Logo

9. Hukuk Dairesi2022/14290 E. 2022/15521 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ile toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ve fark ücret, fark fazla mesai, fark ikramiye, fark ilave tediye alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 3. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işverenlerin yanında davalı Bakanlığa bağlı olarak istihdam edildiğini, kadroya geçişinin 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile sağlandığını, hâlen davalı Bakanlığın kadrolu işçisi olarak çalışmaya devam ettiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel ... sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini; ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek kısmi dava yolu ile ödenmeyen ücret farkı, ikramiye farkı, fazla çalışma ücreti farkı, ... bayram ve genel tatil ücret farkı, hafta tatili ücret farkı, ilave tediye alacağı farkı ve toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan tazminat alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının asgari ücretin fazlasını almasını gerektirir ... sözleşmesinin bulunmadığını, davacının 696 sayılı KHK ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü maddesi uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, dava dilekçesinde ücretin ve dolayısıyla diğer işçilik alacaklarının eksik ödendiğine ilişkin ifadenin doğru olmadığını, davacının kadroya geçirilmeden önce 375 sayılı KHK uyarınca geçici 23 üncü maddesi kapsamında sağlanan haklar karşılığında müvekkili idareden herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinde, davacının ücretinin asgari ücretin %5 fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin geçmiş olduğunu, sürekli işçi kadrosuna geçirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklarının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre belirleneceğini, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan bu toplu ... sözleşmesine göre davacının ücret zamlarının yapıldığını ve ücretlerinin ödendiğini, davacı ile kadroya geçiş sırasında imzalanan bireysel ... sözleşmesinde ücret kısmının boş bırakıldığını, asgari ücretin katlarını alacağına dair bir hüküm bulunmadığını, davacının sendika üyesi olup olmadığının, üyesi ise üyelik tarihinin ve dayanışma aidatının ödenip ödenmediği hususlarının tespiti gerektiğini, hükmedilen faiz oran ve başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplamaların dava tarihine kadar yapıldığı, arabuluculuk son tutanak tarihi ile dava tarihi arasında kalan dönem bakımından arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği, bu dönem bakımından dava şartı yokluğu sebebiyle usulden ret kararı verilmesi gerektiği, davacının dava dilekçesindeki talebi dikkate alınmadan karar verilmesinin hatalı olduğu ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18 inci maddesinin on üçüncü fıkrası ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun Yönetmeliği'nin 26 ncı maddesinin ikinci fıkrası ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 297 nci maddesinin (1) numaralı bendinin (ç) alt bendi ve 326 ncı maddesi uyarınca arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride çıkan haksız taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiği, İlk Derece Mahkemesince yargılama giderlerinden sayılan arabuluculuk ücretine hükmedilmiş ise de iki saat yerine bir saat karşılığı ücrete hükmedilmiş olmasının isabetli olmadığı gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; zamanaşımı ve hak düşürücü süreler nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacıya toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre ücret zammı yapıldığını, konuya ilişkin olarak Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından talep edilen görüş yazısına istinaden verilen 28.01.2019 tarihli mütalaada; günlük çıplak brüt ücretleri 85,28 TL'nin altında kalan işçilerin ücretlerinin asgari ücret seviyesine yükseltilmesi ve bu miktarın üzerine 01.01.2019 tarihinden geçerli olmak üzere %4 oranında zam yapılması gerektiğinin belirtildiğini, buna göre davacının ücretinin ödendiğini, hükmedilen faiz oranı ve faiz başlangıç tarihlerinin de hatalı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret, fark fazla çalışma, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarının bulunup bulunmadığı, faiz, zamanaşımı ve dava şartı noktalarındadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 107 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK sayılı ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.