"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki genel kurul iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.
Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de; davanın niteliği gereğince kanunda ivedi şekilde sonuçlandırılması öngörüldüğünden duruşma isteğinin reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 1993 yılından beri sendika üyesi olduğunu, 22.08.2020 tarihine kadar ... Şubesinin başkanı olduğunu, ... 2 No.lu Şubesinin Genel Kurulunun 22.08.2020 tarihinde yapıldığını ve ilgili organların seçildiğini, söz konusu Genel Kurul seçimlerinde Sendikayla herhangi bir üyelik ilişkisi bulunmayan delegelerin yer aldığını, delege olarak Genel Kurul seçimlerine katılan ...ın 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 19 uncu maddesinin yedinci fıkrası hükmü gereğince sendika üyeliğinin kendiliğinden sona erdiğinin tespit edildiğini, ...ın 22.08.2020 tarihli Genel Kurul tarihinden 1 yıl 7 ay önce işkolunu değiştirdiğini ve Beypazarında nakliyecilik işine başladığını, bu şekilde 30.01.2019 tarihli vergi kaydı oluşturduğunu, sendika üyeliğinin kendiliğinden sona erdiğini, Sendikanın örgütlü olduğu Demir Eksport AŞ- Fernas AŞ Adi Ortaklığının Sendika Genel Kuruluna müdahale amacıyla Genel Kurul delegesi olan ve şahsına oy vereceği bilinen ...., ..., ..., ..., ... ve ... adlı kişileri Covid-19 tedbirleri çerçevesinde karantinaya aldırdığını ve bu delegelerin Genel Kurula katılmalarını engellediğini, işyerinde ekip başı olup Genel Kurulda aday olan ...’ın bu kişilerin kimliklerini işverenden alıp polise bildirerek Genel Kurul salonuna alınmalarını engellediğini, halbuki delegelerle aynı ortamda çalışan .... adlı delegelerin işverenin desteklediği listeye yakınlıkları olduğundan Covid-19 tedbirlerine tabi tutulmadıklarını, işverenin yasa dışı müdahalesinin Genel Kurulun iptalini gerektirdiğini, Genel Kurul sürecinde de Divan Kurulu marifetiyle kanunsuzluk yapıldığını, aday belirlemenin adayın bizzat başvurusuyla yapılması istenildiğini, listede yazılı ...'ın Covid-19 nedeniyle gelmesi engellendiği için Divan Kurulunca adaylığının kabul edilmediğini, aynı şekilde Genel Kurula bizzat gelmeyen karşı listeden aday olan ...'in adaylığının tüm itirazlara rağmen “yolda, gelecek” denilerek kabul edildiğini ve aday listesinin yokluğunda kesinleştirildiğini, bu kişinin oy kullanımına geçildiğinde Genel Kurula gelebildiğini, Genel Kurula katılan delegelerden ...'ın Şube Disiplin Kurulu asıl üyeliğine aday olduğu bildirilmesine rağmen oy pusulasındaki adı yanlış yazıldığı ve düzeltilmediği hâlde yanlış isimle seçime girdiğini, bu hususun da kanuna aykırı olduğunu, Sendikaya üye olmayan kişilerden oluşan delegelerle yapılan Genel Kurul seçimlerinin hukuka ve kanunlara aykırılık teşkil ettiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle Genel Kurul seçimlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın yasal bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığını, usulden reddi gerektiğini, sendikalar hukukunda tüzel kişiliğin genel merkeze ait olup, taraf sıfatının da genel merkeze ait olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, tüm iddialar bakımından ilk dava dilekçesi esas alınarak itirazlarının sunulduğunu, davacı iddialarının gerçeklerden uzak ve son derece yersiz olduğunu, olağan genel kurulların 4 yılda bir, olağanüstü genel kurulların ise istisna olup şubenin asli görevini yapamaz hâle gelmesi durumunda yapılmasına karar verildiğini, sendika genel merkez yönetim kurulu tarafından verilen karara karşı ilgililerce bir aylık hak düşürücü süre içinde dava açılabildiğini, hak düşürücü süre içinde açılan bir dava olmadığından Şubenin olağanüstü genel kurulunun yapıldığını ve yeni yönetimin teşekkül ettirildiğini bu suretle Şubenin çalışmasının sağlandığını, olağanüstü genel kurullarda yeniden delege seçimini yapılmadığını, Şube tarafından olağanüstü genel kurula hazırlık aşamasında 08.04.2018 tarihinde seçilen delege listesi esas alınıp Genel Kurul tarihindeki Şube yöneticilerinin doğal delege olarak katıldıklarını, olağan genel kurulda delege sıfatını kazananların olağanüstü genel kurula katıldıklarını, delegelerin geçici işsiz statüsünde olduklarında geçici işsizlik süresi içinde üyelik ve delegelik sıfatı devam ettiğinden delege olarak seçime katılmalarının temin edildiğini, dava dilekçesinde bahsedilen ...ın Şubenin Olağan Genel Kurulunda 08.04.2018 tarihinde Şube mali sekreteri olarak seçildiğini ve 22.08.2020 tarihli Olağanüstü Genel Kurula bu sıfatla doğal delege olarak katıldığını, sendika üyeliği devam eden ve doğal delege olan bir kişinin seçime katılmasında hiçbir usulsüzlük bulunmadığını, ayrıca bu durumun seçim sonuçlarını etkilemediğini ve Yargıtay kararlarının bu doğrultuda olduğunu, ... 2 No.lu Şube Başkanlığı tarafından yaşanan Covid-19 sıkıntıları nedeniyle işverenden Genel Kurul öncesinde karantinaya alınan üye veya delegelerin listesinin istenildiğini, işverence gönderilen listede 114 işçinin bildirildiğini ve aralarında delegelerin bulunduğunun görüldüğünü, karantinada olduğu bildirilen delegelerin Genel Kurula katılmasının mümkün olmadığını, sadece muhalif üyelerin listeye alındığı iddiasının söz konusu olmadığını, kaldı ki hangi işçilerin karantinaya alınacakları, hangilerinin alınmayacağı konusunda ne işverenin ne de Sendikanın yetkisinin bulunmadığını, İlçe Sağlık Kurulu tarafından karantina uygulamasının yapıldığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
“...
... İlçe Seçim Kurulu seçim hakimliği tarafından kesinleştirilen 98 Delege Seçim listesi ile Olağanüstü genel toplantısının 22.08.2020 tarihinde yapıldığı, 8 delegenin genel kurula katılmadığı ve oy kullanmadığı, seçime katan delegelerin oyları ile seçimi kazanan ve kaybedenlerin belirlendiği, adayların aldığı oyların sayılarının tutanaklarla tespit edildiği, itiraz vaki olmadığından sonuçların kesinleştirildiği, dosyaya sunulan seçim sonuçlarına ilişkin evraklardan tespit edilmektedir. Dosyaya sunulan ve Covid- 19 kapsamında olanları belirleyen listenin imzasız tasdiksiz ve kimin tarafından hazırlandığı belirsiz olup, dosyaya sunulan İlçe sağlık kurulu tarafından belirlenen ve Covid- 19 sebebiyle seçime katılamayacakları belirleyen bilgilerle örtüşmemektedir.davacı iddialarından olan, delegelerin çalıştığı işveren tarafından Covid- 19 listesi hazırlandığı ve delegelerin olağanüstü genel kurula katılmalarının engellendiği ve seçim sonuçlarına etki edildiği hususunun somut belgelerle ispat edilemediği anlaşılmıştır. Diğer taraftan 22.08.2020 tarihinde yapılan Zorunlu Organ seçimlerinde, Olağanüstü Genel Kurula gelip de, toplantıya alınmayan veya oy kullanması engellenen delege bulunmadığı, davada dinlenen tanık beyanları karşısında, soyut iddia olarak kalmakta ve ispat edilemediği değerlendirilmektedir. ... 2 nolu Şubesinin Olağanüstü Genel yapılmasını gerektiren Sendika ana tüzüğünün 29. Maddesinde belirlenen şartların varlığı ve gerçekleştiği konusunda belirlenen konusunda dosyaya hiçbir belge sunulmadığı, Gerek Şube Yönetim Kurulu kararında ve gerekse sendika Merkez Yönetim Kurulu kararlarında Olağanüstü Genel Toplanması için zorunlu olarak gösterilen gerekçelerin soyut iddialar kapsamında kaldığı, iddia edilen hususlar hakkında somut bir delil ve yazılı bir belge sunulmadığı...” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; dosya kapsamı, delil durumu ile dava konusu Olağanüstü Genel Kurulda, yasal mevzuatın aradığı şartların yer almadığının sabit olduğunu, davanın haklılığının sübuta erdiğini, dava konusu uyuşmazlıkta davalı tarafça hiçbir gerektirici sebep sunulmaksızın, herhangi bir delil ya da belge bulunmaksızın olağanüstü genel kurul kararı alındığının sabit olduğunu, henüz davacı Şube başkanı iken, usul ve kanuna aykırı olarak Şube idari işlerinin ..., ..., ... ile yürütülmesi, Şube başkanının araç ve telefonunun... verilmesi, yani fiili başkan atama usulü ile ...'ın dikte edildiğini, işbu yazının açıkça davalının kanunun emredici hükümlerini tanımadığını ve dava konusu Olağanüstü Genel Kurulun da davalının keyfi tutumunun ürünü olduğunu ispatladığını, belirtilen usulsüz atama ve davacının görevden alınma kararına istinaden ise dosyaya sunulu sadece ..., ... ve ... tarafından imza altına alınan 27.07.2020 tarihli Şube Genel Kurul tutanağı ile olağanüstü genel kurul kararı alındığını, bu kararın da yine aynı tarihli ... Yönetim Kurulu kararı ile onaylandığını, olağanüstü genel kurul talebinde 1/5 delege sayısının mevcut olmadığını, mevcut imzaların da 27.07.2020 tarihli Sendika karar defterinde alınan karardan sonra atıldığını, Sendika Genel Merkezine usulüne uygun yapılan başvurunun bulunmadığının da sabit olduğunu, dava konusu olağanüstü genel kurul yapılmasına yönelik alınan kararda yasal ve gerektirici sebebin bulunmaması, gerekli yasal prosedürlerin izlenmemesi, Genel Kurulun, Genel Merkezin davacıyı keyfi olarak istememesi nedeni ile yapılması, bu hâli ile Olağanüstü Genel Kurulun kurucu şartları taşımaması nedeniyle yok hükmünde olduğunun tespiti ile iptali gerekliliğinin dosya kapsamı ile sabit olduğunu, kararın hatalı olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
“...
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 6356 sayılı Kanun'un 12/4 maddesi ile davalı sendika ana tüzüğünün 29. maddesine göre olağanüstü genel kurulun yönetim kurulu veya denetleme kurulunun gerekli gördüğü hallerde ya da genel kurul üye veya delegelerinin beşte birinin yasal ve gerektirici sebepleri açıkça belirtmek ve ayrıca iddialarını kanıtlayan delil ve sair belgeleri taleplerine eklemek koşuluyla sendika genel merkezine yazılı olarak yapacakları başvuru üzerine merkez yönetim kurulunca en geç 30 gün içinde alınacak kararla şube genel kurulunun olağanüstü toplanacağı yönünde düzenleme bulunduğu anlaşılmıştır. Bu kapsamda, somut olayda yönetim kurulunca 27/07/2020 tarihli karar ile olağanüstü genel kurul yapılmasına karar verildiği ve bu yönde genel merkezden talepte bulunulduğu anlaşılmıştır. Söz konusu yönetim kurulu kararı ile yukarıda anılan tüzük ve mevzuata uygun bir şekilde olağanüstü genel kurul kararı alındığı, ayrıca bu kararın alınması için genel kurul üye veya delegelerin beşte biri için ön görülen yasal ve gerektirici sebeplerin açıklanması ve iddiaları kanıtlayan delillerin eklenmesi koşulunun, kararın yönetim kurulunca alınması nedeniyle gerekli bulunmadığı, bu yönüyle anılan kararın mevzuata uygun olarak alınmış olduğu, ayrıca karar sürecinde ve yapılan seçim sürecinde herhangi bir usulsüzlük ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı dosya kapsamı ile anlaşılmıştır.
Ayrıca genel kurul kararının iptaline ilişkin davaların tüzel kişiliği bulunan sendika genel merkezine karşı açılması gerektiği, ancak sendika şubelerinin tüzel kişilikleri bulunmasa da hukuki dinlenilme hakkının ihlali neticesinin doğmaması bakımından sendika genel merkezi ile sendika şubesi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu da gözetilerek davanın sendika genel merkezi ile ilgili şubeye yönetilmesi gerekmektedir. (Yargıtay 9. HD'nin 2021/9588 Esas - 2021/14728 Karar sayılı ilamı) Somut olayda ise dava dilekçesinde davalı olarak ... ... 2 Nolu Şubesinin davalı olarak gösterildiği, mahkemece 1 nolu celsede dava dilekçesi ve sair belgelerin ... Maden İşçileri Sendikasına tebliği ile dosyaya davalı olarak katılmalarına karar verildiği ve bu şekilde davalı sendika genel merkezinin de davaya dahil edildiği görülmüş ancak mahkemece karar başlığında 1 nolu davalı olarak belirtilen '... İktisadi İşletmesi' isminin maddi hata neticesinde yazıldığı, bu hususun mahallinde düzeltilebilecek bir hata olduğu anlaşılmıştır.
Ayrıca 6356 sayılı STİSK'nın 80/1, TMK'nın 83. maddesine göre, sendika yönetim kurulu kararlarının iptali için 1 ve 3 aylık hak düşürücü sürelerin mevcut olduğu, somut olayda da davalı sendika yönetim kurulu tarafından alınan olağanüstü genel kurul yapılmasına ilişkin 27/07/2020 tarihli yönetim kurulu kararının iptali için anılan sürelerde dava açılmadığı ve bu şekilde yönetim kurulu kararının hukuken yürürlükte olduğu, buna göre de dava konusu edilen olağanüstü genel kurulun iptaline yönelik davanın da reddi gerektiği anlaşılmıştır. ...” gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı Sendika Şube Genel Kurulunun iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6356 sayılı Kanun’un “Genel kurulun toplantı zamanı” kenar başlıklı 12 nci maddesi şöyledir:
“(1) Kuruluşların ilk genel kurulu tüzel kişiliğin kazanılmasından, şubelerin ilk genel kurulu ise kuruluş tarihinden itibaren altı ay içinde yapılır.
(2) Olağan genel kurul en geç dört yılda bir toplanır.
(3) İki genel kurul toplantısı arasındaki döneme ait faaliyet ve hesap raporu, yeminli mali müşavir raporu, denetleme kurulu raporu ve gelecek döneme ait bütçe teklifi toplantı tarihinden on beş gün önce genel kurula katılacaklara gönderilir.
(4) Olağanüstü genel kurul, yönetim kurulu veya denetleme kurulunun gerekli gördüğü hâllerde ya da genel kurul üye veya delegelerinin beşte birinin yazılı isteği üzerine altmış gün içinde yazılı istekteki konuları öncelikle görüşmek üzere toplanır. Talep tarihi itibarıyla olağan genel kurul toplantı tarihine altı aydan az bir süre kalması hâlinde olağanüstü genel kurula gidilemez; ancak, isteğe konu olan hususlar olağan genel kurul gündemine alınır.
(5) Genel kurula çağrı yönetim kurulu tarafından yapılır.
(6) Yukarıdaki hükümlere aykırı hareket eden kuruluş veya şube yönetim kuruluna; kuruluşun üyelerinden birinin veya durumu tespit eden Bakanlığın başvurusu üzerine, mahkeme kararıyla işten el çektirilir. Mahkeme, ayrıca genel kurulu kanun ve tüzük hükümlerine göre en kısa zamanda toplamak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar kuruluşu yönetmekle görevli olmak üzere 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı ... Medeni Kanunu hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder.”
2. 6356 sayılı Kanun’un “Seçimlere itiraz” kenar başlıklı 15 inci maddesi ise şöyledir:
“(1) Genel kurulda yapılan organ ve delege seçimlerinin devamı sırasında yapılan işlemlere ilişkin olarak seçim sonuç tutanaklarının düzenlenmesinden itibaren iki gün içinde yapılacak itirazlar hâkim tarafından aynı gün incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. İtiraz süresinin geçmesi ve itirazların karara bağlanmasından hemen sonra hâkim, 14 üncü madde hükümlerine göre kesin sonuçları ilan eder ve ilgili kuruluş veya şubesine bildirir.
(2) Bakanlık veya kuruluş ya da şubesinin üye ve delegeleri; kanun ve tüzük hükümlerine aykırı olarak genel kurul ve seçim yapılması veya seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük ya da kanuna aykırı uygulama iddiasıyla, bu işlemlerin veya genel kurulun iptali için genel kurul tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açabilir. Dava basit yargılama usulüne göre iki ay içerisinde sonuçlandırılır. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/30 md.) Karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/30 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtayca on beş gün içinde kesin olarak karar verilir.
(3) Genel kurulun veya genel kurulda yapılan organ seçiminin iptaline karar verildiği takdirde mahkeme; genel kurulu kanun ve tüzük hükümlerine göre en kısa zamanda toplamak, seçimleri yapmak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar kuruluşu yönetmekle görevli olmak üzere, 4721 sayılı Kanun hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder ve görev sürelerini belirler.”
3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.