"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2021/513 E., 2022/192 K.
DAVA TARİHİ : 30.01.2015
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatlan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde inşaat kalıpçısı olarak 26.04.2013 tarihinden itibaren çalıştığını, kışın 08.00-18.00 saatleri arası, yazın ise 08.00-21.00/22.00 saatleri arası 7 gün çalışma karşılığının ödenmediğini, ... bayram ve genel tatil günlerinde çalışmasına devam ettiğini ancak karşılığı ücretin ödenmediğini, sigorta primlerinin asgari ücret üzerinden gösterildiğini, ... sözleşmesini 07.04.2014 tarihinde haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek ... bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, fazla çalışma ücreti ile ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 15.....2016 tarihli ve 2015/88 Esas, 2016/482 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 22.....2020 tarihli ve 2017/30322 Esas, 2020/7330 Karar sayılı kararıyla davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazları reddedilerek davalı vekili tarafından 13.....2016 tarihli beyan dilekçesi ekinde vekâletname sunulmuş olması durumunda bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesinin 23.03.2016 tarihli ara karar gereği vekile tebliğ edilmesi gerekirken davalı Şirkete 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35 inci maddesine istinaden tebliği ile savunma hakkı ihlal edilerek hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğu, davalı vekiline usulüne uygun olarak bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesi tebliğ edilerek davalının bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesine karşı beyanları alındıktan sonra ve varsa davalının itirazları da değerlendirilmek sureti ile karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyularak yapılan yargılamada; dosya kapsamı ve beyanlarına başvurulan tanık ifadelerine göre davacının fazla çalışma yaptığının ve hafta tatili ile ... bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığının ispatlandığı, davacının söz konusu çalışmalarına karşılık ücretlerinin ödendiğinin ise davalı işveren tarafından ispatlanamadığı, davacının hafta tatili, fazla çalışma, ... bayram ve genel tatil ücreti taleplerinin kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, müvekkilinin ücret alacağı bulunmasına rağmen bu hususta kısmen kabul kararı verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin fazla çalışma ve hafta tatili ile ... bayram ve genel tatil günlerinde yaptığı çalışmaların tespit edilenden daha fazla olduğunu, buna ilişkin itirazlarının dinlenmemesinin hatalı olduğunu ve hüküm altına alınan alacak kalemlerine indirim uygulanmaması gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ücret, hafta tatili, fazla çalışma, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatı, hesaplanması ile hüküm altına alınandan daha fazla olup olmadığı ve alacaklardan uygulanan indirimin yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası,
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 32, 41, 44, 46, 47, 63 ve 68 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
16.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.