"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 30. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 1. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki işçilik alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 15.09.1998 tarihinde davalı Bakanlığa bağlı işyerinde kaynak ustası olarak 9 uncu ücret derecesinden işe başladığını, davacının endüstri meslek lisesi mezunu olup 07.....1993- 05.01.1998 tarihleri arasında aynı meslekte 4,5 yıl süreyle çalıştığını, bu nedenle davacının işe başlatıldığı tarihte davalı ile davacının üyesi olduğu ... ... Sendikası arasında imzalanan toplu ... sözleşmesinin 38 inci maddesi uyarınca 13 üncü ücret derecesinden başlatılması ve intibakları ile ücret ve sosyal haklarının toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre belirlenmesi gerektiğini, davacının işe başlatma derecesi düşük belirlendiğinden fark alacaklarının bulunduğunu belirterek davacının davalı nezdinde işe başlama tarihinde 13 üncü ücret derecesinden işe başlatılması gerektiğinin ve müteakip yıllarda da üst derecelerine intibakının yapılması gerektiğinin tespiti ile fark aylık çıplak ücret, fark ikramiye, fark ilave tediye ve fark teşvik primi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı süresinin geçirilmiş olduğunu, davanın belirlenebilir alacaklara ilişkin olduğundan kısmi veya belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının şahsi sicil dosyası incelendiğinde önceki çalışmalarına ilişkin evraklarını işe başlama esnasında sunmadığını, daha sonra 2012 yılında protokolden yararlanmak için belgeleri ibraz etmesinin yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacının 9 uncu dereceden işe başlatılmasının toplu ... sözleşmesi hükümlerine uygun olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının ihtilafa konu dönemde davalı işyerinde yürürlükteki toplu ... sözleşmesi ve ... Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (...) ile ... Harp ... Sendikası arasında 21.02.2012 tarihinde düzenlenen protokol hükümleri gereğince işyerinde işe başlamadan önceki 4 yıllık mesleki tecrübesi sebebi ile 9 uncu derece yerine 13 üncü dereceden işe başlatılması gereken işçilerden olduğunun kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesi ile dava konusu her bir alacağın hak ediş tarihinden itibaren bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek kredi faizi ile birlikte tahsilini talep etmelerine rağmen dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faiz yürütüldüğünü, ücretin ve her türlü yan ödemenin ne zaman yapılacağının toplu ... sözleşmesi ile kesin olarak belirlendiğini, bu nedenle ücret ve yan ödemelerle ilgili davalının ayrıca temerrüde düşürülmesine gerek olmadığını, bilirkişi raporunda da temerrüt tarihlerinin belirtildiğini ayrıca davacının 13 üncü ücret derecesinden işe başlatılması gerektiğinin tespiti taleplerine ilişkin olarak gerekçede bu talebin kabul edildiği belirtilmesine karşın kararın hüküm fıkrasında olumlu veya olumsuz karar verilmemesinin hatalı olduğunu, yine bu talep diğer alacak taleplerinden ayrı ve bağımsız bir talep olup bu talebe ilişkin olarak ayrıca maktu vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, talepler belirli olduğundan kısmi olarak dava edilemeyeceğini, şahsi dosyası sunulan davacı işçinin işe başlama esnasında önceki çalışmalarına ilişkin belge getirmediği için daha sonra protokolden yararlanmak amacıyla 2012 yılında temin ettikleri önceki çalışmalarına ilişkin belgeler ile talepte bulunmasının yasal dayanaktan yoksun olduğunu, 9 uncu dereceden işe başlatılmasında toplu ... sözleşmesi hükümlerine aykırı bir durum olmadığını, ücret derecelerinin tespitinde davalı İdarenin hatalı veya eksik bir işlemi bulunmadığını, bilirkişi raporunun eksik ve hüküm kurmaya elverişli olmadığını, İlk Derece Mahkemesince hüküm altına alınan alacaklara işletilen faiz tür ve başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerini savunarak İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
" ...Somut olayda davacı tarafın iddiasının, davalı tarafın cevabının, taraflarca ibraz edilen ve mahkemece celp edilen kayıt ve belgelerin bir bütün halinde Dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda, davacının ... Sendikası üyesi olduğu, 10/.../1988 tarihli Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Meslek Lisesi diplomasının (Yakacık Endüstri Meslek Lisesi) bulunduğu, sendika ile davalı arasında imzalanan 21/02/2012 tarihli protokol ile hatalı ücret derecesi olan işçilerin talepleri üzerine derecelerinin düzeltileceğinin kararlaştırıldığı, davacının hizmet belgelerinin incelenmesinde, 07/.../1993- 05/01/1998 tarihleri arasında aynı meslekte 4 yılı aşan çalışmasının olduğu , 16/03/2012 tarihinde hatalı ücret derecesinden işe başlatıldığını belirterek anılan protokolün Geçici 3. Maddesi uyarınca davalı işverenden intibak düzeltim talebinde bulunduğu, dosya kapsamındaki 11/02/2013 tarihli ücret derecelerinde değişiklik olmayan işçi isim listesine göre söz konusu talebinin kabul edilmediği tespit edilmiştir. Davacının 01/03/1997- 28/02/1999 yürürlük tarihli işletme toplu ... sözleşmesinin “on üçüncü ücret derecesinden işe alınacak işçiler” başlıklı 38. maddesinin (a) bendine göre “…en az dört yıl çalışmış ve bu hususta belge almış Endüstri Meslek Lisesi ve dengi Teknik Okul mezunları” şartını yerine getirdiği anlaşılmakla, gerekçeli karardaki davacının işe girişi anındaki ücret derecesinin 13 olarak belirlenmesi yönündeki İlk Derece Mahkemesi tespiti isabetli olmuştur. Davacı davalıya ait ... yerinde ilk işe başladığı tarih itibariyle 13. ücret derecesinden işe başlatılmadığından (9. ücret derecesinden işe başlatıldığından) sonraki kademe ve derece terfileri de hatalı yapılmış, davacının alması gereken ücretler eksik saptanıp eksik ödenmiştir. Davacı talep edilen fark alacaklara hak kazanmış olup hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan fark alacak hesaplarının denetime elverişli olduğu anlaşılmakla birlikte, fark ücret alacağı hesabının dava tarihine (29/.../2018) kadar yapılması karşısında, arabuluculuk son tutanağının düzenlenme tarihi olan 27/.../2018 tarihi sonrası için hesaplanan fark ücret alacağı yönünden arabuluculuk dava şartının sağlanmadığı tespit edilmiştir. Bu itibarla, kamu düzeni gereğince fark ücret alacağının 27/.../2018 tarihi sonrası için hesaplanan tutarı yönünden davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
İlk Derece Mahkemesince davalının zamanaşımı savunmasının dikkate alındığı görülmüş, ıslaha karşı zamanaşımına uğrayan alacak bulunmadığı ve davanın kısmi dava türünde açılmasında isabetsizlik olmadığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi ile dava konusu her bir alacağın hak ediş tarihinden itibaren bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek kredi faizi ile birlikte tahsili talep edilmiş olup 6772 sayılı Kanun’dan kaynaklanan ilave tediye alacağı dışındaki (talep edilen ilave tediye alacağı yönünden temerrüt dava açılmakla oluştuğundan ilave tediye alacağına dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesinde hata bulunmayarak) hüküm altına alınan alacaklara dosya kapsamındaki 29/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen temerrüt tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek banka işletme kredisi faizi işletilmesi gerekirken dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faiz yürütülmesi hatalı olduğundan, davacı vekilinin bu konudaki istinaf itirazı yerinde bulunarak Dairemizce kararın kaldırılması gerekmiştir. Yine, dava dilekçesi ile davacının 13. ücret derecesinden işe başlatılması gerektiğine dair tespit talebinde de bulunulduğundan, istinafa konu kararın hüküm fıkrasında bu hususta karar verilmemesi de HMK’nın 297. maddesi hükmüne aykırı olup hükmün bu hususlardan düzeltilmesi gerekmiştir. Ancak davacı tarafın tespit talebi yönünden ayrıca maktu vekalet ücreti talebi ise yerinde bulunmamıştır.
..." gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ... sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının toplu ... sözleşmesi hükümleri ve adı geçen protokol hükümleri gereğince kaçıncı dereceden işe başlatılmış olması gerektiğinin tespiti ile fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve teşvik prim alacağına uygulanan faiz başlangıç tarihine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( 6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 117 nci maddesi şöyledir:
"Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer.
Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bugünün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır."
3.6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Hüküm altına alınan teşvik prim alacağı bakımından bilirkişi raporunda belirtilen temerrüt tarihlerinden itibaren faize hükmedilmiş ise de teşvik primi yönünden toplu ... sözleşmesinde bir ödeme günü belirlenmiş değildir. Dairemizin yerleşik uygulaması uyarınca, işçi muaccel alacaklarını ... ... belirtmek kaydıyla ihtarname ile işvereni temerrüde düşürebilir. Söz konusu ihtarnamede alacak miktarlarının belirtilmesi gerekmez. Dava tarihinden önce yürütülen arabuluculuk süreci sonucunda anlaşma yapılamadığına dair düzenlenen son tutanak bu bağlamda değerlendirildiğinde dava konusu alacakların dava tarihinden önce arabuluculuk aracılığıyla talep edilmesi karşısında davalı işverenin arabuluculuk son tutanak tarihi itibarıyla temerrüde düştüğünün kabulü gerekmektedir. Bu sonuç davalı işverenin usulüne uygun davet edilmesine rağmen arabuluculuk görüşmelerine katılmadığı durumlarda da geçerlidir. Dolayısıyla Bölge Adliye Mahkemesince teşvik primi alacağına ilişkin arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (d) bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine; “d) Brüt 1.086,98 TL teşvik primi alacağının arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği 27.....2018 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka işletme kredisi faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ” bendinin yazılması suretiyle kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.