"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2022/80 E., 2022/243 K.
DAVA TARİHİ : 21.08.2013
KARAR : Davanın kısmen kabulü
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 1.320,00 TL ücretle tır şoförü olarak çalıştığını, ücretin asgari ücrete tekabül eden kısmın banka aracılığı ile diğer kalan kısmının elden ödendiğini, sürekli olarak 18 saatin çok üstünde çalıştığını, fazla çalışmanın takograf kayıtlarından anlaşılacağını, müvekkilinin dinî ve millî bayramlarda çalıştığını ancak herhangi bir ücret almadığını, yıllık izinlerini kullanmadığını, 2013 yılında ... sözleşmesi ... taraflı feshedilerek işine son verildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti ile fazla çalışma ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının asgari ücretle çalıştığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını, kısmi alacak davası olarak açmanın mümkün olmadığını, davacının çalıştığı tır garajının Soçi limanının kapanması nedeniyle 2009 yılında ...'a taşındığını, garaj merkezinin ... ili olduğunu, 2009 yılından itibaren tüm tır nakliye işlerinin ...'daki müvekkiline ait garaj üzerinden gerçekleştirildiğini, davacının son dönemde işe nedensiz gelmemeye başladığını, tazminatlarını talep etmesi üzerine hesaplanarak kendisine 05.07.2013 tarihinde 5.434.38 TL ödendiğini, fazla çalışmasının bulunmadığını, 1 günde 9 saatten fazla araç kullanılmadığını, 15 gün seferde olan davacının 3-4 gün ev izni kullandığını, kullanmadığı yıllık izni bulunmadığını, hafta tatili ve bayram izni da alacağı olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 07.05.2015 tarih, 2013/836 Esas ve 2015/170 Karar sayılı kararı ile 21.10.2014 tarihli duruşmada davacı vekiline bilirkişi ücretini yatırması için süre verildiği, bir sonraki 03.02.2015 tarihli duruşmada tekrar eksik masrafı yatırmak üzere süre verildiği ancak davacının iki kez verilen süreye rağmen gerekli masrafları yatırmadığı, sürelerin kesin olduğu, hâkimin tayin ettiği sürenin kesin olduğuna karar verebileceği, aksi hâlde belirlenen süreyi geçirmiş olan tarafın yeniden süre isteyebileceği, bu şekilde verilecek ikinci sürenin kesin olduğu ve yeniden süre verilemeyeceği, davacıya iki kez masrafları yatırmak üzere süre verildiği, ancak bu hususun yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. İlk Bozma Kararı
1.Mahkemenin 07.05.2015 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 12.04.2018 tarihli ve 2017/6341 Esas, 2018/8541 Karar sayılı ilâmı ile Mahkemece davacı vekiline verilen süreye ilişkin ara kararlarda, sürelerin kesin olduğu belirtilmediği gibi belirtilen sürede ara karar gereğinin yerine getirilmemesinin sonuçlarının açıklanmamasının da hatalı olduğu gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 16.11.2021 tarih, 2020/181 Esas ve 2021/433 Karar sayılı kararı ile bozma ilâmına uyularak yapılan yargılamada toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 16.11.2021 tarihli kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 16.02.2022 tarihli ve 2022/1103 Esas, 2022/1834 Karar sayılı ilâmı ile temel ücrete harcırah eklenmek suretiyle belirlenen ücretin talep aşımı mahiyetinde olduğu, davacı işçinin aylık son ücretinin net 1.300,00 TL olarak kabul edilmesinin dosya kapsamına daha uygun düşeceği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
D. İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmı doğrultusunda davacının ücreti net 1.300,00 TL kabul edilerek yapılan hesaplamalara itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; harcırahların ücrete dâhil olduğu durumlarda giydirilmiş ücretten hesaplama yapılması kanun gereği olduğu ve bunun dava dilekçesinde yer almasına gerek bulunmadığı, bozma sonrasında tam ıslah yapıldığı, davacının ücretinin net 1.300,00 TL kabulünün hakkaniyete aykırı olduğu, ... bayram ve genel tatil ücreti ile fazla çalışma ücretlerinden indirim yapılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili, zamanaşımı def'inin dikkate alınmadığını, davacının asgari ücretle çalıştığını, kıdem ve ihbar tazminatı hakkı olmadığını, davacı ile menfaat birliği içinde bulunan tanık beyanlarının dikkate alınmasının hatalı olduğunu, yıllık izin alacağı bulunmadığını ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; aylık ücret miktarı ve bu ücrete göre alacakların hesaplanmasına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 32 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
18.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.