Logo

9. Hukuk Dairesi2022/8848 E. 2022/14321 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarından Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile Vakıf Han Yönetim Kurulu'nun hangisinin sorumlu olduğu ve faiz başlangıç tarihinin tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bina yönetiminin kiracılara ve yönetim kuruluna bırakılmış olması ve davanın kısmi dava olarak açılması gözetilerek, yerel mahkemenin davalı Vakıflar Bölge Müdürlüğü aleyhine husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine ve diğer davalı aleyhine kısmen kabulüne dair kararının Bölge Adliye Mahkemesince onanması Yargıtay tarafından da onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 24. Hukuk Dairesi

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 30. ... Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... 1. Bölge Müdürlüğü yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekili ve davalı ... Başkanlığının istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait Vakıf ... Hanında 19 yıl, 5 ay, 29 gün bekçilik yaptığını, 29.02.2017 tarihinde emekli olduğunu, vazifesini tam bir mesuliyet duygusu içinde yerine getirdiğini belirterek kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ve resmî tatil ve bayram tatili ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... 1. Bölge Müdürlüğü vekili; husumet itirazında bulunmuş, davacının iddialarının maddi gerçeğe ve kanuna aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Davalı ..., usulüne uygun davetiyeye rağmen davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Tüm dosya kapsamından; davacı taraf her ne kadar davalı genel müdürlük aleyhine dava açmış ise de davacının işverenin davalı ... olduğu, salt han sahibinin Vakıf Genel Müdürlüğü olmasının davalıyı işveren sıfatı vermeyeceği, kaldı ki davacı tarafça sunulan genel şartname ve ihale tutanağında bina yönetiminin kiracılara ve yönetim kuruluna bırakıldığının bildirildiği, davalının işveren sıfatı olmadığı anlaşılmakla davalı ... 1. Bölge Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Davalı ... aleyhine açılan dava açısından; 1475 sayılı yasanın 14. maddesinde emeklilik nedeniyle sözleşmenin sona erdirilmesi durumunda işçinin kıdem tazminatı almaya hak kazanılacağının belirtildiği, davacının sözleşmesini emeklilik nedeniyle sona erdirdiği, kıdem tazminatı almaya hak kazandığı anlaşılmakla davacının kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.

Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacının brüt ücretinin 2.294,02-TL olduğu ve davacının davalının uhdesinde 01/09/1997-27/02/2017 tarihleri arasında çalıştığı tespit edilmiştir.

İşyerinde fazla mesai yapıldığının ve genel tatillerde çalışıldığının ispatının işçiye, ücretlerinin ödendiğinin ispatının isverene ait olduğu, işçi fazla çalışma yaptığını ve genel tatillerde çalıştığını yazılı bir delille ispat edebileceği gibi her türlü delille ispat edebileceği, davacının dosyaya sunmuş olduğu deliller, davacının beyanları, bilirkişi raporu ve dinlenen tanık beyanları dikkate alındığında; davacının haftalık 19,5 saat fazla mesai yaptığı, genel tatillerde çalıştığı, davacının hakkettiği ücretlerinin davalı işveren tarafından ödenmediği, tespit edilmekle; bilirkişi raporu, tanıkların davacıyla birlikte çalıştığı süreler ve %30 hakkaniyet indirimi de dikkate alınarak davacının fazla mesai alacağı ve genel tatil alacağı taleplerinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.

Davacının hakkettiği yıllık izin alacağının da davalı işveren tarafından ödenmediği anlaşılmakla davacının yıllık izin alacağı talebinin kabulüne ..." karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın davalı ... 1. Bölge Müdürlüğü yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin mülkü Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait Vakıf ... Hanında 20 yıla yakın süre boyunca gece bekçiliği vazifesi ile çalıştığını ve 29.12.2017 tarihinde Vakıf Handa çalışırken emekli olduğunu, hizmet edilen yer olan Vakıf Hanın mülkiyetinin Vakıflar İdaresine ait olduğunu, Vakıflar İdaresinin, Vakıf Hana ilişkin gerekli tedbirlerin alınması amacıyla Vakıf Han Yönetim Kurulu Başkanlığına birçok yazılı talimatta bulunduğunu, bunlar içinde Vakıf Hanın güveliğini sağlayacak gece güvenlik personelinin bulundurulmasının da yer aldığını, Vakıf Han Yönetim Kurulu Başkanlığının, işveren temsilcisi konumunda bulunduğunu, işverenin, Vakıflar ... 1. Bölge Müdürlüğü olduğunu, davalı ... 1. Bölge Müdürlüğüne karşı açılan davanın husumet nedeniyle reddinin hatalı olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını, ıslah dilekçeleri ile artırdıkları taleplerde faiz başlangıcının hatalı tespit edildiğini, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

2. Davalı ... istinaf dilekçesinde; Hanın mülkiyetinin Vakıflar Bölge Müdürlüğüne ait olduğunu, Vakıf Hanın sahibinin Vakıf Han Yönetim Kurulu olmadığını, Handa aidat toplamak, Hanın ihtiyaçlarını gidermek, Hanın güvenliğini sağlamak, Handaki kiracı odaların hizmetini görmek gibi görevlerin Yönetime ait olduğunu, bu yetkilerin Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü tarafından verildiğini, Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü tarafından güvenliğin sağlanması konusunda gece ve gündüz Hanın güvenliği için personel bulundurulması hususunda yazı yazıldığını, davacının taleplerinden Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğünün sorumlu olması gerektiğini, Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü tarafından kiraya verilecek taşınmaz mallar ile ilgili genel şartnamede, yönetim planında Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğünün Han Yönetimine açıkça yetki verdiğini, Yönetimin Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğünden aldığı yetkiyle çalıştığını, kiracı konumunda bulunan Yönetimin kıdem tazminatı ve diğer alacaklardan sorumlu tutulmasının hakkaniyete ve kanuna aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda da bu şekilde görüş bildirildiğini, emsal kararlarda da mülkiyet sahibi Vakıflar Genel Müdürlüğünün sorumlu tutulduğunu, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, bu dava ile aynı nitelikteki davalarda da hanlarda çalışan bekçilerin kıdem tazminatları ve alacaklarından Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğünün sorumlu tutulduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

İleri sürülen istinaf nedenlerine, yapılan inceleme ve dosya kapsamına göre uyuşmazlık; davacının kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarından davalıların sorumlulukları ve taleplerle ilgili faiz başlangıç tarihi konusundadır.

Mahkeme gerekçeli kararında da açıklandığı gibi genel şartname ve ihale tutanağında bina yönetiminin kiracılara ve yönetim kuruluna bırakılmış olması da dikkate alındığında, hanın sahibi olmasının davalı ... 1. Bölge Müdürlüğünün işveren haline getirmeyeceği şeklindeki Mahkemenin değerlendirmesi yerindedir. Bunun yanında dava belirsiz alacak davası olarak değil, kısmi dava olarak açılmıştır. Dolayısıyla faiz başlangıç tarihi konusundaki Mahkemenin değerlendirmesinde de bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Buna göre; dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ..." gerekçesiyle davacı vekili ile davalı ... Başkanlığının istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.

2. Davalı ... temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarından davalıların sorumlulukları ve taleplerle ilgili faiz başlangıç tarihi konusundadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili ve davalı ... tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı ... Başkanlığına yükletilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,03.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.