"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... sözleşmesinin davalı işverence haksız olarak feshedilmesi üzerine davalı aleyhine ... 8. ... Mahkemesinin 2016/425 Esas sayılı dosyası ile işe iade davası açıldığını, yargılama sonunda davanın kabulü ile işverence yapılan feshin geçersiz olduğunun tespiti ile müvekkilinin işe iadesine karar verildiğini, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 19.03.2018 tarihli ve 2017/22302 Esas, 2018/5622 Karar sayılı ilâmı ile kararın onanmak suretiyle kesinleştiğini, davalı işverene yapılan işe başlama başvurusunun kabul edilmediğini, işe başlatmama tazminatı ile ihbar tazminatının davalı işverence eksik ödendiğini belirterek bakiye işe başlatmama tazminatı ile bakiye ihbar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacı tarafından müvekkili Ortaklık aleyhine ... 8. ... Mahkemesinin 2016/425 Esas, 2016/482 Karar sayılı dosyası ile işe iade davası açıldığını, yapılan yargılama neticesinde Mahkemece davacının işe iadesine, işe başlatılmaması hâlinde 6 aylık brüt ücret üzerinden tespit edilen tazminatın ödenmesine, çalıştırılmadığı süre için ise 4 aya kadar ücretinin ödenmesine hükmedildiğini, yapılan temyiz başvurusu üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 19.03.2018 tarihli ve 2017/22302 Esas, 2018/5622 Karar sayılı ilâmı ile ile Mahkeme kararının onandığını, davacı işçinin süresi içerisinde müvekkili Ortaklıktan işe başlatılma talebinde bulunduğunu, müvekkili Ortaklığın davacıyı işe başlatmayarak kendisine Mahkeme kararında belirtilen tazminatı mevzuata uygun olarak eksiksiz ödediğini, müvekkili Ortaklığın 24.....2016 tarihli ve 1230 No.lu İcra Komitesi Kararı ile geçici görevli olarak yurt dışında görev yapan personelin yurt dışındaki kur farkları ve yaşam şartlarındaki zorluklar nedeniyle mağdur olmaması amacıyla son çalıştığı ülkenin şartlarına göre personelin yurt dışında çalıştığı dönem boyunca ülkelere göre değişiklik gösterecek şekilde ücret belirlemiş olup bu ücretin personelin yurt dışında çalıştığı dönem boyunca geçici olarak belirlendiğini, davacının yurt dışında görev yaptığı sürece aldığı ücretin geçici olduğunu, bu nedenle tazminat ödemelerinin yurt içinde emsal işi yapan personel ücreti üzerinden hesaplanarak davacıya ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile işe başlatmama tazminatı ve ihbar tazminatının işçinin işe başlatılmadığı tarihte almış olduğu ücret üzerinden hesaplanması gerektiği, davalı tarafından davacıya yapılan ihbar tazminatı ve işe başlatmama tazminatı ödemesinin davacının son almış olduğu ücrete göre yapılmayıp ... sözleşmesinin feshi tarihi olarak kabul edilen tarihte emsallerinin almış olduğu ücrete göre belirlendiği, bu nedenle kanuna uygun bir ödemeden söz edilemeyeceği, davacının son ücreti olan 6.663,00 USD üzerinden yapılan hesaplama sonucunda davacının bakiye ihbar tazminatı ve bakiye işe başlatmama tazminatının bulunduğu gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili Ortaklığın 24.....2016 tarihli ve 1230 No.lu İcra Komitesi Kararı ile geçici görevli olarak yurt dışında görev yapan personelin yurt dışındaki kur farkları ve yaşam şartlarındaki zorluklar nedeniyle mağdur olmaması amacıyla son çalıştığı ülkenin şartlarına göre yurt dışında çalıştığı dönem boyunca ülkelere göre değişiklik gösterecek şekilde ücret belirlemiş olup bu ücretin personelin yurt dışında çalıştığı dönem boyunca geçici olarak belirlendiğini, davacının yurt dışında görev yaptığı sürece aldığı ücretin geçici olduğunu, bu nedenle tazminat ödemelerinin yurt içinde emsal işi yapan personel ücreti üzerinden hesaplanarak davacıya ödendiğini, bilirkişi raporuna karşı yapılan itirazların değerlendirilmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda; İlk Derece Mahkemesinin işe başlatmama tazminatı ile ihbar tazminatı hesabına esas alınacak ücretin bilirkişi raporunun ikinci seçeneğine göre son ücreti olan 6.663,00 USD olarak kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu, buna göre davacının bakiye ihbar tazminatı ile işe başlatmama tazminatı alacakları bulunduğu gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının işe iade kararı sonrasında işe başlatılmadığı tarihteki ücretinin tespiti ile buna göre bakiye işe başlatmama tazminatı ile bakiye ihbar tazminatı alacaklarının bulunup bulunmadığı konularındadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin davalı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.