Logo

9. Hukuk Dairesi2022/18838 E. 2023/2084 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davada ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, resmi tatil ve bayram ücreti alacaklarının ispatı, hesaplanması ve fazla mesai ücretine uygulanan indirim oranının tespiti uyuşmazlığı bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, ilk derece mahkemesinin fazla çalışma alacağı bakımından gerekçesini değiştirmesine rağmen, 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b/2. maddesi gereğince yeniden hüküm kurmak yerine istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermesi usule aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 48. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/4951 E., 2022/1064 K.

DAVA TARİHİ : 19.....2018

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 14. ... Mahkemesi

SAYISI : 2018/238 E., 2020/382 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 14.02.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat ... ... ile davacı vekili Avukat ... ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işverenin ...’daki projesinde dizayn ofis mimarı olarak 10.09.2012-01.09.2015 tarihleri arasında çalıştığını, ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından sona erdirildiğini, davacının net 4.500,00 USD ücret aldığını, bunun 1.500,00 USD’sinin avans olarak elden verildiğini, kalanının banka hesabına yatırıldığını, haftanın 6 günü 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığını, şantiyelerin resmî açılışlarından önceki 3 ay boyunca 07.00-00.00 saatleri arasında çalıştığını, bu çalışma dönemlerinde pazar günleri hiç tatil yapmadığını, diğer dönemler ayda iki pazar günü 07.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını; Ramazan bayramlarında 1 gün, Kurban bayramlarında 2 gün dışında ... bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, davacının 6.300,00 USD ihbar tazminatı alacağı bulunduğunu, bunun 2.658,01 USD’sinin ödenmiş olup bakiye 3.641,99 USD ihbar tazminatı alacağı kaldığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, 10.09.2012-01.09.2015 tarihleri arasında dizayn ofis mimarı olarak çalıştığını, ücretinin 2.500,00 USD olduğunu, davacıya giydirilmiş net 2.800,00 USD ücret üzerinden 3.920,00 USD ihbar tazminatı ödendiğini ve alacağının bulunmadığını, davacının fazla çalışma ücretlerinin her ay ödendiğini, işten çıkış işlemleri sırasında eksik olduğu tespit edilen miktarın da ödendiğini, fazla çalışma alacağının bulunmadığını, 583,33 USD tutarında izin ücretinin sehven ödendiğini, alacağı bulunması hâlinde bu miktar yönünden takas mahsup talebinde bulunduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ücret+fazla çalışma adıyla yapılan ödemenin tamamının davacının temel ücreti olduğu, davacının aylık 4.500,00 USD ücretle çalıştığı, davalı işveren tarafından davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ödendiği, ... sözleşmesinin tazminata hak kazanılacak şekilde feshedildiğinin işverenin de kabulünde olduğu, davacı ile tanıklar arasında menfaat birliği bulunduğunu gösterir herhangi bir delilin bulunmadığı, tanıklar ile davacının beraber çalıştığı süre dikkate alınarak davacının 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığı, 7 gün çalıştığı haftada 31,5 saat fazla çalışma yaptığı, tüm dosya kapsamı ve tanık anlatımları birlikte değerlendirildiğinde davacının Ramazan bayramında 1 gün, Kurban bayramında 2 gün ve yılbaşında çalışmadığı, bunun dışındaki ... bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı, ayda iki hafta tatilinde çalıştığı, bu alacaklardan %30 indirim yapıldığı, dosyaya her hangi bir izin belgesi sunulmadığından yıllık izin alacağı bakımından fazladan ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve katılma yoluyla davacı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı vekili; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının ücretinin hatalı tespit edildiğini, ihbar tazminatının ödendiğini; fazla çalışma, hafta tatil ve ... bayram ve genel tatil alacaklarına yönelik hesaplamaların hatalı olduğunu, banka dekontları ile davacıya fazla çalışmasının karşılığının ödendiğinin ispatlanmış olduğunu, fazla çalışma hesaplamasında genel tatil günlerinin dışlanması gerektiğini, pazar günlerine denk gelen ... bayram ve genel tatil günleri için hesaplama yapılmaması gerektiğini, davacı ile menfaat birliği içinde olan tanık beyanlarına dayanılarak karar verilmesinin hatalı olduğunu, alacaklardan yapılan indiriminin yetersiz olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesi kararında yer alan fazla çalışma, hafta tatili ile ... bayram ve genel tatil alacakları için uygulanan %30 oranında indiriminin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çalışmaların yurt dışında geçmesi, yapılan işin mahiyet ve niteliği, davacının meslek unvanı hep birlikte değerlendirildiğinde hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ücretinin net 4.500,00 USD olarak tespitinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının İlk Derece Mahkemesince tespit edilen ücreti dikkate alınarak yapılan ihbar tazminatı hesaplamasına göre bakiye ihbar tazminatı alacağının bulunduğu, dinlenilen tanık beyanları göz önüne alınarak davacının pazar günleri çalışmadığı haftalarda haftada 6 gün, günlük 3 saat ve dolayısıyla haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığı, pazar günleri çalıştığı haftalarda ise haftada 19,5 saat fazla çalışma yaptığının kabulü ile bu kapsamda hesaplama yapılmasının davacının yapmış olduğu işin niteliğine de uygun olduğu, yine hesaplama yapılırken davacının yıllık izinlerini kullandığı ve ...'de bulunduğu dönemlerin dışlandığı, dosya içeriğinden davacının ayda iki hafta pazar günü çalıştığının anlaşıldığı, İlk Derece Mahkemesince yapılan %30 oranında indirimin dosya içeriğine uygun düştüğü gerekçesiyle davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepler ile birlikte somut uyuşmazlığa ... hukukunun uygulanması gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatı ve hesaplanması ile fazla çalışma ücreti alacağına uygulanan indirim oranına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "Kanun Yolları" başlıklı sekizinci kısmının istinafa ilişkin birinci bölümünde yer alan “Duruşma yapılmadan verilecek kararlar” kenar başlıklı 353 üncü maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

"(1) Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa;

...

b) Aşağıdaki durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak;

1) İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine,

2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında,

3) Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra başvurunun esastan reddine veya yeniden esas hakkında,

duruşma yapılmadan karar verilir."

2. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Somut olayda Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf denetiminde, İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararının hatalı gerekçeye dayandığı tespit edilmemiş ise de fazla çalışma alacağı bakımından gerekçe değiştirilerek davacı ve davalı tarafın istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

2. 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1), (2) ve (3) üncü alt bentlerinde, bölge adliye mahkemesinin verebileceği karar türleri açıklanmıştır. Kanun hükmüne göre Bölge adliye mahkemesi, incelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu sonucuna vardığı takdirde başvurunun esastan reddine; yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında ya da yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında karar verebilir.

3. İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi fazla çalışma alacağı bakımından değiştirilmesine rağmen Bölge Adliye Mahkemesince, 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince davanın esası hakkında yeniden hüküm kurulması yerine anılan hükme aykırı şekilde istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.

4. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendine aykırı olduğundan, 6100 sayılı Kanun'a uygun şekilde karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.

5. Kabule göre ise davacının fazla çalışma ücreti alacağı, takdiri delil niteliğindeki tanık anlatımlarına göre hesaplanmıştır. Davacının görevi, unvanı, işin niteliği ve delil durumu dikkate alındığında; fazla çalışma ücreti alacağına yapılan indirim oranı az olup dosya içeriğine göre uygun bir indirim yapıldıktan sonra fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınması gerekmektedir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının usulden BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Davalı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.