"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 10. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Serik 1. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince 09.05.2019 tarihli ve 2019/294 Esas, 2019/173 Karar sayılı karar ile davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalı Şirketler yönünden ise davanın reddine karar verilmiş; bu kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 04.12.2019 tarihli ve 2019/2507 Esas, 2019/2365 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak dosyanın yeniden yargılama yapılması için Mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalı ... yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin her biri ... Holding bünyesinde bulunan ve aynı işverene ait davalı Şirketler bünyesinde ilk olarak 01.08.1985 tarihinde ... Vizyon Tekstil San. ve Tic. A.Ş. (eski adı ... Tekstil San. ve Tic. A.Ş.) isimli Şirkette muhasebe müdürü olarak çalışmaya başladığını ve çalışmasının uzun yıllar boyunca kesintisiz şekilde devam ettiğini, davacının hizmet süresi boyunca ... yükünün fazla olması sebebiyle özellikle genel müdür olması ile birlikte artan yoğun çalışma temposu ile yıllık izin kullanmaksızın çalıştığını, ... sözleşmesi sona erdirildiği tarihte kendisine ücret olarak ödenmesi gerektiği hâlde bugüne kadar ödenmediğini belirterek yıllık izin ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; huzurdaki davada görevli mahkemenin ... mahkemeleri değil ticaret mahkemeleri olduğunu, bu nedenle ... mahkemesi sıfatı ile haksız ve mesnetsiz açılan huzurdaki davanın görevsizlik kararı ile reddine karar verilmesini talep ettiklerini, yıllık izin alacağı davasının belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceğini, davacının, davalı grup Şirketlerinde 1985 - 2014 tarihleri arasında fasılasız olarak bir dönem Yönetim Kurulu üyesi ve başkan vekili, bir dönemde genel müdür sıfatı ile çalıştığını, ... sözleşmesinin davacı tarafından 20.10.2014 tarihli dilekçe ile 01.12.2014 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere istifasını bildirmesi üzerine sonlandığını, bunun öncesinde davacının davalı ... Turizm A.Ş.' de uzun yıllar en geniş yetkilerle genel müdür sıfatı ile çalıştığını, öncelikle kendisinin de ifade ettiği gibi davacının ... Holdinge bağlı, davalı grup Şirketlerinde aktif olarak Yönetim Kurulu üyesi ve genel müdür olarak uzun yıllar vekâlet ilişkisine dayanarak görev yaptığını, davacının davalı Şirketten herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, Şirketin genel müdür sıfatını temsil eden birinin 30 yıllık çalışma hayatı boyunca hiç yıllık izin kullanmadığı yönünde olağan hayatın akışına aykırı bir biçimde gerçek dışı iddiada bulunarak huzurdaki davayı açmasını anlamanın hukuken imkânsız oluduğunu, davacının çalışma saatlerini kendisi belirleyen, üst düzey bir yönetici, bir dönem Yönetim Kurulu üyesi ve başkan vekili sıfatına sahip olduğunu, yıllık düzenli izin kullanmamasının mümkün olmadığını, kendisinin kimseden izin almamakta olduğunu ve kendi izin günlerinin yanı sıra tüm çalışanların da izin kullanımlarını kendisinin belirlediğini belirterek öncelikle davanın görevsizlik nedeni ile reddini aksi takdirde esastan reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"... her ne kadar davalılar vekilince davacının yönetim kurulu üyesi, genel müdür gibi unvanları nedeni ile yıllık ücretli izne hak kazanmadığı savunulmuşsa da davacının davalı şirketlerde bulunduğu görevlerin davacı ile davalılar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı ... Kanunu hükümlerinin uygulanmaması gerektirir mahiyette olmadığı, davacının hizmet akdi süresi boyunca kimi dönemler Yönetim Kurulu üyesi olduğu kayıtlarla ... olsa da davacının tüm hizmet süresi boyunca işverenlerle ile bağımlılık ilişkisi altında hizmet gördüğü, davacının çeşitli dönemlerde yönetim kurulu üyesi olması ve hatta murahhas aza olarak da görev aldığı anlaşılsa da bu görev almaların sembolik mahiyette kaldığı, nitekim davacıya adı geçen bu görevleri nedeni ile ... ..., kar payı ve sair bir ödeme yapılmadığı, davalılar vekilinin bu iddiasını ispat edemediği ve bu hali ile davacının tüm hizmet süresi boyunca çalışmalarının tamamının 4857 sayılı ... Kanunu kapsamında olduğu ve uyuşmazlık konusu davada mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı işveren davasını davacının sırasıyla çalışmış olduğu ... Vizyon Tekstil, ... Dış Tic. Ve Tekstil ile San Tur Turizm' e yöneltmiş ise de; üç şirketin yetkilisinin ve adreslerinin aynı olduğu ve şirketler arasında ... yeri devrinin söz konusu olduğu anlaşılmakla, ... yeri devrinde devreden işveren kendi dönemindeki kesintisiz diğer alt işverenlerden gelen dahil süre ve devir tarihindeki ücret ile sınırlıdır. Sorumluluk yönünden devirden itibaren 2 yıllık süre ön görülmüştür. Feshe bağlı kıdem dışındaki diğer haklar ihbar tazminatı ve yıllık izin açısından devreden işverenin sorumluluğu yoktur. Devralan işveren ise devirden önceki ve kendisinde geçen sonraki tüm çalışma süresi, önceki ve kendi dönemindeki tüm ödenmeyen alacaklar ile feshe bağlı alacaklardan işçiye karşı sorumludur. Davacının 01.08.1985-01.03.1991 tarihleri arasında ... Vizyon Tekstil de, 01.03.1991-31.12.1991 tarihleri arasında ... Dış Tic. Ve Tekstil de, 01.01.1992-01.12.2014 tarihleri arasında ise San Tur Turizm'de çalıştığı dikkate alındığında ... yeri devri tarihinden itibaren 2 yıllık sürenin geçmiş olduğu göz önüne alınarak davacının en son çalıştığı şirket olan San Tur Turizm'in yıllık izin ücretinin tamamından sorumlu olduğu anlaşılmakla diğer davalılar ... Vizyon Tekstil ve ... Dış Tic. Ve Tekstil açısından davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının ... kayıtları, BÇM kayıtları, ... yeri şahsi sicil dosyası, tanık beyanları ve nihayetinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmekle dosya hesap yönünden bilirkişi incelemesine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından 04/05/2018 tarihinde ibraz edilen raporda davacının toplam kullanmadığı 604 gün yıllık izinden, davacının kullanmış olduğu 69 gün yıllık izin mahsup edilerek hesap yapılmış ise de, bu hususta davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itirazı da dikkate alındığında bilirkişi tarafından mahsubu yapılan izinlerin izin tarihi ve izin süresi bakımından davacıya ait olmadığı diğer çalışanlara ait olduğu özlük dosyası incelenerek anlaşıldığından bilirkişi raporundaki bu hata yeniden hesaplamayı gerektirir bir hata olmayıp tarafımızca mahsup yapılmadan toplam 604 gün yıllık izin üzerinden hesaplama yapılan 04/05/2018 havale tarihli bilirkişi hesap raporu ile 26/11/2021 havale tarihli bilirkişi heyet raporlarının bu haliyle usul ve yasaya uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmüş, ..." gerekçesiyle davalı ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, diğer davalı Şirketler aleyhine açılan davanın ise reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davada görevli mahkemenin ... mahkemeleri değil ticaret mahkemeleri olduğunu, ... mahkemesi sıfatıyla açılan huzurdaki davanın görevsizlik kararı ile reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının işçilik alacağı iddiasının yıllık izin ücreti olduğunu, bu alacağın belirlenebilir nitelikte olduğunu, bu sebeple hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, davacının 1997 yılından itibaren hem Yönetim Kurulu üyesi olup hem de genel müdürlük sıfatını haiz olduğunu, üstlenmiş olduğu bu görevler uyarınca Şirketin tüm sorumluluğunu üstlenmiş olup Şirket organı sıfatıyla tüm ekonomik, idari ve hukuki konularda sorumluluk kendisine ait olmak üzere Şirketi temsile yükümlü olduğunu, ayrıca tüm bu görevlerini ifa ederken Şirketin tüm işlerini bir tacirden beklenen titizlikte yerine getirmek zorunda olduğu da tartışmasız olduğundan her türlü yönetim ..., emir ve talimat yetkisini de haiz olduğunu, işçiye özgü şahsi bağımlılık unsurunun somut olayda gerçekleşmediğini, bu sebeple de ... güvencesinden ve getirilerinden yararlanamayacağının açık olduğunu ... sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"... Davacının davayı somutlaştırma yükü (HMK 194), hakimin de davayı aydınlatma yükümlülüğü (HMK m. 31) bulunduğu göz önüne alınarak, mahkemece 20/02/2018 tarihli oturumda davacının beyanının alındığı görülmüştür.
HMK'nın 353/1-a-4 maddesi gereğince Yargıtay 9. H.D'nin 02/07/2020 gün ve 2017/1092 Esas, 2020/6950 Karar sayılı ilamındaki normatif düzenleme ve ilkeler doğrultusunda işlem yapılmak üzere dosyanın Dairemizin 09/12/2020 gün ve 2020/1664 Esas, 2020/1751 Karar sayılı ilamı ile iadesine karar verilmiştir. Dairemizin iade kararı doğrultusunda mahkemece tüm delil ve belgeler dosya arasına celp edildikten sonra davalı tanıkları dinlenmiş, HMK 31. Maddesi uyarınca davacının beyanına başvurulup bilirkişi heyetinden rapor alındıktan sonra yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
Davanın 20/01/2017 tarihinde açıldığı gözetildiğinde Yargıtay 9. H.D'nin 14/09/2020 gün ve 2016/26476 Esas, 2020/7547 Karar sayılı ilamında belirtildiği şeklide hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri ve sürpriz karar verme yasağı gereği davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceği kanaatine varılmış davalının bu yöndeki istinaf talebi Dairemizce yerinde görülmemiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının ... Holding A.Ş'ye ait davalı şirketlerde farklı zamanlarda sırasıyla; muhasebe şefi, mali işler müdürü, genel müdür yardımcısı ve genel müdür olarak görev yaptığı, muhasebe müdürü ile yönetim kurulu üyesi ve yönetim kurulu başkan vekili (Murahhas Üye) olarak görev yaptığı dönemlerde bu sıfatları dolayısıyla davacıya ücret ve ... ... adı altında herhangi bir ödemenin yapılmadığı gibi kâr dağıtımı yapılmadığından kâr payı da almadığı, 03/07/1998 günlü Olağanüstü Genel Kurul'da 1,00TL nominal değerde 1(bir) hisseye sahip olduğu, davacının %1 payının sembolik nitelikte olduğu, davacının kar payı, ücret ve ... ... almadığı gözetildiğinde davacının işverene bağımlı, onun denetime altında ve ücret karşılığı çalışmasının baskın olduğu, bu durumda taraflar arasında tüm çalışma dönemi bakımından işçi - işveren ilişkisinin varlığı kabul edilerek tüm çalışma dönemi bakımından davacının yıllık izin ücreti alacağının kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu, işverenin yıllık izinlerin kullandırıldığını yıllık izin defteri veya eş değer bir belge ile ispatlayamadığı da görülmekle; ... sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleri ile dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ..." gerekçesiyle davalı ... Şirketinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili istinafa başvuru dilekçesinde ... sürdüğü sebeplerle kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasında, somut uyuşmazlıkta ... mahkemesinin görevli olup olmadığı ve davacının hak ettiği hâlde ödenmeyen yıllık izin ücretinin bulunup bulunmadığı konularında uyuşmazlık bulunmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin davalı ... Şirketine yükletilmesine
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.