"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti
Davacı vekili, müvekkili işçinin davalı işyerinde 14.09.2005-05.01.2012 tarihleri arasında sevkiyat sorumlusu olarak haftalık 400,00 TL ücret ve ayrıca haftalık 200,00 TL hamaliye karşılığı çalıştığını, ... sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı, aylık ücret, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti
Davalı,. ... sözleşmesinin 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (g) alt bendi gereğince haklı feshedildiğini, iddia edilen çalışma koşullarının gerçeği yansıtmadığını, fazla çalışma yapıldığında ücretinin ödendiğini, pazar günleri ile ... bayram ve genel tatil günlerinde çalışma yapılmadığını beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 15.05.2018 tarihli, 2017/11351 Esas ve 2018/11959 Karar sayılı ilâmı ile bozma kararı verilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılamada alınan ek rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 04.11.2021 tarihli, 2021/11014 Esas, 2021/15353 Karar sayılı ilâmı ile diğer hususlarla birlikte “(...) Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamında; davacı tarafından ödenmemiş toplam 15.000,00 TL aylık ücret alacağının bulunduğu iddia edilmiş olmasına karşın, alacağın hangi aylara ilişkin olduğu hususunda açıklama yapılmamasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 194. maddesinde ifade edilen somutlaştırma yükümlülüğüne aykırılık teşkil etmesi nedeniyle, öncelikle davacıdan iddiasına konu 15.000,00 TL ücret alacağının hangi aylara ilişkin olduğu hususunda açıklama istenilerek, sonrasında dosyaya celp edilecek banka hesap dökümleri incelenmek suretiyle tüm dosya kapsamına göre talep hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiği, bu yönlerden işlem yapılmadan sonuca gidilmesinin hatalı olduğu, belirtilmiştir.
Mahkemece ilamda açıklandığı şekilde davacıdan talebini somutlaştırması istenmiş olup, davacı vekilince Uyap sisteminden dosyaya gönderilen 09.10.2018 havale tarihli dilekçe ile ödenmeyen ücret alacaklarının son 19 aylık döneme ilişkin olduğu bildirilmiştir. Dosyaya davacının ücretlerinin yatırıldığı banka hesap dökümleri de getirtilerek yeni bilirkişiden 19.11.2019 tarihli kök rapor ve 10.05.2021 tarihli ek rapor alınmış ve ek rapordaki hesaplamalar doğrultusunda hüküm kurulmuştur.
Hükme dayanak alınan 10.05.2021 tarihli ek raporda; davacının son aylık net ücretinin 1.570,00 TL olduğu, asgari ücret tutarını aşan fazlaya ilişkin kısmın ödendiğine ilişkin bir tespite varılamadığı ifade edilerek, davacının son 19 aylık ödenmeyen 15.966,73 TL ücret alacağı bulunduğu hesap edilmiştir.
Ne var ki; bilirkişi raporundaki bu belirlemenin dosyada bulunan banka kayıtlarına yönelik bir değerlendirmede bulunulmaksızın eksik incelemeye dayalı şekilde yapıldığı anlaşılmaktadır. Zira, davacının ücretinin yatırıldığı banka hesabına ait kayıtlarda davalı işyeri tarafından ay içerisinde değişen tutarlarda olmak üzere asgari ücret tutarını aşan ödemelerde bulunulduğu, ödemelerin bir kısmında aylık ücret ve asgari geçim indirimine ilişkin olduğunun belirtildiği, bir kısmında ise açıklamanın yer almadığı görülmektedir(…)
Netice itibariyle; bozma sonrası, ödenmeyen aylık ücret alacağı talebine ilişkin yapılan değerlendirme ve hesaplamanın dosya kapsamına ve davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı bulunduğu anlaşılmakla, ... sözleşmesinin sona ermesinden önceki son 19 aylık döneme ilişkin olarak; davacının işyerinde sevkiyat sorumlusu olarak yaptığı işin karşılığı aldığı sabit ücretinin yanı sıra hamal olarak çalışması halinde ilave hamaliye ücreti de aldığı gözetilmek suretiyle, hamaliye olarak ödendiği anlaşılan tutarlar hariç tutularak, banka kayıtlarına göre davacıya aylık sabit ücret alacağına yönelik yapıldığı belirlenen ödemeler mahsup edilerek sonuca gidilmelidir. Belirtilen hususlar gözetilmeden karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile davalı temyizi yönünden bozulmuş, Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz
Bozmadan sonra verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe
1.Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2.Davacının ödenmeyen ücret alacaklarının belirlenmesi konusunda uyuşmazlık mevcuttur.
Somut olayda Dairemizin 04.11.2021 tarihli, 2021/11014 Esas, 2021/15353 Karar sayılı ikinci bozma ilâmında hükme dayanak alınan 10.05.2021 tarihli ek rapordaki hesaplamanın dosyada bulunan banka kayıtlarına yönelik bir değerlendirmede bulunulmaksızın eksik incelemeye dayalı şekilde yapıldığı, davacının ücretinin yatırıldığı banka hesabına ait kayıtlarda davalı işveren tarafından ay içerisinde değişen tutarlarda olmak üzere asgari ücret tutarını aşan ödemelerde bulunulduğu ve netice itibarıyla hamaliye olarak ödendiği anlaşılan tutarlar hariç tutularak banka kayıtlarına göre davacıya aylık sabit ücret alacağına yönelik yapıldığı belirlenen ödemeler mahsup edilerek sonuca gidilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bozma ilâmında bahsi geçen 10.05.2021 tarihli ek raporda ise davacının son 19 aylık ödenmeyen ücret alacağı, alması gereken son aylık net ücretinin 1.570,00 TL olduğu ve asgari ücret tutarını aşan fazlaya ilişkin kısmın ödenmediği kabulü ile toplam net 15.966,73 TL olarak hesaplanmıştır.
İkinci bozma ilâmından sonra Mahkemece hükme esas alınan 21.04.2022 tarihli ek raporda, davacının son 19 aylık ödenmeyen ücret alacağı, asgari ücret tutarını aşan miktarlar üzerinden değil davacının alması gereken son aylık net ücreti nazara alınmak suretiyle net 28.117,16 TL olarak belirlenmiştir. Bu miktardan banka kayıtlarına göre davacıya ödenen aylık sabit ücret toplamı 12.276,79 TL mahsup edildikten sonra bakiye net tutarın 15.840,37 TL olduğu sonucuna varılmıştır.
Ne var ki; Dairemizin ikinci bozma ilâmında, Mahkemece hükme esas alınan 10.05.2021 tarihli ek rapordaki son 19 aylık ödenmeyen ücret alacağının asgari ücret tutarını aşan miktarlar üzerinden hesaplanması bozma sebebi yapılmamıştır. Bu itibarla, ikinci bozma sonrası ödenmeyen aylık ücret alacağı talebine ilişkin hesaplamanın dosya kapsamına ve davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece 10.05.2021 tarihli ek rapordaki hesaplamadan davacıya hamaliye olarak ödendiği anlaşılan tutarlar hariç tutularak ve banka kayıtlarına göre davacıya aylık asgari ücret tutarını aşan ödemeler mahsup edilerek sonuca gidilmelidir. Belirtilen hususlar gözetilmeden karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.