"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı işyerinde 12.12.2002-22.08.2016 tarihleri arasında çalıştığını, taraflar arasındaki ... sözleşmesinin müvekkilinin emekliliğe hak kazanması nedeniyle sona erdiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal ... ve genel tatil ücreti, aylık ücret alacağı ve asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin haksız olup zamanaşımına uğradığını, davacının tüm hak ve alacaklarına karşılık 56.500,00 TL tutarlı çek ile ödeme yapıldığını, davacının ödenmemiş ücretinin bulunmadığını, bu hususun bordrolar ve banka hesap dökümü ile ... olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 13.07.2018 tarihli ve 2016/1681 Esas, 2018/415 Karar sayılı kararı ile ... sözleşmesinin davacı tarafından emeklilik nedeniyle sona erdirildiğinin anlaşılmasına göre kıdem tazminatına hak kazandığı, ihbar tazminatına ise hak kazanamadığı, davacının fazla çalışma yaptığını, ulusal ... ve genel tatillerde çalıştığının dosya kapsamı uyarınca ispatlandığı ancak karşılıkları ücretin ödendiğinin davalı tarafça ispatlanamadığı, davacının hafta tatili çalışmasına ilişkin iddiasını ispatlayamadığı, davacının kullanmadığı yıllık izin ücreti alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 23.09.2020 tarihli ve 2018/4262 Esas, 2020/1634 Karar sayılı kararı ile davacının hükme esas alınan hizmet süresi ile aylık ücretinin dosya kapsamı uyarınca yerinde olduğu, davacıya 56.500,00 TL ödeme yapıldığına dair çek ya da ödeme belgesi davalı tarafından sunulmadığından davalının bu yöne ilişkin istinaf talebinin yerinde olmadığı, davacının fazla çalışma ile ulusal ... ve genel tatil çalışması yaptığına ilişkin Mahkeme kabulünün yerinde olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 15.02.2021 tarihli ve 2021/60 Esas, 2021/3762 Karar sayılı ilâmı ile davalı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilerek davalı tarafından yargılama sırasında davacının işçilik alacaklarına karşılık 56.500,00 TL tutarındaki çek ile ödeme yapıldığına ilişkin savunma yapıldığı, söz konusu çeklerin temyiz aşamasında davalı vekili tarafından sunulduğu, bu tür ödeme belgelerinin itiraz niteliğinde olup yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerektiği, bu nedenle Mahkemece davalı tarafça sunulan 03.10.2016 keşide tarihli ve 24.000,00 TL bedelli çek ile 22.08.2016 tarihli ve 32.500,00 TL bedelli çeke ilişkin davacı asılın beyanı alındıktan ve ödemenin dava konusu alacaklara ilişkin olup olmadığı belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği, eksik değerlendirme ile hüküm kurulmasının bozmayı gerektirdiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma doğrultusunda davacı asılın beyanına başvurulmuş ve davacının beyanına göre 03.10.2016 keşide tarihli ve 24.000,00 TL bedelli çek ile 22.08.2016 tarihli ve 32.500,00 TL bedelli çek karşılığının para olarak davacıya teslim edilmediği, çeklerin arkalarının cirolanıp davalı Şirket yetkililerine iade edildiği, çeklerin üzerinin boş olduğu, çeklerin davacıdan sonra başkalarına ciro edildiği hususu da dikkate alındığında davalı tarafça sunulan bu çeklere ilişkin davacıya ödeme yapılmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının ispata dayanmayan beyanları neticesinde yazılı delil niteliğinde olan ödemelerin göz ardı edilerek hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, davacının hizmet süresinin hatalı tespit edildiğini, gerçek ücretinin Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları ve ücret bordroları doğrultusunda tespit edilebilir nitelikte iken tanık beyanları dikkate alınarak yapılan ücret tespitinin hatalı olduğunu, davacının fazla çalışma ücreti alacağı bulunmadığını, ulusal ... ve genel tatil ücreti alacaklarının tanık beyanlarına dayalı olarak hesaplanmasına karşın uygun bir indirim uygulanmamasının hatalı olduğunu ... sürerek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı Şirket tarafından davacının işçilik alacaklarına karşılık 56.500,00 TL tutarındaki çek ile ödeme yapılıp yapılmadığı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
19.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.