"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalının yurt içi ve yurt dışı projelerinde 1989-2014 yılları arası depolama şefi olarak en son net 3.300,00 USD sabit ücret ile çalıştığını, ... sözleşmesinin haksız feshedilmesine rağmen yasal haklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin, ... bayram ve genel tatil, hafta tatili ve fazla çalışma alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile proje bazlı olarak belirli süreli ... ilişkisi kurulduğunu ve işin bitirilerek tesliminden sonra ... ilişkisinin sona erdiğini, bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talep edemeyeceğini, davacının son olarak 9,94 USD saat ücreti karşılığında çalıştığını, davacının aldığı ücretin ücret bordrolarında, mesai şeridi tablolarında ve banka kayıtlarında belirlenebilir olduğunu, davacının aldığı ücreti yazılı belge ile ispatlaması gerektiğini, davacıya fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin bordrolarda gösterilerek banka hesabına yatırıldığını, ücret bordroları ve cari hesap kartının birbiriyle uyumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 03.05.2017 tarihli kararı ile ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmaksızın ... taraflı olarak feshedildiği, davacının çalıştığı döneme ait ödenmeyen hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ve fazla çalışma ile yıllık izin ücretlerinin mevcut olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesinin 17.05.2018 tarihli kararı ile taraflar arasındaki uyuşmazlığın ... hukukuna göre çözülmesi ve davacının tazminat ve alacaklarının saatlik ücrete göre değil aylık sabit ücrete göre hesaplanıp hüküm altına alınması gerektiği, dinlenen tanıkların tanıklık yaptığı esnada davalıya karşı açmış oldukları herhangi bir dava bulunmadığı bu nedenle beyanlarının dikkate alınmasının yerinde olduğu, davacının davalı işyerinde çalıştığı her bir dönem çalışmasının ihbar tazminatı talep hakkı olmaksızın sona erdiğinin davalı işverenlikçe ispatlanamadığı, her bir dönem çalışması arasında 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçmediği, belirtilen dönemlerin toplanmak suretiyle davacının 18 yıl, 7 ay, 25 gün hizmetinin bulunduğu, davacı tarafça alacakların ispatlandığı gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 25.01.2021 tarihli kararı ile davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek davacı tanığı M.U.'nun çalışma süresi itibarıyla hesaplanan sürenin tamamındaki çalışma düzenini bilebilecek durumda olmadığı; bu nedenle fazla çalışma ile hafta tatili ve ... bayram ve genel tatil çalışmalarının davacı tanığının çalışma süresi ile sınırlı olmak üzere hesaplanması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma kararı doğrultusunda;
"... davacının davacı tanığı ile Irakta 3 yıl, Amaatada 15.04.2007-28.08.2009 tarihleri arasında 18 ay ve 2011 de 02.07.2011-28.....2013 arası 2 yıl çalışma olmakla, dava zamanaşımı da dikkate alıarak 02.07.2011-28.....2013 arası süresi hesaba esas alınmıştır.
..." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; esasında davanın “kısmen kabulüne” dair karar verilmiş olmasına karşın gerekçeli kararının hüküm kısmında “davanın kabulüne” ibaresinin yazıldığını, dava kısmen ret olduğu hâlde lehlerine vekâlet ücretine de hükmedilmediğini, yargılama giderleri ile bakiye harçların da bu doğrultuda hatalı olarak hüküm altına alındığını, önceki kararda %40 oranında hakkaniyet indirimi yapıldığını, bu yönden herhangi bir bozma kararı mevcut olmadığından ilk kararın bu yönüyle kesinleştiğini, on sekiz yıldan fazla çalışmış olan bir işçinin yıllık izin haklarını hiç kullanmamış olmasının mümkün olmadığını, davacı tanığının husumetli olduğunu ve zamanaşımı def’inin hatalı değerlendirildiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; fazla çalışma ile hafta tatili ve ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davacı tanığının çalışma süresi ile sınırlı olmak üzere hesaplanıp hesaplanmadığı, anılan alacaklardan yapılan indirim oranı, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin doğru belirlenip belirlenmediği noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 323 ve 332 nci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 41, 44, 46, 47, 50, 63 ve 68 inci maddeler, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dosya içeriğine göre dava kısmen kabul edilmesine karşın gerekçeli kararda davanın kabulüne yazılması ve reddedilen miktarlar yönünden davalı lehine vekâlet ücreti ile yargılama giderine hükmedilmemesi hatalıdır.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm kısmında yer alan
"Davanın KABULÜ ile;
...
7-Davacı tarafından sarf edilen harç, posta giderleri ve bilirkişi ücreti olan toplam 4.900,80 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 19.943,45 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine," ibare ve bentlerinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine;
"Davanın KISMEN KABULÜ ile;
...
7-Davacı tarafından sarf edilen harç, posta giderleri ve bilirkişi ücreti olan toplam 4.900,80 TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve ret oranı dikkate alınarak 4.122,... TL'sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına; davalı tarafından yapılan toplam 547,93 TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve ret oranı dikkate alınarak 87,07 TL'sinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, kalanın davalı üzerinde bırakılmasına,
8- Hüküm altına alınan miktar üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre hesaplanan 19.943,45 TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 4.770,49 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine," ibare ve bentlerinin yazılması suretiyle kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.