Logo

9. Hukuk Dairesi2022/7408 E. 2022/7462 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle işe iade davası kazanılmış ve işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ödenmiş olmasına rağmen, davacının ayrıca maddi ve manevi tazminat talep etme hakkının bulunup bulunmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin 15 Temmuz darbe girişimi sonrası oluşan şüphe nedeniyle iş sözleşmesini feshetmesinin haklı bir neden olarak değerlendirilebileceği, işe iade davası sonucu ödenen tazminatların davacının uğradığı zararı karşıladığı ve ayrıca maddi-manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 30. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 28. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre ve diğer temyiz şartları yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; iş sözleşmesinin 31.08.2016 tarihinde 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan darbe girişimi nedeniyle güvenlik gerekçeleri ile işverence feshedildiğini, feshin gerekçesinin davacı hakkında duyulan şüphe olduğunu, davacının savunmasının alınmadığını, işe iade talebi ile açtıkları davada Mahkemece verilen ret kararının bozulması üzerine ... 2. İş Mahkemesinin 2018/5 Esas, 2018/458 Karar sayılı ilâmı ile davanın kabulüne karar verildiğini ve bu kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiğini, davacının kesinleşen işe iade kararına rağmen işe başlatılmadığını, kanuni hakları ödenmiş ise de 28 ay süre ile işsiz kaldığını, işsizlik ücreti dahi alamadığını, bu sebeple kazanç kaybına uğradığını beyan ederek 100,00 TL maddi tazminat, 50.000,00 TL manevi tazminatın fesih tarihinden itibaren faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; işverenin iş sözleşmesini şüphe feshi gerekçesi ile feshettiğini, işverenin herhangi bir kusuru bulunmadığı gibi davacının kişilik haklarına saldırının da söz konusu olmadığını, davacının alacaklarının ödendiğini savunarak davanın reddine ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile

"...

Davacının işe iade ilamında hükmedilen işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinin ödendiği, tarafların kabulünde olup uyuşmazlık dışıdır.

Her ne kadar davacı maddi ve manevi tazminat talep etmiş ise de; davalının 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişimi nedeniyle davacı hakkında şüphe duymakta haklı olduğu, fesih bildirimine de açıkça fesih gerekçesinin yazıldığı, 15 Temmuz 2016 tarihli vahim olay karşısında davalının şüpheye kapılmasının olağan olduğu, kasıtlı davranmadığı, kendi kurumundaki incelemeler neticesinde önlemler almaya çalıştığı, kaldı ki işe iade davası sonunda hükmedilen tazminat ve boşta geçen süre ücretinin de ödediği, maddi ve manevi tazminat yasal koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili, davacının maddi ve manevi olarak zarara uğradığını ve ödenen tazminatların davacının maddi zararını karşılamadığını, davacının bakiye zararlarının ödemediğini, davacının lekelenmeme hakkının ihlal edildiğini, bu nedenle manevi tazminata da hükmedilmesi gerektiğini beyan ederek mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Somut olayda davacı tarafın iddiasının, davalı tarafın cevabının, taraflarca ibraz edilen ve mahkemece celp edilen kayıt ve belgelerin bir bütün halinde Dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda, davacı işçi, davalı bünyesinde 2006 yılından 31/08/2016 tarihine kadar çalışma yaptığı, iş sözleşmesinin 15/07/2016 tarihinde gerçekleşen darbe teşebbüsü sonrasında FETÖ/PDY terör örgütü ile bağlantılı olduğu şüphesi ile feshedildiği, ... 2. İş Mahkemesi’nin 12/09/2018 tarih 2018/5 Esas 2018/458 Karar sayılı ilamı ile davacının işe iadesine, 5 aylık brüt ücret tutarında işe başlatmama tazminatına, 4 aylık boşta geçen süre ücretine hükmedildiği, kararın Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nin 12/12/2018 tarih 2018/15589 Esas 2018/26936 Karar sayılı ilamı ile onandığı ve bu şekilde kesinleştiği, işe iade başvurusunun ardından hakedilen tazminatlarının ödendiği, somut davada ise bu olay sebebi ile maddi ve manevi zarara uğradığı gerekçesiyle tazminat isteğinde bulunulduğu görülmüştür.

Dosyanın incelenmesinde, davacının iş sözleşmesinin fesih tarihi ve sebebi ile lehine verilen işe iade kararı sonrasında tazminat ödemesi aldığı gözetildiğinde, maddi ve manevi tazminat koşullarının oluştuğunun ispat edilemediği değerlendirilmekle, yerel Mahkeme gerekçesi ve kararında usul ve yasaya aykırı yön tespit edilmemiştir. Davacı taraf istinaf isteği bu nedenle haklı değildir..." gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf başvurusunda ileri sürdüğü nedenlerle temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının maddi ve manevi tazminat talep etme hakkının bulunup bulunmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 4857 sayılı İş Kanunu'nun ilgili hükümleri.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49, 50, 51 ve 56 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

FA