"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 24.11.1980-07.05.2014 tarihleri arasında, davalı Şirkete ait işyerinde dökümhane bölümünde çalıştığını, 2012 yılının Mayıs ayından 2013 yılının Ekim ayına davacının da aralarında bulunduğu işçilere ücret ödenmediğini, bilahare eksik ödemelerin ifa edileceğinin ancak bunun için işverence hazırlanan "protokol" başlıklı belgeyi imzalamaları gerektiğinin bildirildiğini, söz konusu protokol metninin tarafların anlaşması ve tam bir mutabakata varılması sonucu oluşturulmayıp içeriğini müzakere etme imkânları olmadan imzalamak zorunda bırakıldıklarını, bununla birlikte davacının çalışmasının kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışma olarak nitelendirilemeyeceğini, söz konusu protokolün kanuna aykırı olarak düzenlendiğini ve geçersiz olduğunu iddia ederek 2012 yılı Mayıs ayından ... sözleşmesinin sonlandığı tarihe kadar olan çalışma dönemine ilişkin olarak eksik ödenen ücreti alacakları ile buna bağlı fark kıdem tazminatı alacağı ve ödenmeyen yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının önceki işverenin ekonomik krizde olması nedeniyle uyuşmazlık konusu yapılan dönemde faaliyetini tamamen durdurduğunu, davalının yönetiminin Tasarruf Mevduat Sigorta Fonuna (TMSF) geçtiğini ve bilahare müvekkili Şirket tarafından satın alındığını ve unvan değiştirdiğini, TMSF tarafından yönetilen dönemde işçilerin mağdur olmasını önlemek ve ... sözleşmelerinin feshedilmemesi amacıyla yetkili ... Metal Sendikasının katılımı ile Sendikanın talepleri ve belirlediği şartlar doğrultusunda protokol imzalandığını ve işbu protokolde belirlenen şartlar ve hükümler doğrultusunda işçiler ile ... ... protokol imzalandığını, işçilerin geçmişe dair hakları ile geleceğe dair çalışma düzeninin ne şekilde olması gerektiği hususlarının yetkili Sendika tarafından belirlendiğini, protokolün hüküm ve sonuçlarını anlayabilmeleri için işçilere ayrıca "Muvafakatname-Feragatname" başlıklı belgenin sunulduğunu, okuyup anlayıp ona göre belgeleri imzalamalarının istenildiğini, dava dilekçesindeki iddiaların gerçek dışı olduğunu, protokolün imzalandığı tarihe kadar Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirimlerinin 30 gün üzerinden yapıldığını, düzeltme başvurusu üzerine Kurum tarafından yapılan incelemede "üretimin durduğu, işçilerin ... yerinde olmadığı, fiilen hiç bir çalışmanın olmadığı, ... sözleşmelerinin askıda olduğu ve bu nedenle 30 gün üzerinden prim bildiriminin hatalı olduğunun" tespit edildiğini, aylık 10 gün üzerinden bildirimde bulunulması hususunun müzakereler sonucu mutabakatla kararlaştırıldığını, belirlenen hizmet süresine göre davacıya kıdem tazminatı ödendiğini, eksik ödeme bulunmadığını, bilakis davacıya hak ettiğinden fazla ödeme yapıldığını, diğer taleplerin haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin 2018/2026 Esas, 2019/946 Karar sayılı ilâmı ile dava konusu protokolün geçerli olduğuna karar verildiğini, davacıya ... şartlarındaki değişikliğin yazılı olarak bildirildiği, davacının da söz konusu değişikliğe yazılı olarak onay verdiği, söz konusu muvafakatname ve feragatnameyi irade fesadı altında imzaladığının dosya kapsamına göre sübut bulmadığı, protokol ve buna bağlı olarak imzalanan muvafakatname ve feragatnamenin geçersiz olduğuna ilişkin iddiasını ispatlayamadığından bu husustaki taleplerinin reddi gerektiği, bu bağlamda ekonomik nedenlerle çalışılmayan sürelerin de hizmet süresinde dikkate alınmasını talebinin de protokol başlıklı belgenin geçerli olması ve davacının muvafakati karşısında eksik bildirilen günlerin hizmet süresine eklenmesinin mümkün olmadığı ve davacının kıdeme ve yıllık izne esas hizmet süresinin Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında yer alan bildirim süreleri üzerinden hesaplanması gerektiği gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda hesaplanan kıdem tazminatı ve yıllık izin ücret alacağına yönelik taleplerin kabulü ile fark ücret alacağı talebinin reddine dair davanın kısmen kabulü hakkında hüküm tesis edilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle cevap dilekçesinde ileri sürdükleri zamanaşımı def'i, hak düşürücü süre, husumet itirazı ve fazlaya ilişkin haklar yönünden yaptıkları itirazlarının hiçbirine gerekçede yer verilmediğini, müvekkili Şirket tarafından taraflar arasında düzenlenen ve geçerliliği Mahkemece de kabul edilen protokol hükümlerine göre ödeme yapıldığını, protokol ve ibraname geçerli olduğu ve bunun kapsamına davacının kıdem tazminatı ve yıllık izin ücretleri de dâhil edildiği hâlde, yeniden inceleme yapılarak davacı lehine haksız ve hukuka aykırı şekilde kıdem tazminatı ve yıllık izin alacağına karar verildiğini, Mahkeme kararına dayanak yapılan bilirkişi kök ve ek raporlarının, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmadığını, eksik inceleme ile yeterli deliller toplanmadan, delil listesinde yazılı belgeler dikkate alınmadan, sözleşme ve ibraname yok sayılarak hatalı ve denetime elverişli olmayan bilirkişi raporlarına göre karar verildiğini ileri sürerek kararın kıdem tazminatı ve yıllık izin alacağı yönünden kaldırılmasını ve söz konusu taleplerin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı işçinin, çalışmanın bulunmadığı ya da ücretinin ödendiği açısından ispat yükünün davalı işveren üzerinde olduğu, somut uyuşmazlıkta işyerinde 2012 Mayıs ayından itibaren finansal sıkıntı nedeniyle üretim yapılamadığının sabit olduğu, davalı vekilinin "protokol ve ibranamenin varlığına rağmen yine de bir hesaplama ya da inceleme yapılacak ise, davacının çalışmadığı yani askıda kalan sürelerin çalışma süresi olarak kabul edilmemesi ve kıdem / yıllık izin sürelerinin de davacının fiilen çalıştığı döneme göre hesap edilmesi gerektiği" yönündeki itirazının ise hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda hesaplamanın bu şekilde yapıldığından yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı tarafın istinaf başvurusunun 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı temyiz başvuru dilekçesinde istinaf başvurusundaki sebeplere ek olarak davacının hizmet süresinin hatalı tespit edildiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağı ile bu alacakların hesabına esas hizmet süresinin belirlenmesi konusundadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 53, 54, 55 ve 120 nci maddeleri, Mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.