Logo

9. Hukuk Dairesi2022/6062 E. 2022/6631 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, işverenle imzaladığı iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca fark ücret alacağının bulunup bulunmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin aylık asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak kararlaştırılmış olması ve her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlaması, ayrıca davacının bu sözleşme hükmünün uygulanmamasından dolayı fark ücret alacağının bulunduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 43. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; özetle davacının 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi uyarınca Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilere de uygulanacağının hüküm altına alındığını, taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli iş sözleşmesine göre her ay brüt asgari ücretin belirli bir oran fazlası üzerinden günlük olarak ödeme yapılması gerektiğinin düzenlendiğini, ayrıca toplu iş sözleşmesi uyarınca 6 aylık dönemlerde %4 oranında zam yapılması gerektiğini ancak davalı tarafça iş sözleşmesi dikkate alınmaksızın ücretlerin ödendiğini iddia ederek fark ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili dava dilekçesinde; özetle zamanaşımı defi ileri sürdüklerini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının kadroya geçirilmeden önce hak ve alacaklarından feragat ettiğini, toplu iş sözleşmesinde davacının ileri sürdüğü şekilde zam uygulanmasına ilişkin bir hükmün bulunmadığını, davacının kadroya geçirilirken aldığı ücret korunarak bu ücrete toplu iş sözleşmesinde öngörülen zam oranlarının uygulanması sureti ile ücretin belirlendiğini, davacıya eksik ücret ödenmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının kadroya geçirildiği sırada imzaladığı iş sözleşmesinde ücretinin asgari ücretin %12 fazlası olarak açıkça belirlendiği, bu nedenle davacının ücretinin önce asgari ücretin %12 fazlası olarak belirlenmesi ve bu ücrete ilaveten toplu iş sözleşmesi zamlarının uygulanması gerektiği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; özetle davacının yapılan ödemelere ilişkin bordrolara karşı itirazda bulunmadığını bu nedenle daha sonra hak ve alacak talebinde bulunamayacağını, davacının imzaladığı bireysel iş sözleşmesinden fazla olarak davacıya toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücretler de ödendiğini, davacının ek ücretler ile birlikte bireysel iş sözleşmesinde belirlenen ücretin üstünde bir ücret aldığını bu durumda davacının bir yandan bireysel iş sözleşmesinde belirtilen günlük brüt ücretin esas alınmasını diğer yandan toplu iş sözleşmesinde öngörülen ücret kriterinin uygulanmasını talep etmesinin mümkün olmadığını, davacının ücretinin her yıl belirlenen asgari ücrete yükseltilerek iş sözleşmesinde belirlenen oran üzerinden tespit edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bireysel iş sözleşmesinde kastedilenin 2018 yılına ait asgari ücret olduğu aksinin kabulü halinde hem asgari ücrete yapılan zammın hem de toplu iş sözleşmesinde öngörülen zammın yapılması gibi bir durum oluşacağını ve bu hususun eşitsizliğe yol açacağını, davacının ücretinin düşürülmediği ve eksik ödenen ücretinin bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının kadroya geçirilmesi aşamasında davalı ile imzaladığı bireysel iş sözleşmesinde ücret miktarının aylık ücretin belirli bir oran fazlası olarak açıkça belirtildiği, buna göre davacının temel ücreti belirlendikten sonra toplu iş sözleşmesi dönemi boyunca sözleşmede öngörülen zam oranlarının temel ücrete uygulanarak ödenmesi gerektiği ancak davalı tarafça kadroya geçtikten sonra ücretinin iş sözleşmesine uygun olarak ödenmediğinin sabit olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu belirtilerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının sürekli işçi kadrosuna geçtikten sonra fark ücret alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4857 sayılı İş Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 madde hükmü.

3. Değerlendirme

Somut uyuşmazlıkta davacı işçinin kadroya geçişi aşamasında işverenle imzalanan 02.04.2018 tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesinde davacıya temel ücret olarak asgari ücretin belirli bir oran fazlasının ödeneceğinin açıkça kararlaştırıldığı görülmektedir. Kadroya geçiş aşamasında işverenle imzalanan iş sözleşmesinde aylık ücretin ileriye etkili olarak her ay asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceği kararlaştırılmışsa sözü edilen kural her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlar. Davacının 01.01.2019 tarihinden itibaren anılan sözleşme hükmünün uygulanmamasından dolayı davacının fark ücret alacağı bulunduğu yönündeki talebinin haklı olduğu anlaşılmaktadır. İlk Derece Mahkemesince hüküm altına alınan ücret alacağına bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden faiz uygulanmasında bir isabetsizlik de olmadığı görülmekle Bölge Adliye Mahkemesi kararının dosya kapsamına uygun olduğu sonucuna varılmıştır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.