Logo

9. Hukuk Dairesi2022/7676 E. 2022/10512 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının işveren aleyhine açtığı davada, çalışma süresi, ücret miktarı, fazla mesai ve hafta tatili ücretleri ile uygulanan faiz oranının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin çalışma süresi, ücret, fazla mesai ve hafta tatili ücretleri ile faiz oranına ilişkin itirazlarının, dosyadaki deliller ve yasal düzenlemeler çerçevesinde değerlendirilmesi sonucu Bölge Adliye Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, temyiz talebinin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda ... 5. ... Mahkemesinin 15.01.2019 tarihli ve 2017/338 Esas, 2019/6 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 29.01.2020 tarihli ve 2019/880 Esas, 2020/117 Karar sayılı kararıyla İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve davanın esastan görülmesi için yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda yeniden yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 27.09.2022 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalıya ait muhtelif işyerlerinde 07.07.2004- ....10.2015 tarihleri arasında kesintisiz olarak yönetici pozisyonunda çalıştığını, davalı işverenin ... sözleşmesini sebep göstermeksizin feshettiğini, davacının işyerinde yönetici olarak asgari ücretin 6-7 katı tutarında ve en son net 7.000,00 TL ücretle çalıştığını, ücretlerinin eksik ödendiğini, müvekkilinin 08.00-20.00 saatleri arasında, bazen daha uzun sürelerde ve geç vakitlere kadar çalıştığını, fazla çalışma ücretinin ödenmediğini, ayda iki hafta tatilinde çalıştığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile hafta tatili ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 02.10.2015-03.10.2015- 05.10.2015-....10.2015 tarihlerinde izinsiz ve mazeret bildirmeksizin devamsızlık yaptığını, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, fazla çalışma alacağı da bulunmadığını, davacının resmî tatil, ücret, yıllık izin, hafta tatili ve ücret alacağının bulunmadığını, tüm haklarının kendisine ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Bölge Adliye Mahkemesi karar ilamı doğrultusunda davacının yıllık izinle ilgili isticvabı yapılmış ve hesap bilirkişisinden ek rapor alınmıştır. Dosyaya ek raporunu sunan hesap bilirkişisi 01.09.2020 tarihli ek raporunda Bölge Adliye Mahkemesi karar ilamı doğrultusunda davacının işçilik alacaklarını hesaplamış ve dosya kapsamına uygun bulunmuştur. Davalı vekilince cevap dilekçesi ıslah edilmiş ve zamanaşımı definde bulunulmuştur.

Açıklanan kanıtlar, yasal düzenlemeler ve tüm dosya içeriği bir arada değerlendirildiğinde; davacının davalı işyerinde 02/08/2000-.../10/2015 tarihleri arasında 13 yı 5 ay 12 gün çalışmasının kayıtlı olduğu, ... akdinin davalı işveren tarafından haklı ve geçerli nedene dayanmadan fesih edildiği, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı ve dosya kapsamında ödenmeyen ücret alacağı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili çalışma alacakları bulunduğu anlaşılmakla 01.09.2020 tarihli ek bilirkişi raporu, zamanaşımı itirazı ve hakkaniyet indirimi dikkate alınarak davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili davacının davalıya ait işyerinde 02.08.2000- ....10.2015 tarihleri arasında kesintisiz olarak 15 yıl 2 ay süreyle çalışmış olduğunu, davalı Şirketin inşaat işleri yaptığını, müvekkili davacının bu inşaat işlerinin yapıldığı şantiyelerinin tüm işlerine bakan kişi durumunda olduğunu, dosya içinde bir örneği bulunan 26.02.2013 tarihli davalı Şirket tarafından imzalanan müvekkilin maaş bilgisini içerir belgede ...'nın 2013 yılı Şubat ayına ait aylık net ücretinin 5.000,00 TL olduğu bilgisinin bulunduğunu, yine emsal ücret araştırmasında ... İstatistik Kurumu tarafından 2014 yılı emsal ücretinin 6.526,00 TL olarak bildirilmiş olduğunu, sadece bir davalı tanığının beyanına göre müvekkilinin en son net 2.000,00 TL ücret aldığı kabul edilerek hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, müvekkili davacının işyerinde yaz-kış 08.00-20.00 saatleri arasında çalıştığını, saat 20.00'den sonra da bazı günlerde, 21.00-22.00-23.00 ve 00.00'a kadar çalıştığını, bu nedenle dava dilekçesinde saat 20.00'den sonra da geç saatlere kadar fazla çalışma yapıldığı beyanı ile yetinildiğini ve saat belirtilmediğini, müvekkili davacının 15 tam yıllık hizmet süresine karşılık yıllık izin hakkının toplam 272 gün olduğunu, kullandığı 22 günlük sürenin düşülerek kalan 250 gün üzerinden yıllık izin ücretinin hesaplanması gerektiğini, Mahkemece dava ve ıslah tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiş olmasının yerinde olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Mahkemece Dairemiz kaldırma ilamına uygun, yeterli ve delil durumuna uygun görülen ek rapora göre karar ilamında belirtilen ve dosyadaki kayıt ve belgelere göre belirlenen hizmet süresi ile, davacı tanıklarının davacının aldığı ücret konusunda açık bir beyanı bulunmaması karşısında, dosya kapsamına göre ispatlanan ve karar ilamında belirtilen hizmet süresi ve ücreti esas alınmak suretiyle davacının alacaklarının hesaplanarak ödeme ve zamanaşımı gözetilerek hüküm altına alındığı ve ilk derece mahkeme kararında bir isabetsiz bulunmadığı, hükmün 4.bendinde belirtilen net ücretin sehven brüt yazıldığı ve bu hususun gerekçede de belirtildiği ve mahallinde düzeltilebilir hata olduğu anlaşılmaktadır..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilli temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının çalışma süresi, ücret miktarı, fazla çalışma ve hafta tatili ücreti ile uygulanan faiz oranı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve temyiz sebeplerine göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Ancak 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesi birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi ;"6) Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması." şeklinde düzenlenmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi 29.01.2020 tarihli ve 2019/880 Esas, 2020/117 Karar sayılı kaldırma kararında davacının son ücretinin brüt 2.797,55 TL olduğu kabul edilerek dava konusu tazminat ve alacakların hesabına esas alınması gerektiği, tanık anlatımı ve taleple de bağlı kalınarak zamanaşımı aralığında kalan çalışma süresince yaz-kış ayda iki gün hafta tatilinde çalıştığı, kış aylarında 07.00-17.00 saatleri arasında çalıştığı, yaz aylarında haftada 4 gün 08.00-20.00, diğer günler 08.00-18.00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek yasal ara dinlenme süreleri düşülerek dava konusu fazla çalışma ve hafta tatili ücretinin hesaplanması ve davacı asıl dinlenerek çalışma süresince yıllık izin kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise kaç gün yıllık izin kullandığı hususunda beyanı alınması gerektiği, belirtilen hususlar yerine getirilerek bilirkişiden ek rapor alınması ve yeniden hüküm verilmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Diğer bir anlatımla; davaya konu alacak talepleri bakımından toplanan delilleri maddi vakıa ve hukuki denetim yapmak suretiyle değerlendiren Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamada hukukun ve delillerin yanlış uygulandığı yönünde belirleme yapılmış olmasına rağmen, olayda uygulama yeri bulunmayan 6100 sayılı Kanunun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi gereğince, usul ekonomisi ilkesine de aykırı olacak şekilde dosyanın yeniden karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi hatalı ise de kaldırma kararının kesin olması nedeniyle eleştiri ile yetinilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.