Logo

9. Hukuk Dairesi2022/6498 E. 2022/7237 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin asgari ücretin belirli bir oranı fazlası olarak ödenmesi gerekirken, davalı idarenin asgari ücret zammını dikkate almaması nedeniyle oluşan fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ve ilave tediye alacağına uygulanan faiz oranı.

Gerekçe ve Sonuç: İlave tediye alacağına yasal faiz uygulanması gerekirken, mahkemece bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesi hatalı bulunmuş, ancak bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılama gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 7. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : Tarsus İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davacının alt işveren işçisi olarak çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, geçiş sırasında imzalanan iş sözleşmesinde ücretin, asgari ücretin belirli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğinin açıkça kararlaştırıldığını, davalının 2019 yılındaki asgari ücret değişimini dikkate almadan önceki dönem ücretine %4 zam uygulaması sebebiyle ücretinin eksik ödendiğini, bu uygulamanın hukuka aykırı olduğunu iddia ederek ücret, ikramiye, ilave tediye, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti farkı alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle yargı yolunun caiz olmadığını, yetki itirazı ileri sürdüklerini ve zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davanın husumetten reddi gerektiğini, belirlenebilir alacaklar için belirsiz alacak davası açılmasının usule aykırı olduğunu, uyuşmazlığın toplu iş sözleşmesi ile bireysel iş sözleşmesinin birbiriyle çelişen hükümler içermesinden kaynaklandığını, iddia edilenin aksine toplu iş sözleşmesinin uygulanacağının mevzuatta sabit olduğunu, Bakanlık tarafından sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilere yapılan ödemeler nedeniyle iddia edilen alacaklarının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının sendika üyesi olup olmadığının, üye ise sendikaya üyelik tarihinin, iş sözleşmesinin sona erip ermediğinin ve dayanışma aidatının ödenip ödenmediği hususlarının tespiti gerektiğini, davacının ücretinin doğru tespit edildiğini ve yapılan uygulamanın yerinde olduğunu, faizin hatalı olduğunu beyanla İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve uygulanılan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının sürekli işçi kadrosuna geçtikten sonra fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ve ilave tediye alacağına uygulanan faiz noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

696 sayılı KHK'nın 127 inci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi hükümleri, 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci ve 34 üncü madde hükümleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkında Kanun'un (6772 sayılı Kanun) 1 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli kararında "mahkeme tarafından hükmedilen alacaklara uygulanan faiz türü ve faiz başlangıç tarihleri açısından usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Bu hususlara yönelik davalı istinaf başvurusunun yerinde olduğu anlaşılmıştır" şeklindeki paragrafta mevcut "yerinde olduğu" ifadesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiş, yine "arabuluculuk masrafı konusunda karar verilmemesi hatalıdır. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup dairemizce re'sen gözetilmiştir" ifadesinin de somut uyuşmazlığa uygun olmaması nedeni ile sonuca etkili olmayan bir hata olduğu değerlendirilerek belirtilen bu hususlar bozma nedeni yapılmamıştır.

2.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. İlave tediye alacağı, 6772 sayılı Kanun'da düzenlenen bir alacak olup bu alacağa uygulanması gereken faiz oranı yasal faizdir. Mahkemece ilave tediye alacağına yasal faiz yürütülmesi gerekirken bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesi hatalıdır.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan “bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi” sözcükleri hükümden çıkartılarak yerine “bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi geçmemek üzere yasal faizi” sözcüklerinin yazılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.