairesi2022/11364 E. 2022/14481 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatı, hesaplanması ve fazla mesai ücretine uygulanan indirim oranının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Fazla mesai ücretinin takdiri delillerle ispatlandığı ve miktarının belirlenmesinde hayatın olağan akışına aykırı çalışma saatlerinin kabul edildiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının fazla çalışma ücretine uygulanan indirim oranının azlığı nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 1. ... Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair 18.....2019 tarihli ve 2018/159 Esas, 2019/276 Karar sayılı kararı, taraf vekillerinin istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 23.02.2021 tarihli ve 2019/2996 Esas, 2021/387 Karar sayılı kararı ile kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 13.08.2013 tarihinden 20.....2018 tarihine kadar davalıya ait işyerinde idari işleri müdürü olarak görev yaptığını, davacının kendi biriminde 47 tane davalıya ait çalışan ve 577 tane de alt işveren çalışanı olması, ayrıca yaklaşık 10.000 personelin tüm idari işlerinden davacının sorumlu olması nedeniyle davacının çok yoğun çalıştığını, müvekkili davacının pazartesiden cumaya 07.30-22.00 saatleri arasında çalıştığını, her cumartesi günü ortalama 5-6 saat, her ayın ortalama üç pazar gününde de 3-4 saat işe gelmek durumunda kaldığını, ... yakalı personel için cumartesi ve pazar günlerinin hafta tatili olarak kabul edildiğini, cumartesi çalışmalarının da bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini, ayrıca davacının ... bayramların tamamında çalışmaya devam ettiğini, dinî bayramların ise birinde çalıştığında diğerinde dinî bayram izni kullandığını, söz konusu çalışmalarının karşılığının ödenmediğini ileri sürerek fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, işyerinde fazla çalışmaların ön onay şartına bağlı olduğunu ve onay alınmadan fazla çalışma yapılamayacağını, işverenin talebi ve onayı olmadan işçinin çalışma saatleri dışında işyerinde bulunduğu iddiasının fazla çalışma olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, vardiya düzeni dışında personelin yaptığı fazla çalışmaların ücret içinde ödendiğini, işyerinde cumartesi günleri çalışılmıyor olmasının bu günlerin hafta tatili olarak kabulünü gerektirmeyeceğini, bu günlerin boş gün olarak kabulü gerektiğini, talep edilen faiz oranlarına ve başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerini, davacının her ay ücretini hiçbir ihtirazı kayıt ileri sürmeksizin kabul ettiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının idari işler müdürü unvanıyla 13.08.2013-20.....2018 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı, davacının haftanın beş günü 07.30-22.00 saatleri arasında çalıştığı, 1,5 saat ara dinlenmesi kullandığı, cumartesi günleri ayda üç defa saat 16.00'ya kadar günlük 8 saat çalışmasının bulunduğu, kabul edilen çalışma saatlerine göre davacının haftalık 26 saat fazla çalışma yaptığı, ... sözleşmesi hükümleri ve işyerindeki Aylık Ücretli Personel Yönetmeliği dikkate alındığında yıllık 270 saat fazla çalışmanın ücret dâhil olduğunun kabulü gerektiği; davacının tanık beyanlarına göre dinî bayramlarda bir gün işyerinde çalıştığı; ayda ise üç hafta tatilinde çalışmaya devam ettiğinin kabulü ile ıslah zamanaşımı def'i de dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; hafta tatilinin cumartesi ve pazar iki gün olarak kabul edilmesi gerektiğini, dava dilekçesi ekinde bu yönde emsal kararlara yer verilmiş olmasına rağmen ve tanık beyanlarıyla da ispatlanmasına rağmen bir gün hafta tatili kabulünün hatalı olduğunu, 270 saatlik fazla çalışmanın ücrete dâhil olduğunun kabul edilmesinin hatalı olduğunu, bu yöndeki bir değişikliğin özel olarak işçiye tebliği gerektiğini, ayrıca fazla çalışma onayı alınmamışsa belirsiz süreli ... sözleşmesinde yazan fazla çalışmaların aylık ücrete dâhil olduğuna ilişkin kuralın ilk yıl için geçerli olabileceğini, davalı tarafından müvekkili davacıdan her yıl için bu yönde alınmış bir onay olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; işverenin talebi ve onayı olmadan işçinin çalışma saatleri dışında işyerinde bulunmasının fazla çalışma olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, fazla çalışmanın haftalık bazda yapılması gerekirken günlük bazda yapılmasının hatalı olduğunu, tanıkların abartılı, afaki ve taraflı ifadelerine istinaden hesaplanan fazla çalışma, hafta tatili ve alacağının fahiş olduğunu, bir kişinin bu denli fazla çalışma yapmış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının ... bayram ve genel tatil ücreti alacağının bulunmadığını, hiçbir somut gerekçe gösterilmeksizin tam gün yevmiye üzerinden ... bayram ve genel tatil ücreti hesaplanmasının hatalı olduğunu, davacının tatil günlerindeki çalışmasının da ücretine dâhil olduğunu, bu nedenle genel tatil günlerine ilişkin hesaplama yapılmasının yerinde olmadığını, hafta tatili çalışmaları için herhangi bir dayanak gösterilmeksizin sanki tam gün çalışma yapılmış gibi hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, davacının hafta tatilinde 1 saat işyerine geldiği kabul edilse dahi ancak ve ancak o 1 saatlik süreye ilişkin fazla çalışma alacağının hesaplanması gerektiğini, tanıkların müvekkili Şirkete karşı davalar açtıklarını ve bu hâli ile tanıklar ile müvekkil Şirket arasında husumet bulunduğundan beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğini, ara dinlenme sürelerinin hatalı kabul edildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

2. Bölge Adliye Mahkemesince aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının ayda üç hafta haftanın altı günü çalıştığı; buna göre haftanın beş günü 07.30-22.00 saatleri arasında çalıştığı, 2 saat ara dinlenmenin mahsubu ile günlük 12,5 saat çalışma yaptığı, cumartesi günleri ise günlük 5 saat çalışmadan yarım saat ara dinlenmenin mahsubu ile ayın üç haftasında haftalık 22 saat fazla çalışma yaptığı; ayda bir hafta ise davacının cumartesi çalışması olmadığı kabulü ile yalnızca hafta içi beş gün, günlük 12,5 saat çalışma karşılığında davacının bu hafta bakımından 17,5 saat fazla çalışmasının bulunduğu; buna göre davacının aylık ortalama 83,5 saat fazla çalışmasının bulunduğu, yıllık 270 saat fazla çalışmanın ücrete dâhil olduğu hususu dikkate alındığında aylık 61 saat fazla çalışma ücretine hak kazandığı, davacının ayda bir pazar günü çalıştığı, dinî bayramların bir günü dışında çalışma yapmadığının kabulü ile hafta tatili ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacakları da hesaplanarak hüküm altına alınmış; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; tanıklardan M. K.’nin işverene karşı açılmış davasının bulunmadığını, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bahsi geçen kişinin işbu dava dosyasının tanığı olmadığını, müvekkili davacının ayda en az iki hafta tatilinde çalışmış olduğu kabul edilerek hafta tatili ücretinin hüküm altına alınması gerektiğini, fazla çalışma ve hafta tatili hesabında her yıl için 52 hafta yerine 48 hafta üzerinden hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, davacının tüm yıllık izinlerinin düşülerek hesaplama yapıldığını, dolayısıyla indirim yapılmaması gerektiğini ya da asgari düzeyde indirim yapılması gerektiğini, davalı işveren nezdinde müvekkili gibi ... yakalı personelin hafta tatilinin cumartesi ve pazar günleri olarak belirlendiğini, emsal dosyalarda da bu durumun kesinleştiğini, 13.08.2013 tarihinden itibaren yıllık 270 saat fazla çalışmanın ücrete dâhil edilmesinin hatalı olduğunu, personel yönetmeliğinde bu şekilde bir düzenleme bulunsa dahi bunun işçiye tebliği ile geçerli olacağını, ayrıca fazla çalışma için onay alınmamışsa belirsiz süreli ... sözleşmesinde yazılı olan fazla çalışmaların aylık ücrete dâhil olduğu kuralının ancak ilk yıl için geçerli olabileceğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkili işverenin talebi ve onayı olmadan çalışma saatleri dışında işçinin işyerinde hafta tatilinde bulunduğu iddiasının fazla çalışma olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, bilirkişi raporuna karşı ileri sürdükleri iddiaları değerlendirilmeksizin karar verildiğini, davacının hafta tatilinde sanki tüm gün çalışma yapmış gibi hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, davacının ... bayram ve genel tatil alacağının da bulunmadığını, salt tanık beyanları ile hayatın olağan akışına aykırı şekilde tüm tatillerde çalışıldığının kabulünün hatalı olduğunu, Aylık Ücretli Personel Yönetmeliği gereğince 270 saate kadar olan bayram çalışmalarının da ücrete dâhil edilmesi gerektiğini, tanıkların afaki beyanları ile kabul edilen fazla çalışma sürelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının müdür unvanlı üst düzey yönetici olduğunu, yanlı ve abartılı tanık beyanlarının dikkate alınmaması gerektiğini, davacının hiç rapor almamış, hiç izin kullanmamış gibi çalıştığının kabulünün hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda maddi hatalar bulunduğunu, fazla çalışma ücrete dâhil olduğundan tümden reddi gerektiğini, fazla çalışma ücretine dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştitr.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatına, hesaplanmasına ve fazla çalışma ücreti alacağının hesaplanmasında Mahkemece uygulanan indirim oranına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerin aşağıdaki (7) numaralı paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 4857 sayılı Kanun'un 63 üncü maddesinde çalışma süresi haftada en çok 45 saat olarak belirtilmiştir. Ancak tarafların anlaşması ile bu normal çalışma süresinin, haftanın çalışılan günlerine günde on bir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabileceği ilkesi benimsenmiştir. Kanun'un 41 inci maddesine göre fazla çalışma, kanunda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalardır.

3. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.

4. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dâhilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.

5. Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması hâlinde Yargıtayca son yıllarda uygun bir indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama hâlini almıştır.

6. Aynı ilkeler, hafta tatili ile ... bayram ve genel tatil günlerindeki çalışmanın ispatı bakımından da geçerlidir.

7. Bölge Adliye Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının fazla çalışma ücreti alacağı takdiri delil niteliğindeki tanık beyanlarına göre hesaplanmıştır. Söz konusu raporda, davacının hafta içi beş gün sürekli olarak 07.30-22.00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilmiş ise de bu kabul hayatın olağan akışına aykırıdır. Davacının görevi, unvanı, işin niteliği ve delil durumu dikkate alındığında Bölge Adliye Mahkemesince fazla çalışma ücreti alacağına yapılan indirim oranı az olup dosya içeriğine göre %40 indirimden aşağı olmamak üzere uygun bir indirim yapıldıktan sonra fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınması gerekmektedir. Karar bu yönüyle isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,07.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.