Logo

9. Hukuk Dairesi2022/846 E. 2022/1610 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamu işçisinin ikramiye farkı alacağına uygulanacak faiz türü ve başlangıç tarihi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ye eklenen geçici 23. madde kapsamında kadroya geçirilmesi nedeniyle, ikramiye farkı alacağına Toplu İş Sözleşmesi'nden kaynaklanan bir alacak gibi en yüksek işletme kredisi faizi uygulanamayacağı ve ikramiye ödemesi için belirli bir vade bulunmadığından kendiliğinden temerrüt oluşmayacağı, bu nedenle dava ve ıslah tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 30. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 40. İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, İlk Derece Mahkemesinin objektif, mantıksal ve hayatın olağan akışına uygun, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür.

2-İlk Derece Mahkemesi kararında ikramiye farkı alacağına uygulanan faiz türüne ve faiz başlangıç tarihlerine yönelik hatalı şekilde hüküm kurulduğu saptanmıştır

696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23. madde kapsamında kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin tespitinde uygulanacak kurallar belirlenmiş olup, burada söz konusu edilen Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan en son Toplu İş Sözleşmesi, davacının 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu hükümlerine göre yararlandığı bir Toplu İş Sözleşmesi değildir. Bu itibarla davacının ikramiye farkı alacağı talebine en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması yerinde değildir. Yine, Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan en son Toplu İş Sözleşmesinin ikramiyeye ilişkin hükmünde "İşçilere Ocak ve Temmuz aylarında 5’er günlük olmak üzere yılda toplam 10 günlük (5x2=10) ücretleri tutarında ikramiye ödenir" denilmekte olup, ödeme için tereddüde yer vermeyecek şekilde belirli ya da kesin bir vade söz konusu olmadığından kendiliğinden temerrüt gerçekleşmez. Dolayısıyla ikramiye farkı talebi bakımından da daha önce temerrüt gerçekleştiği ispat edilemediğinden dava ve ıslah tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.

Sonuç: Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, yukarıda yazılı sebepten, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının;

“Brüt 295,05 TL fark ikramiye alacağından 81,84 TL' sinin 16/01/2019, 85,10 TL'sinin 16/07/2019, 128,11 TL' sinin 16/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek işletme kredisi faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine”, bentlerinin tamamen çıkartılarak yerine;

“-Brüt 295,05 TL fark ikramiye alacağı talebinin kabulü ile dava tarihinden itibaren işleyecek bankalarca uygulanan en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ”rakam ve sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.02.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.