"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2021/280 E., 2022/157 K.
DAVA TARİHİ : 12.11.2014
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davası sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... AŞ vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 20.01.2011-31.08.2014 tarihleri arasında davalılara ait işyerinde çalıştığını, hafta sonlarında ve millî bayramlarda çalışmaya devam ettiğini ve fazla çalışma yaptığını, askerlik görevini ifa edeceği için ... sözleşmesini haklı nedenle feshetmesine rağmen, hak ettiği tazminat ve alacaklarının ödenmediğini, ayrıca son 45 günlük ücretinin de verilmediğini, yıllık izinlerini kullanmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ödenmeyen ücret alacağı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... AŞ vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Şirketin ihale makamı olduğunu, işveren konumunda olmadığı ve davacı ile arasında ... ilişkisi olmadığı için talep konusu alacaklardan sorumlu olamayacağını, davanın ...'a yöneltilmesi gerektiğini ve davanın adı geçen Kuruma ihbarının gerektiğini savunarak davanın hususmet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı Akarsu Elk. İnş. San. Tic. Ltd. Şti (Akarsu Şirketi) vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket nezdinde 20.01.2011 tarihinde çalışmaya başladığını, 16.....2014 tarihinde, ihale usulü alınan işin süresinin bitmesi nedeniyle ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacıya ait yıllık izin ücretlerinin de ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
3. Davalı Adasu İnş. Taah. Elk. Trz. Tic. Ltd Şti (Adasu Şirketi) vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket nezdinde 16.....2014-31.08.2014 tarihleri arasında çalıştığını, ücretlerinin bankadan ödendiğini, davacının iddia ettiği ücretin gerçeği yansıtmadığını, bu konuda ücret bordrolarının esas alınması gerektiğini, fazla çalışma ücretlerinin davacıya ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 15.....2016 tarihli ve 2014/900 Esas, 2016/868Karar sayılı kararı ile; davacının duruşmadaki beyanında Akarsu Şirketinin işçisi olarak 2014 yılı Haziran ayına kadar çalıştığını, o tarihten sonra alt işveren diğer davalı Adasu Şirketinin işi devraldığını, kendisinin de Adasu Şirketinin işçisi olarak kesintisiz şekilde çalılşmaya devam ettiğini, Adasu Şirketinin işçisi olarak 31.08.2014 tarihine kadar çalıştığını, ondan sonra askere gidecek olması nedeniyle işi bıraktığını beyan ettiği, dosya içeriğine göre davacının işten ayrıldığı 31.08.2014 tarihindeki ayrılış nedeninin askerlik görevinin ifası nedeniyle olduğunun kabulü gerektiği, davacının asıl işveren bünyesinde 20.01.2011 tarihinde işe basladığı ve kesintisiz olarak alt işverenler nezdinde 31.08.2014 tarihine kadar devam ettiği, ... sözleşmesini haklı nedenle feshettiğinden kıdem tazminatı talebinin yerinde olduğu, ancak ihbar tazminatı talebinin yerinde olmadığı, davacı tanığı haftada bir gün tatil olduğunu ve tatil gününde çalışmadıklarını, fazla çalışma yapmadıklarını, ... bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadıklarını, çalıştıkları zaman karşılığının ödendiğini beyan ettiğinden ve bu beyanın aksi davacı tarafça ispatlanamadığından fazla çalışma, hafta tatili ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacağının bulunmadığı, yıllık izin ücreti talebinin de yerinde olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı ... AŞ vekili ile Akarsu Elk. İnş. San. Tic. Ltd Şti. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 18.02.2020 tarihli ve 2016/29319 Esas, 2020/2779 Karar sayılı ilâmı ile; davalı ... AŞ'nin tüm, davalı Akarsu Şirketinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek davalı ... AŞ ile diğer davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi kurulduğu, alt işveren davalılar arasında işyeri devri bulunması nedeniyle davalı ... AŞ’nin davacının toplam çalışma süresi üzerinden hesaplanacak kıdem tazminatının tamamından birlikte sorumlu olacağı, ancak davalı Akarsu Şirketi son alt işveren olmayıp kıdem tazminatı alacağından sadece davacıyı çalıştırdığı dönem ve devir tarihindeki ücret ile sınırlı olarak sorumlu tutulması gerektiğinden alacağın tamamından sorumlu tutulmasının hatalı olduğu ve yıllık izin ücreti alacağı yönünden de devreden alt işveren Akarsu Şirketinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda; bozma ilâmı doğrultusunda alınan bilirkişi raporunda davalı Akarsu Şirketinin 20.01.2011-16.....2014 tarihleri arasını kapsayacak şekilde 3 yıl 4 ay 28 günlük çalışma süresi üzerinden toplam 6.142,14 TL net kıdem tazminatı alacağından sorumlu olduğunun tespit edildiği, 15.....2016 tarihli hükümle kıdem tazminatı yönünden dava ve ıslah tarihlerinden itibaren geçerli olacak şekilde faize hükmedilmiş ise de gerek davacı gerekse davalı tarafça bu hususun temyiz sebebi yapılmayarak bozma ilâmı kapsamı dışında kaldığı ve temyiz kanun yoluna başvuran davalılar yönünden aleyhe bozma ve hüküm verme yasağı söz konusu olduğu ve Mahkemece bozma ilâmıyla sınırlı olmak üzere yargılama yapıldığından, kıdem tazminatı için bozma öncesinde olduğu gibi dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faize hükmedildiği belirterek, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... AŞ vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... AŞ vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Şirket ana sözleşmesine göre sermayesinin tamamı ... Elektrik Dağıtım AŞ'ye ait bağlı ortaklık konumunda bir devlet kuruluşu olduğunu ve statüsü böyle iken 26.07.2013 tarihinde, %100 oranındaki hissesinin tamamı Vangölü Enerji Yatırım AŞ’ye satılarak özelleştirildiğini, Sözleşmesinin 8 inci maddesinin (6) ncı bendinde yer alan düzenleme ve ilgili diğer hükümleri gereğince, 24.07.2006 tarihinden önceki döneme ilişkin olarak üçüncü kişilerin hak iddialarının ve bu talepleri konu alan davaların ... Elektrik Dağıtım AŞ'ye yöneltilmesi gerektiğini, müvekkili Şirketin ihaleyi alan yüklenici firmalara anahtar teslimi ... yaptırdığından asıl işveren konumunda olmayıp ihale makamı konumunda olduğunu, davacıyı işe alan, ücretini, sosyal haklarını, sigorta primlerini ödeyen, kendi işyerinden işe giriş ve prim bildirgesi veren ve bütün işlemlerini yapanın ihaleyi alan diğer davalı Şirketler olduğunu, müvekkili aleyhine karar verilmesinin açıkça usul ve kanuna aykırı olduğunu, davacının istifasından hemen sonra askere gidip gitmediğinin araştırılması gerekirken sadece davacı beyanıyla yetinildiğini ve eksik inceleme ile karar verildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmayıp raporda varsayıma dayalı olarak hesaplama yapıldığını ileri sürerek gerek bu sebeplerle, gerek resen nazara alınması gereken sair nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı ... AŞ'nin hüküm altına alınan kıdem tazminatı, ücret ve yıllık izin ücretinden sorumlu olup olmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 2, 32, 57 ve 120 nci maddeleri ile 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... AŞ vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
....02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.Başkan