Logo

9. Hukuk Dairesi2022/17378 E. 2023/144 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai alacağının hesabında usuli kazanılmış hak ilkesine uyulup uyulmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma ilamına uygun şekilde davacının fazla mesai alacağını hesapladığı ve davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hakkı ihlal etmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2022/108 E., 2022/608 K.

DAVA TARİHİ : 14.01.2015

KARAR : Davanın kısmen kabülü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı işverene ait işyerinde 2001 yılı Ocak ayında ikinci el yedek parça ustası olarak çalışmaya başladığını, ... sözleşmesinin 17.01.2013 tarihinde haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini; ancak işçilik alacaklarının ödenmediğini, davacının fazla çalışma yaptığını, Sosyal Sigortalar Kurumuna gerçek ücreti üzerinden bildirim yapılmadığını, çalıştığı süre boyunca asgari geçim indiriminin de ödenmediğini, işten çıkartılırken baskı ile ibraname imzalatıldığını, bu ibranamenin geçersiz olduğunu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ödenmeyen ücret, yıllık izin, fazla çalışma, ... bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ile asgari geçim indirim ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının 09.....2004-27.12.2012 tarihleri arasında kesintili çalıştığını, kendi isteğiyle işten ayrıldığını, fazla çalışma yapmadığını, asgari geçim indirimi alacaklarının ücretine ilaveten ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 23.02.2016 tarihli ve 2016/208 Esas, 2016/66 Karar sayılı kararıyla; toplanan kanıtlara göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda hafta tatili ücreti alacağının reddine diğer taleplerin kabulüne karar verilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili süresi içinde temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 25.04.2019 tarihli ve 2016711496 Esas, 2019/9720 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin bildirdiği dosya numaraları araştırılarak davacı tanıklarının dinlendikleri sırada davalı işveren aleyhine aynı mahiyette dava açıp açmadıklarının tespit edilmesi ve davacının çalışma süresi boyunca izin kullanıp kullanmadığı konusunda beyanının alınması gerektiği, ayrıca kullanılmayan yıllık izin süresinin 130 gün yerine 160 gün esas alınarak hesaplanmasının hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 15.09.2020 tarihli ve 2019/343 Esas, 2020/324 Karar sayılı kararıyla; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, toplanan kanıtlara göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda hafta tatili ücreti alacağının reddine diğer taleplerin kabulüne karar verilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili süresi içinde temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 12.01.2021 tarihli ve 2020/8642 Esas, 2021/479 Karar sayılı kararıyla ilâmı ile; davacı tanığı H.Ş.'nin tanık olarak dinlendiği tarihte işverene karşı aynı mahiyette davasının bulunduğu, diğer davacı tanığı H.A.'nın davacı olduğu dosyada ise verilen kararın Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 19.02.2018 tarihli ve 2015/25719 Esas, 2018/3849 Karar sayılı ilâmı ile sadece ödenmeyen ücret alacağının miktarı yönünden bozulmasına karar verildiği, hüküm altına alınan fazla çalışma alacağı hakkında herhangi bir bozma sebebine yer verilmediği, söz konusu dosyada işçinin yaz döneminde 9 saat, kış döneminde ise 18 saat fazla çalışma yaptığı sonucuna ulaşılmış olmasına rağmen eldeki dava dosyasında yaz kış ayrımı yapılmaksızın davacının 15 saat fazla çalışma yaparak çalıştığının kabul edildiği, buna göre davacının fazla çalışma saatlerinin de yaz ve kış dönemleri yönünden ayrı ayrı belirlenmesi ve davacı tarafından hükmün temyiz edilmemesi nedeniyle oluşan usuli kazanılmış hakların gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 12.10.2021 tarihli ve 2021/141 Esas, 2021/494 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda, toplanan kanıtlara göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda hafta tatili ücreti alacağının reddine diğer taleplerin kabulüne karar verilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

E. Üçüncü Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili süresi içinde temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 17.01.2022 tarihli ve 2021/13087 Esas, 2022/481 Karar sayılı kararıyla ilâmı ile; Mahkemenin davanın kısmen kabulüne ilişkin 15.09.2020 tarihli kararında davacının yaz kış ayrımı olmaksızın haftada 15 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiş olup söz konusu karara karşı sadece davalı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulduğu, buna göre bozma ilâmı sonrasında Mart-Ekim dönemi için davacının haftada 18 saat fazla çalışma yaptığının kabulü ile sonuca gidilmesinin bozma ilamı ile davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın ihlali mahiyetinde olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

F. Mahkemece Üçüncü Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda, toplanan kanıtlara göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda hafta tatili ücreti alacağının reddine diğer taleplerin kabulüne karar verilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davacının fazla çalışma yapmadığını, sadece hafta içi 09.00-18.00 saatleri arasında çalıştığını, uzun süre ve her gün aynı saatlerde çalışma yapmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, gerek fazla çalışma gerek ... bayram ve genel tatil ücreti yönündeki kabulün işverene karşı aynı mahiyette davaları olan tanık beyanlarına dayandırıldığını, yıllık izin ücreti alacağının ödendiğini, davacının kesintili çalıştığının dikkate alınmadığını, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanılmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının fazla çalışma alacağının hesabında usuli kazanılmış hak ilkesine uyulup uyulmadığı noktasındadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

10.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.