Logo

9. Hukuk Dairesi2022/12618 E. 2022/12718 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacağının bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu ve kararda hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 8. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 42. ... Mahkemesi

Taraflar arasında ... 42. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen işçilik alacağı davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı hastane işyerinde hizmet alım sözleşmelerine dayalı olarak alt işveren şirketler nezdinde çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında kadroya geçirildiğini, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ücretinin düşürüldüğünü, bundan dolayı ücret farkı alacaklarının bulunduğunu ayrıca kadroya geçirilmeden önce ihaleye ve işyeri uygulamasına göre nakit olarak ödenmekte olan ... parasının ödenmediğini oysa Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 12.04.2018 tarihinde yayımladığı 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca Kadroya Geçirilen İşçilerin Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesine Esas Alınacak Toplu ... Sözleşmesi Hükümleri'nde “Taşıt Yardımı” başlığı altında mevcut uygulamanın devam edeceğinin yazıldığını, yine aynı toplu ... sözleşmesinde “Çocuk Yardımı” başlığı altında işçilere 3 çocukla sınırlı olmak üzere her bir çocuk için her ... 25,00-TL ödeneceği düzenlenmesine karşın müvekkiline bu yardımın da ödenmediğini belirterek, fark ücret, ... yardımı, çocuk yardımı ile banka promosyon alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde;davacının ücretinde herhangi bir azalma olmadığını, ayrıca toplu ... sözleşmesi uyarınca belirlenen %4'lük zammın da uygulandığını, alacak iddialarının yerinde olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 42. ... Mahkemesinin 13.04.2021 tarihli ve 2019/674 Esas, 2021/470 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 23.12.2021 tarihli ve 2021/3366 Esas, 2021/3373 Karar sayılı kararıyla; davacının kadroya geçiş esnasında yapılan ... sözleşmesinin ücret düzenlemesine ilişkin 7 nci maddesinde açıkça “asgari ücretin %17 fazlası” şeklinde ibare bulunmadığından ve davacının 31.12.2018 tarihindeki ücretine toplu ... sözleşmesi uyarınca 2019/Ocak ve Temmuz aylarında %4’..., yine 31.12.2019 tarihindeki ücretine 2020/Ocak ayında %4 zam yapılarak ücret ödemesi yapıldığından davacının fark ücret alacağı bulunmadığı, anılan sözleşme maddesi ile yakacak ile ... yardımını düzenleyen toplu ... sözleşmesinde ücret ve diğer alacaklara ilişkin temerrüt hükmü yer almadığı hâlde hak ediş tarihi olarak belirlenen tarihlerden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçeleri ile davalının istinaf isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek, davanın kısmen kabulüne dair yeniden hüküm kurulmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 17.03.2022 tarihli ve 2022/2767 Esas, 2022/3663 Karar sayılı ilâmı ile

"...2-Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, dava dilekçesinde davacının temel ücretinin her ... brüt asgari ücretin %17 fazlası olarak belirlendiği iddiasına karşın, davalı Bakanlık tarafından dosyaya gönderilen davacı işçinin kadroya geçişi esnasında düzenlenen ... sözleşmesinin 7. maddesinde bir oran yazılı olmadığı ve toplu ... sözleşmesinde %4 oranında belirlenen artışların uygulanarak davacıya ödendiğinin anlaşılmasına göre fark alacak talebinin yerinde bulunmadığı değerlendirilmişse de, davacı vekilince temyiz dilekçesi ekinde sunulan belirsiz süreli ... sözleşmesinin aylık ücret tutarının düzenlendiği 7. maddesinde; “her ... brüt asgari ücretin %17 fazlası üzerinden günlük olarak ödeme yapılacağı” şeklinde açıkça oranın yazılı olduğu görüldüğünden; Bölge Adliye Mahkemesince, davacı işçi ile dosyada mevcut bulunan iki ayrı ... sözleşmesinin yapılmasının nedeni ile bu farklı iki sözleşmeye dair söyleyecekleri taraflardan sorulmak suretiyle yapılacak araştırmanın neticesi ve tüm dosya kapsamına göre yeniden bir karar verilmesi için, yazılı şekilde verilen karar bozmayı gerektirmiştir.

3-7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 3/1 maddesi uyarınca; Kanuna, bireysel veya toplu ... sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiş olup, maddenin 2. fıkrasında ise; "Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." denilmiştir.

Somut olayda, davacı tarafından arabulucuya başvurulmuş olup, 27.....2019 tarihli anlaşamama nedeniyle tutulan son tutanak dava dilekçesine eklenerek dava açılmıştır. Ne var ki, hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporunda hesaplamalar 30.....2019 tarihi esas alınarak yapılmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise, tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacak için gerçekleştirilmiştir.

Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan, son tutanak tarihi ile hesaplamalara esas alınan 30.....2019 tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında, bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden, yazılı şekilde verilen karar bozmayı gerektirmiştir.

4-Taraflar arasında hüküm altına alınan alacakların faiz başlangıç tarihleri ve faiz türü hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından hüküm altına alınan alacaklar bakımından dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmişse de, Dairemizin yerleşik uygulaması uyarınca işçi muaccel alacaklarını ... ... belirtmek kaydıyla ihtarname ile işvereni temerrüde düşürebilir ve söz konusu ihtarnamede alacak miktarlarının belirtilmesi gerekmez. Dava tarihinden önce yürütülen arabuluculuk süreci sonucunda anlaşma yapılamadığına dair düzenlenen son tutanak bu bağlamda değerlendirildiğinde, dava konusu alacakların dava tarihinden önce arabuluculuk aracılığıyla talep edilmesi karşısında davalı işverenin arabuluculuk son tutanak tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün kabulü gerekmektedir. Bu sonuç davalı işverenin usulüne uygun davet edilmesine rağmen arabuluculuk görüşmelerine katılmadığı durumlarda da geçerlidir. Dolayısıyla davacının buna ilişkin temyiz itirazı yerinde olup, mahkemece hüküm altına alınan alacaklara arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.

696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23.madde, kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin tespitinde uygulanacak kuralları belirlemekle birlikte, burada söz konusu olan Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan Toplu ... Sözleşmesi davacının 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu hükümlerine göre yararlandığı bir Toplu ... Sözleşmesi değildir. Bu itibarla davacının alacaklarına en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması da isabetsizdir.

5-Davacının dava dilekçesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 12.04.2018 tarihinde yayınladığı 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 23. maddesi uyarınca kadroya geçirilen işçilerin mali ve sosyal haklarının belirlenmesine esas alınacak toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre ‘çocuk yardımı’ yönünden talebi bulunmasına karşın, bu alacak bakımından olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin, talep edilen alacaklar arasında yer almayan ‘yakacak yardımı’ bakımından karar verilmesi bir diğer hatalı husustur." gerekçesi ile karar bozularak dosya kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uygun şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, davacı gibi sürekli işçi kadrosuna geçen işçilerin ücret ve diğer malî sosyal haklarının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu ... sözleşmesinin uygulanması ile oluşan ücret ve diğer malî ve sosyal haklardan fazla olamayacağını, davacının ücretinin korunarak bu ücretin üzerine % 4'lük zam yapıldığını, herhangi bir ücret indirimine gidilmediğini, faiz türü ve hesaplamalarının hatalı olduğunu ve temyiz dilekçesinde belirttiği diğer hususları ... sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacağının bulunup bulunmadığı hususundadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.