"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Vakıfta 04.11.2003 tarihinden itibaren çalıştığını, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 sayılı Kanunla 6212 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin Kaldırılması
Hakkında Kanun (6772 sayılı Kanun) gereği her yıl için tediye ve ilave tediye alacağı ... olduğu hâlde bugüne kadar hiçbir tediye alacağının ödenmediğini, davalı ... Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının 6772 sayılı Kanun'un 1 inci maddesinde sayılan kamu kurumlarından olduğunu bu nedenle çalışan işçilerin yine aynı Kanun uyarınca tediye alacağı ... olduğunu ifade ederek davacının ödenmeyen ilave tediye alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı davaya cevap vermemiş, aşamalarda davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.07.2016 tarihli ve 2015/540 Esas, 2016/325 Karar sayılı kararıyla; davalı Vakfın Kanun kapsamında kaldığı bu nedenle davacının ilave tediye ücret alacağına hak kazandığı, bilirkişi tarafından hesaplanan ilave tediye ücreti alacağının davalıdan tahsili gerektiği varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Vakıf Müdürü istinaf dilekçesinde, davalı işverenin 6772 sayılı Kanun kapsamında işyeri olmadığını, davalının 4721 sayılı ... Medeni Kanun hükümlerine göre kurulmuş bir vakıf olup özel hukuk tüzel kişisi olduğunu, davalı Vakfın bazı ayrıcalıklarının olmasının kamu tüzel kişisi ya da kamu kurumu olduğunu göstermediğini, davacıya yıllık iki maaş tutarında ikramiye ödenmekte olduğunu, 6772 sayılı Kanun'a göre tekrar ilave tediye ücreti adı altında ikramiye ödenmesinin kamu düzenine aykırı olduğunu ... sürerek istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 18.11.2016 tarihli ve 2016/70 Esas, 2016/69 Karar sayılı kararıyla; davalı Vakfın kanunla kurulmuş olması, Vakfın başkanının mülki idare amiri olması, yine Vakıf mütevelli heyetinin kamu görevlilerinden oluşması, Vakfın gelirlerinin bir kısmının Başbakanlığa bağlı fondan ve bütçeye konulacak ödeneklerden karşılanacağının kanunda belirtilmiş olması, Vakfa birtakım vergi bağışıklığının tanınması, Vakfın gözetim ve denetiminin 5263 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun ile kurulan, Başbakanlığa bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü tarafından yerine getirilmesi, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğünün de genel bütçe kapsamındaki bir kamu idaresi olması dikkate alınarak; davalı Vakfın bu niteliği itibarıyla 6772 sayılı Kanun kapsamında sayılan devlete bağlı bir kuruluş olması nedeniyle, davacının 6772 sayılı Kanun'da belirtilen ilave tediye alacağından yararlanması gerektiği, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ... sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı tarafın istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 11.09.2018 tarihli 2017/948 Esas, 2018/15505 Karar sayılı ilâmı ile il ve ilçelerde 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu uyarınca kurulan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının devlet bağlı, 6772 sayılı Kanun kapsamında sayılan işyerlerinden olduğu ve 21.07.2017 gün ve 30130 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 09.....2017 tarihli ve 2016/3 Esas 217/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının ilave tediye alacağına ilişkin olarak olumsuz bir etkisinin olmadığının anlaşılmasına göre, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının davalı işyerinde çalışmaya başladığı tarihten dava tarihine kadar ilave tediye ücretinin hesaplandığı oysaki; Fon Kurulu tarafından 2012 yılından itibaren ilave tediye niteliğinde iki ücret tutarında ikramiye ödenmesine karar verildiği bu nedenle Mahkemece, davacının çalıştığı süreye ilişkin sözleşme ve işyeri kayıtları değerlendirilerek, ödenen ikramiye miktarları yıllara göre tespit edilerek ikramiye ödemesi yapılan yıllar için ilave tediyenin ödendiği kabul edilmesi gerektiği hâlde Mahkemece bu hususta herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadan, ikramiyenin dolayısıyla ilave tediyenin ödenip ödenmediği belirlenmeden karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıya ödenen ikramiye miktarları kadar ikramiye ödemesi yapılan yıllar için ilave tediyenin ödendiği kabul edilerek bilirkişi tarafından yapılan ödemelerin tenzili ile ek rapordaki hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Vakıf Müdürü temyiz başvuru dilekçesinde; Yargıtayın son kararları gereğince davalı Vakfın özel hukuk tüzel kişisi olup 6772 sayılı Kanun kapsamında sayılan işyerlerinden olmadığını, davanın reddi gerektiğini ... sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ikramiye ödemesinin hesaplanan ilave tediye alacağından mahsubuna ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dairemiz uygulamasına göre Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları özel hukuk tüzel kişisi olup 6772 sayılı Kanun kapsamında sayılan işyerlerinden değildir. Bu nedenle davalı Vakıf bünyesinde çalışan davacı işçinin 6772 sayılı Kanun kapsamında ilave tediye alacağına hak kazanması mümkün değil ise de Mahkemece Dairemizin 11.09.2018 tarihli ve 2017/948 Esas, 2018/15505 Karar sayılı ilâmına uyularak hüküm kurulmuş olup bozmaya uyulmakla davacı yararına oluşan usuli kazanılmış hakkın ihlal edilemeyeceği dikkate alınarak hükmün onanması gerekmiştir.
3.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
9.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.