"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan duruşmalı temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı vekili vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı-karşı davacı Şirkette 01.11.2012-14.....2016 tarihleri arasında hava ayrıştırma operatörü olarak çalıştığını, ... sözleşmesini milli-dinî bayramlarda yaptığı çalışmaların kendisine ödenmemesi üzerine haklı sebeplerle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-karşı davacı vekili cevap dilekçesinde; işçinin müvekkili Şirketten hiçbir hak ve alacağı bulunmadığı için ... sözleşmesini 4857 sayılı ... Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 24 üncü maddesi uyarınca fesih şartlarının oluşmadığını, bu nedenle işçinin kıdem tazminatı alacağının bulunmadığını, yapmış olduğu fazla çalışmaların kendisine ödendiğini veya serbest zaman olarak kullandırıldığını, işçi ile geçmişten kalan fazla çalışma ücretleri ve diğer alacakları için protokol yapılarak kendisine ödeme yapıldığını, aynı şekilde hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışması karşılığında ücretlerinin kendisine ödendiğini, taleplerin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı-karşı davacı vekili karşı davada; işçinin bildirim öneline uymadan ve haklı bir sebebi olmadan istifa ettiğini ileri sürerek ihbar tazminatının davacı-karşı davalı işçiden tahsilini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 31.10.2017 tarihli ve 2016/600 Esas, 2017/352 Karar sayılı kararı ile davacının işyeri şahsi sicil dosyası, tanık anlatımları ve bilirkişi raporuna göre asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 09.....2020 tarihli ve 2018/402 Esas, 2020/990 Karar sayılı kararı ile;
"...
...davacı tarafça ... sözleşmesinin fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile hafta tatili ücreti alacağının ödenmediği için ... sözleşmesinin 4857 Sayılı ... Kanununun 24/II-e bendi uyarınca haklı nedenle feshedildiği iddia olunmuş ise de; dosya kapsamına uygun olarak hazırlandığı kanaatine varılan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile hafta tatili ücreti alacağının bulunmadığı anlaşılmakla davacı tarafça 4857 Sayılı ... Kanununun 24/II-e.maddesi uyarınca gerçekleştirilen feshin haklı nedene dayanmadığı anlaşılmakla davanın reddine ilişkin kararın dosya kapsamına uygun olduğu..." gerekçesiyle davacı-karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- karşı davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 23.03.2021 tarihli ve 2020/6164 Esas, 2021/6681 Karar sayılı bozma ilâmında;
"...
...davacı karşı davalı işçinin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir.Hükme esas alınan hesap raporunda davacı karşı davalı işçinin, 2013 yılı Ocak ayında 1 gün, 2014 yılı Ekim ayında ise 5 gün olmak üzere bir kısım genel tatil ücretinin ödenmediği tespit edilmiştir. Ancak söz konusu raporda tespit edilen bu çalışmalar, fazla çalışma alacağı niteliğinde kabul edilerek karşılığında davacı işçiye serbest zaman kullandırıldığından bahisle anılan alacağın bulunmadığı sonucuna ulaşılmış ise de ulusal bayram ve genel tatil günleri, dayanışma, birlik ve beraberlik günleri olup, diğer günlerden farklı bir özellik gösterir. Bu günlerde bayramlaşma, sosyalleşme, aile ve toplumun diğer bireyleri ile birlikte zaman geçirme gibi manevi birtakım ihtiyaçların giderilmesi söz konusudur. İşçinin açık onayı olmadığı sürece, ulusal bayram veya genel tatil gününde çalışmanın, diğer herhangi bir günde çalışmamak suretiyle telafisi mümkün görülmemelidir. Bu halde hükme esas alınan hesap raporunda işaret edilen dava konusu ulusal bayram ve genel tatil alacağı hesaplanarak işçinin ... sözleşmesini haklı sebeple feshettiği kabul edilmeli ve buna göre asıl ve karşı dava yönünden sonuca gidilmelidir. ..." gerekçesiyle temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyularak yeniden alınan bilirkişi raporu doğrultusunda asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı karşı-davacı vekili; davacı karşı davalı işçinin ödenmeyen ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı olmadığını, bunun dosyada bulunan ücret bordrolarında kayıtlı olduğunu, haklı bir sebebi olmadan işten ayrılan işçinin kıdem tazminatına hak kazanmayacağını, davacı karşı davalı işçinin belirsiz süreli ... sözleşmesini haklı bir sebep olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan feshettiğini, açıklanan sebeple Şirkete ihbar tazminatı ödemek zorunda olduğunu, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı karşı davalı işçinin ödenmeyen ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı olup olmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı Kanun'un ilgili hükümleri.
2. Dairemizin 29.....2022 tarihli ve 2022/7746 Esas, 2022/8494 Karar sayılı ilâmında usuli kazanılmış hak kavramı şu şekilde açıklanmıştır:
" ...
Bilindiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda (keza mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda) "usuli kazanılmış hak" kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Yargıtay İBK 9.5.1960 tarih 21/9, RG. 28.6.1960-10537) Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usulü kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK). ..."
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı-karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
13.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.