"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki işçilik alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından sunulan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin yurtdışı şantiyelerinde 01.08.1998-05.03.2016 tarihleri arasında kamp sorumlusu olarak çalıştığını, son ücretinin 1.800,00 USD olduğunu, ücretlerinin 300,00 USD'sinin avans olarak elden ödendiğini, bakiyesinin bankaya yatırıldığını, sebepsiz olarak işten çıkarıldığını ancak işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile yıllık izin ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının kamp ekip başı olarak çeşitli tarihlerde çalıştığını, 3,95 USD saat ücreti aldığını, Mart 2016 bordrosu ile davacıya kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti ödendiğini, ayrıca zamanaşımı süresinin dolduğunu, dava dilekçesindeki iddiaların yerinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile
"...davacının davalı şirketin yurtdışında bulunan şantiyelerinde üç dönem halinde toplam 16 Yıl 7 Ay 12 Gün hizmet akdiyle çalıştığı, kamp sorumlusu olarak görev yaptığı ve son ücretinin aylık net 1.800,00 USD olduğu anlaşılmakla, Mahkememiz görüş ve kabulüne uygun 28/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaba göre ve fazla mesai, hafta tatili ve ... ücretleri talebi yönünden takdiren % 30 indirim yapılarak ve 22/10/2018 harç tarihli ıslah dilekçesiyle artırılan rakamlar dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın yabancılık unsuru taşıdığını, bu nedenle işin yerine getirildiği yer hukukunun uygulanması gerektiğini ancak Mahkemece bu yöndeki itirazları değerlendirilmeksizin ülkemiz kanunlarına göre davanın neticelendirilmesinin hatalı olduğunu, davacının imzalı bordrolarında yer alan saat ücreti ile çalıştığını, davacının en son 3,95 USD saat üzerinden ücret aldığını, imzalı bordrolar karşısında daha fazla ücretle çalıştığı iddialarının yazılı belge ile ispatlanmasının gerektiğini, bu yönde bir delil sunulamamasına rağmen davacının iddia ettiği ücret üzerinden hesaplamalara itibarla karar verilmesinin doğru olmadığını, yine bordrolar imzalı olmakla davacının bordrolarda gösterilenden daha fazla çalıştığını yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, davacı tarafça bu yönde yazılı delil sunulamadığı halde davalı müvekkili ile de husumetli olan tanık beyanlarına itibar ile fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile
"...
...Fazla mesai ücreti alacağı yönünden yapılan değerlendirmede ise; davacının kamp amiri/sorumlusu olmasına göre kendi mesaisini kendi belirleyebilecek statüde çalışanlardan olduğunun anlaşılması yanında davacı tarafça bildirilen 3 tanıktan Mehmet Erdöl'ün dinletilmesinden vazgeçildiği, diğer dinlenen 2 tanık yönünden ise yukarıda da açıklandığı üzere husumet ... başına tanıklığı değerden düşürücü bir neden sayılmasa da iddiaya konu çalışma saatleri bakımından hiçdeğilse tanıkların asgaride birleşen ortak anlatımları üzerinden sonuca gidileceği ancak somut dosya özelinde tanıkların beyanlarının fazla mesai bakımından çalışma saatleri yönüyle hiç örtüşmedikleri, fazla mesai kalemi açısından asgaride birleşen anlatımlarından dahi söz etme imkanının olmadığı, dolayısıyla davacının fazla mesai yaptığının birbiriyle uyumlu tanık beyanları ve de başkaca delillerle ispatlanamamış olduğu, böylece ispatlanamayan fazla mesai alacağı taleplerinin reddi yerine belirtili şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı, davalı vekilinin bu alacak yönüyle istinaf itirazlarının yerinde olduğu anlaşılmıştır." gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından tanık anlatımlarının haksız ve hukuka aykırı olarak yorumlandığını, salt tanıkların çalışma saatlerine ilişkin beyanlarına dayanarak fazla çalışma ücreti alacağının reddine karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, tanıkların aynı projelerde müvekkili ile birlikte çalışıp çalışmadığının da açık olmadığını, tanık ifadelerine karşı bir eksiklik tespit edildiyse tanıkların yeniden dinlenmesi ya da müvekkilinin bu hususta isticvap edilmesi gerektiğini ve temyiz dilekçesinde belirttiği diğer hususları ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.