Logo

9. Hukuk Dairesi2022/16507 E. 2023/362 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının belediyenin alt işverenleri ile yaptığı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında çalıştığı dönemde asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, davacının belediyenin işçisi sayılıp sayılmayacağı ve buna bağlı olarak sürekli işçi kadrosuna geçiş öncesi ve sonrası işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının sürekli işçi kadrosuna geçişi sırasında imzaladığı sulh sözleşmesinde yer alan feragat beyanının geçerli olması ve 696 sayılı KHK ile getirilen düzenleme uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçiş sonrası dönem için davalı belediyenin değil, Çankaya Belediyesi Personel A.Ş.'nin sorumlu olması gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2540 E., 2022/1040 K.

İHBAR OLUNAN : ... vekili

DAVA TARİHİ : 16.07.2020

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 24. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/66 E., 2021/415 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 29.09.2020 tarihli ve 2020/298 Esas, 2020/337 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 22.12.2020 tarihli ve 2020/3704 Esas, 2020/729 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin işe giriş tarihinden itibaren davalı Belediyenin alt işverenler ile yaptığı personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yine davalıya ait işyerinde güvenlik işçisi olarak çalışmaya başladığını, çalışmasını değişen alt işveren şirketler nezdinde sürdürdüğünü, son olarak ise 2018 yılı Nisan ayında 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında davalı Belediyenin ... ortağı olduğu personel temini amaçlı kurulan Çankaya Belediyesi Personel AŞ nezdinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, müvekkilinin tüm çalışma döneminde zabıta görev tanımında yer alan işleri davalı işveren tarafından verilen emir ve talimatlar doğrultusunda yerine getirdiğini, asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek ücret, ikramiye, fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücreti ve ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasına yönelik itirazlarının bulunduğunu, öncelikle davanın müvekkili Belediye yönünden husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, davacı ile Belediye arasında herhangi bir ... sözleşmesi olmadığını, toplu ... sözleşmesinin tarafı da olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... ile dava dışı güvenlik şirketleri ile yapılan sözleşmelerde davacının güvenlik görevlisi olarak alınmasına rağmen davalının asıl işi olan zabıta işinde çalıştırıldığı, davacının kadroya geçirildiği tarihe kadar yapılan ihale sözleşmelerinin işçi teminine yönelik olup muvazaalı olduğu, dolayısıyla davacının baştan itibaren davalının işçisi olduğunun kabulü gerektiği, davalı tarafından dosyaya davacının imzasını içeren ancak tarih içermeyen sulh sözleşmesi sunulmuş ise de söz konusu belgenin davacının gerçek iradesini yansıtmadığı, gerçek iradesi ile alınmayan ve tamamen kadroya geçmek için usulen alınan bu belgeye itibar edilmediği, bilirkişi raporunda fazla çalışma, hafta tatili, ilave tediye, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hesaplandığı, davacının 01.01.2019 tarihinden sonra eksik ödenen herhangi bir ücret alacağının bulunmadığı, davalı tarafından toplu ... sözleşmesi ve hizmet alım sözleşmelerine uygun bir şekilde ödeme yapıldığı, bu nedenle fark alacak taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili; davacının 01.04.2018 tarihinde kadroya geçirilirken ücretinin brüt asgari ücretin %25 fazlası olacağına dair sözleşme yapıldığını, bunun dışında davacıya 01.01.2019 tarihine kadar ücret bordrolarında da sabit olduğu üzere brüt asgari ücretin %25 fazlasının ödendiğini, davacıdan ücretinin düşürülmesine yönelik hiçbir şekilde muvafakat alınmadığını, ... ile Çankaya Belediyesi Personel AŞ arasında imzalanan 01.04.2018-31.12.2018 yürürlük süreli hizmet alım sözleşmesi ve eklerine göre davacı lehine brüt asgari ücretin %25 oranında ücret tespiti yapılması gerektiğini, kararın reddedilen kısımlar yönünden hukuka ve usule aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; tüm alacakların zamanaşımına uğradığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasına itiraz ettiklerini, davanın müvekkili Belediye yönünden husumetten reddi gerektiğini, davacının vermiş olduğu yazılı feragat beyanına itibar edilmemesinin hatalı olduğunu, davacının baştan itibaren müvekkili Belediyenin işçisi olarak kabul edilmesine dair kabulün yerinde olmadığını, tanık beyanlarını dikkate alarak hüküm kurulmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, hüküm altına alınan alacakların reddi gerektiğini, ayrıca faiz başlangıç tarihi ve oranlarının hatalı olduğunu savunarak İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının işyerinde davalı Belediyenin kadrolu elemanları ile birlikte çalıştığı, emir ve talimatları zabıta biriminden aldığı, tüm ekipmanların davalı tarafından karşılandığı, kadrolu zabıta elemanları ile birlikte operasyonlara katıldığı, davalı ... ile dava dışı güvenlik şirketleri ile yapılan sözleşmelerde davacı güvenlik görevlisi olarak alınmasına rağmen davalının asıl işi olan zabıta işinde çalıştırıldığı, sulh sözleşmesinin davacının kadroya geçirilirken davalı tarafından 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (375 sayılı KHK) kapsamında usulen alınması gereken bir belge olduğu, tarih içermediği, matbu olduğu, davalı ... ile dava dışı alt işverenler arasındaki sözleşmelerin muvazaalı olduğu dikkate alındığında davalı ... yönünden geçerli olmadığı, davacı ile davalı işveren arasında imzalanmış bir sözleşmeye rastlanılmadığı, davacının ücretinin toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre belirlenerek ödendiğinden fark alacak taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, bir kısım alacakların belirsiz alacak davası bir kısmının da kısmi dava olarak açılmasında hata bulunmadığı, zamanaşımına uğrayan alacak bulunmadığı, faiz yönünden hata bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının davalı Belediyenin işçisi olarak kabul edilmesinin gerekip gerekmediği, buna bağlı olarak dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı, sürekli işçi kadrosuna geçiş sırasında tanzim edilen sulh sözleşmesindeki feragat beyanının talep konusu alacaklara etkisi, ücretin tespiti, dava türü, zamanaşımı, faizin türü ve başlangıç tarihleri noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 107 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 19 uncu maddesi, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 2, 32, 41, 46 ve 47 nci maddeleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 inci maddesi.

3. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 24 üncü madde şöyledir:

" İl özel idareleri ve belediyeler ile bağlı kuruluşlarında ve bunların üyesi olduğu mahalli idare birliklerinde, birlikte veya ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlası il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarına ait şirketlerde 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuat hükümleri uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yükleniciler tarafından 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalıştırılmakta olanlar;

a) 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin (A) bendinin (1), (4), (5), (6), (7) ve (8) numaralı alt bentlerinde belirtilen şartları taşımak,

b) Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmamış olmak,

c) Bu kapsamda çalıştırılmalarına ilişkin olarak açtıkları davalardan ve/veya icra takiplerinden feragat edeceğine dair yazılı beyanda bulunmak,

ç) En son çalıştığı idare veya şirket ile daha önce kamu kurum ve kuruluşlarında alt işveren işçisi olarak çalıştığı ... sözleşmelerinden dolayı bu madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmek,

kaydıyla bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren on gün içinde hizmet alım sözleşmesini yapan idareye veya şirkete, ek 20 nci madde kapsamındaki şirketlerinde işçi statüsünde çalıştırılmak üzere yazılı olarak başvurabilirler. Başvuranların şartları taşıyıp taşımadıklarının tespiti, bu tespite itirazların karara bağlanması, şartları taşıyanların belirlenen usul ve esaslara göre yapılacak yazılı ve/veya sözlü ya da uygulamalı sınava alınması, sınav sonuçlarına itirazların karara bağlanması ve sınavda başarılı olanların işçi statüsüne geçirilmesine ilişkin süreç bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren doksan gün içinde sonuçlandırılır. Sınavlarda başarılı olanlar, varsa bu fıkranın (c) bendinde öngörülen davalardan feragat ettiklerini tevsik eden belgeyi ve/veya icra takibine konu alacaktan feragat ettiğine dair icra müdürlüğünden alınacak belgeyi ibraz etmek, bu fıkranın (ç) bendinde öngörülen sulh sözleşmesini ibraz etmek ve aynı fıkrada öngörülen şartları taşımaya devam etmek kaydıyla, sınav sonuçlarının kesinleşmesini müteakip, ek 20 nci madde kapsamındaki şirketlerinde işçi statüsünde topluca işe başlatılır. Bunların istihdam süreleri hiçbir şekilde sosyal güvenlik kurumlarından emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazandıkları tarihi geçemez. Bu fıkra kapsamında feragat edilen davalara veya takiplere ilişkin yargılama ve takip giderleri davacı veya takip eden üzerinde bırakılır ve taraflar lehine vekalet ücretine hükmolunmaz, hükmedilenler tahsil edilmez ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar tahsil edilenler ise iade edilmez. Bu fıkra kapsamında yapılacak sulh sözleşmelerinden damga vergisi alınmaz.

Geçici 23 üncü maddenin ikinci, üçüncü, yedinci, sekizinci, dokuzuncu, onuncu, onikinci ve onaltıncı fıkraları hükümleri bu madde kapsamında yer alanlar hakkında da kıyasen uygulanır.

Özel güvenlik görevlilerinden bu madde kapsamında geçiş işlemleri yapılanlar, 5188 sayılı Kanun hükümlerine de tabi olmaya devam eder.

Şirketlerde işçi statüsüne geçirilenlerden, geçiş işlemi yapılırken mevcut işyerinin girdiği işkolunda kurulu işyerinden bildirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki şirketlerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu ... sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu ... sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamaz. Şirketlerde işçi statüsüne geçirilenlerden; geçişten önce toplu ... sözleşmesi bulunmadığından işçi statüsüne geçirildiği tarihte yürürlükte olan ... ... sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu ... sözleşmesi bulunmakla birlikte bu madde kapsamındaki şirketlerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu ... sözleşmesinin bitiminden önce toplu ... sözleşmesi sona eren işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki şirketlerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu ... sözleşmesine göre belirlenir. Bu madde kapsamındaki şirketlerde; 6356 sayılı Kanunun geçici 7 nci maddesinde belirtilen mevcut işyerleri bakımından anılan Kanuna uygun olarak yetki başvurusunda bulunulabilir, ancak geçişi yapılan işçiler için yeni tescil edilen işyerlerinde, geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu ... sözleşmesinin sona erme tarihinden sonra yetki başvurusunda bulunulabilir.

Bu maddeye göre feshedilmiş sayılan veya ... eksilişi yapılan hizmet alım sözleşmeleri kapsamında idarelere ait işyerlerinde hizmetlerin yürütülmesinde fiilen kullanılmakta olan taşınırlar ile tüketim malzemelerinden hizmetin sunulabilmesi için ihtiyaç duyulduğu ilgili şirketlerce belirlenenlerin satın alınmasına veya kiralanmasına, en az üç kişiden oluşan komisyon tarafından karar verilir. Bu karara dayalı olarak tespit edilen taşınırlar ve tüketim malzemeleri aynı komisyon tarafından tespit edilen bedel üzerinden ilgili şirketlerce satın alınabilir veya kiralanabilir. Komisyon tarafından belirlenecek satın alma bedeli, taşınırlar ve tüketim malzemeleri için yüklenicinin 213 sayılı Kanun hükümlerine göre tutulan yasal defter ve kayıtlarında yer alan kayıtlı değerinden fazla olamaz. Komisyon, bedel tespit ederken gerektiğinde meslek kuruluşlarından bilgi alabilir.

Bu maddenin uygulanmasında, mahalli idare veya şirketlerinin bütçelerinden yapılan, yıl boyunca devam eden, niteliği gereği süreklilik arz eden ve haftalık çalışma saatlerinin tamamının idare için kullanıldığı ... ve bahçe bakım ve onarımı ile çöp toplama, cadde, sokak, meydan ve benzerlerinin temizlik işlerine ilişkin alımlar da personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı olarak kabul edilir.

Bu madde uyarınca hizmet alım sözleşmelerinin feshedilmiş veya ... eksilişi yapılmış sayılacağı tarihten itibaren bu madde kapsamında yer alan idarelerde ve söz konusu şirketlerde, ek 20 nci madde hükümleri saklı kalmak kaydıyla 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuat hükümleri çerçevesinde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı yapılamaz.

Diğer kanunların bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz."

4. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen ek 20 nci maddenin ilgili kısmı şöyledir:

"İl özel idareleri, belediyeler ile bağlı kuruluşları ve bunların üyesi olduğu mahalli idare birlikleri, personel çalıştırılmasına dayalı hizmetleri 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22 nci maddesindeki limit ve şartlar ile 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendindeki sınırlamalara tabi olmaksızın doğrudan hizmet alımı suretiyle birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlası bu idarelere ait ve halen bu kapsamda hizmet alımı yaptığı mevcut şirketlerinden birine, bu nitelikte herhangi bir şirketi bulunmuyorsa münhasıran bu amaçla kuracakları bir şirkete gördürebilir.

..."

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta davacı 01.01.2012 tarihinden itibaren davalı Belediyenin alt işverenler ile yaptığı personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında güvenlik işçisi olarak çalışmaya başladığını, çalışmasını değişen alt işveren şirketler nezdinde sürdürdüğünü, tüm çalışma döneminde davalı işveren tarafından verilen emir ve talimatlar doğrultusunda zabıta görev tanımında yer alan işleri yerine getirdiğini, asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu, 2018 yılının Nisan ayında 375 sayılı KHK'nın geçici 24 üncü maddesi kapsamında davalı Belediyenin ... ortağı olduğu Çankaya Belediyesi Personel AŞ nezdinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini beyan ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

3. Bilindiği gibi 375 sayılı KHK'nın 24 üncü maddesinde sürekli işçi kadrosuna geçiş için birtakım şartlar öngörülmüş olup bu şartlar arasında, işçilerin en son çalıştığı idare veya şirket ile daha önce kamu kurum ve kuruluşlarında alt işveren işçisi olarak çalıştığı ... sözleşmelerinden dolayı bu madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmek de bulunmaktadır. Dairemiz uygulamasına göre işçinin, sürekli işçi kadrosuna geçişi sırasındaki feragat ve sulh beyanlarına hukuki değer atfedilmesi gerekmektedir.

4. Dosya kapsamına göre davacı işçinin davalı Belediyenin alt işvereni olan şirketlerde çalışırken 375 sayılı KHK'nın geçici 24 üncü maddesi kapsamında 01.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçerek ihbar olunan Çankaya Belediyesi Personel AŞ bünyesinde çalışmaya başladığı, sürekli işçi kadrosuna geçiş sırasında imzalandığı açık olan sulh sözleşmesinde daha önce alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemlere ilişkin verdiği feragat beyanının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu hâlde söz konusu feragat beyanına davalı ... yönünden hukuki değer atfedilerek davacının sürekli işçi kadrosuna geçtiği tarihten önceki çalışma dönemi için dava konusu alacaklar bakımından davalıdan talepte bulunamayacağı kabul edilmelidir. Dolayısıyla 01.04.2018 tarihine kadar olan çalışma dönemi yönünden muvazaa iddiasının kabulü ile talep edilen alacakların hüküm altına alınması hatalıdır.

5. 696 sayılı KHK uyarınca işçilerin belediye şirketlerinde işçi statüsüne geçirilmesinden sonra belediyeler ile bağlı kuruluşlarının doğrudan personel çalıştırılmasına ilişkin hizmet alımını 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendindeki sınırlamalara tabi olmaksızın doğrudan hizmet alımı suretiyle birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlası bu idarelere ait ve hâlen bu kapsamda hizmet alımı yaptığı mevcut şirketlerinden yapabileceği 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen ek 20 nci maddede düzenlenmiştir. Davacı işçi de sürekli işçi kadrosuna geçtiği ihbar olunan Çankaya Belediyesi Personel AŞ bünyesinde sözü edilen hizmet alım sözleşmeleri kapsamında çalışmaktadır. Davacının sürekli işçi kadrosuna geçtiği tarihten sonraki talepleri hakkında işveren Çankaya Belediyesi Personel AŞ yönünden değerlendirme yapılması gerekmekle birlikte söz konusu Şirkete karşı dava açılmamıştır. Şu hâlde davacının, yasal düzenleme nedeniyle ihbar olunan Çankaya Belediyesi Personel AŞ' de kadroya geçtiği tarih olan 01.04.2018 tarihinden sonraki çalışmaları için muvazaa iddiasının incelenip muvazaanın varlığı kabul edilerek talep edilen alacaklardan davalı Belediyenin sorumlu tutulması da hatalı olduğundan bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.