Logo

9. Hukuk Dairesi2022/3008 E. 2022/3803 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Fazla mesai ücretine ilişkin işçilik alacakları davasında, yerel mahkemenin direnme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, Yargıtay'ın bozma ilamına rağmen aynı gerekçelerle verilen ikinci direnme kararının hukuken geçerli olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk direnme kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen, yerel mahkemenin aynı gerekçelerle verdiği ikinci direnme kararının, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'nun 429. maddesi gereğince hukuka aykırı olduğu ve bu nedenle Yargıtay'ın önceki bozma kararına uyulması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalının asıl işverenliğinde alt işveren işçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı neden bulunmaksızın feshedildiğini, en son aylık brüt 729,00 TL olan ücretinin yanında günlük 5,00 TL yemek ve 4,00 TL servis yardımlarından yararlandığını, fazla çalışma ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödenmediğini, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını belirterek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin taraf sıfatının bulunmadığını, dava konusu alacaklar belirsiz olmadığından hukuki yarar yokluğundan davanın reddinin gerektiğini, davacının alacağının bulunmadığını, zamanaşımı itirazında bulunduklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

... 10. İş Mahkemesinin 18.03.2013 tarihli ve 2012/290 esas, 2013/114 karar sayılı kararı ile; davalının, iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini ispatlayamadığı, davacının yıllık izin ücreti alacağının bulunduğu, tanık beyanlarına göre fazla çalışma ücreti alacağına da hak kazandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

... 10. İş Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 15.10.2014 tarihli ve 2013/17502 esas, 2014/27864 sayılı kararı ile; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra “…Somut olayda, mahkemece, davacı şahitlerinin beyanlarına göre, davacının haftanın beş günü sabah 07.00 - akşam 19.00 saatleri arasında günde oniki saat çalıştığı, birbuçuk saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle günde onbuçuk saat; cumartesi günleri ise 07.00 - 14.00 saatleri arasında yarım saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle günde altıbuçuk saat olmak üzere haftada toplam ellidokuz saat çalıştığı, haftalık kanuni çalışma süresi kırkbeş saatin düşülmesiyle haftada ondört saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiş ise de, davalı şahitlerinin beyanlarına göre mesai gün ve saatlerinin haftanın beş günü 08.00-18.00 saatleri arasında günlük on saat olduğu, bir saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle günlük dokuz saat, haftalık kırkbeş saat çalışıldığı ve fazla çalışma yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davacı şahitlerinin işverene karşı dava açmış olmaları sebebiyle husumetlerinin bulunduğu, Dairemizden onanarak kesinleşen 2012/26775 ve 26768 esas sayılı dosyalarda işyerinde fazla çalışma yapılmadığının tesbit edildiği ve davalı işyerinin öğrenim görülen Kamu işyeri olup, hafta tatillerinde çalışma olmadığının kabulünün hayatın olağan akışına daha uygun olduğu dikkate alındığında, fazla çalışma ücreti talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir…” gerekçesiye karar bozulmuştur.

... 10. İş Mahkemesinin 10.07.2015 tarihli ve 2015/124 esas, 2015/366 sayılı kararı ile; davacıyla aynı dönemde davalıya ait işyerinde çalıştığı anlaşılan ve davacı ile aynı işi yapan ...'ün davalı aleyhine açtığı davada fazla çalışma ücreti alacağına hükmedildiği ve verilen kararın Yargıtay tarafından onandığı, toplanan delillerle de davacının fazla çalışma yaptığının sabit olduğu gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.

Direnme kararı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

... 10. İş Mahkemesinin 16.10.2015 tarihli ve 2012/290 esas, 2013/114 sayılı ek kararı ile; mahkemece verilen 10.07.2015 tarihli ve 2015/124 esas, 2015/366 sayılı kararın davalı vekili Av. ...'a 18.08.2015 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine kararın davalı vekili tarafından 09.09.2015 tarihli dilekçe ile temyiz edildiği, 8 günlük temyiz süresi geçtikten sonra kararın temyiz edildiği anlaşıldığından davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

Mahkemece verilen ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.02.2021 tarihli ve 2020/(22)9-227 esas, 2021/86 karar sayılı ilamı ile davalı vekilinin temyiz talebinin süreden reddine ilişkin mahkemece verilen 16.10.2015 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesine göre uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 429. maddesi gereğince usulden BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin işin esasına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

... 10. İş Mahkemesinin 26.05.2021 tarihli ve 2021/105 esas, 2021/226 sayılı kararı ile; davacı vekili tarafından harç eksikliği tamamlandıktan sonra önceki gerekçe tekrar edilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.

Direnme kararı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25.11.2021 tarihli ve 2021/(22)9-759 esas, 2021/1497 sayılı kararı ile direnme uygun bulunduğundan davalı vekilinin hüküm altına alınan alacak miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Dairemize gönderilmekle Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 21/03/2022 gününde oybirliği ile karar verildi.