Logo

9. Hukuk Dairesi2023/10078 E. 2023/13506 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzaladığı belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ve buna bağlı olarak talep ettiği fark alacaklarının olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte mevcut olmayan toplu iş sözleşmesindeki ücret zammı oranının, fark ücret hesabında hatalı olarak kullanılmış olmasına rağmen, bu hatanın nihai sonuca etki etmediği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/5226 E., 2023/397 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 15. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/1368 E., 2022/571 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı Bakanlığa bağlı işyerinde çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak ödendiğini, kadroya geçerken ... ... sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini, ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını iddia ederek ödenmeyen fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını, 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçiş sonrası işçi ücretlerinin Yüksek Hakem Kurulu tarafından düzenlenen toplu ... sözleşmesi dikkate alınarak belirlendiğini, davacının ücretinin düşürülmesi gibi bir uygulama söz konusu olmadığından dava konusu alacaklara hak kazanamayacağını, davacının ilave tediye ve ikramiye alacaklarının ödendiğinin de bordrolarla sabit olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacının ücretinin 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (375 sayılı KHK) hükümlerine göre belirlendiğini, Bakanlığın genel uygulamasının hukuka uygun olduğunu, davacının bir yandan ... ... sözleşmesindeki günlük brüt ücretin esas alınmasını bir yandan da toplu ... sözleşmesi ile öngörülen ücret kriterlerinin uygulanmasını istemesinin mümkün olmadığını, bu durumda işçilere hem asgari ücrete yapılan zammın hem de toplu ... sözleşmesinden kaynaklı zammın yapılması gibi (çifte zam) bir durum oluşacağını ve ücretlerin fahiş bir hâl alacağını, iddia edilenin aksine davacının ücretinin 2019 yılı asgari ücret seviyesine çekilerek bu ücrete %4 oranında ücret zammı uygulanmadığını, ücret bordrolarından anlaşılacağı üzere davacının 2018 yılı ücreti korunarak bu ücret üzerine %4 oranında ücret zammı yapıldığını, ücretin düşürülmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve uygulanan toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkkate alınacak nedenlerle davanın reddine karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile buna göre talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı hususuna ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri, 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile ... ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen ... sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan ... sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Her dava açıldığı tarihteki fiili ve hukuki duruma göre karara bağlanır. Bir başka ifadeyle hüküm, uyuşmazlığın başlangıcından davanın açıldığı güne kadar gerçekleşmiş olayları kapsar. Aksinin kabulü tarafların dayandığı olguların, dolayısıyla elde etmek istediği nihai talebin dışına çıkılması sonucunu doğuracağı gibi temyiz ve karar düzeltme süreçleri de dâhil yargılamanın son aşamasına kadar gerçekleşecek hukuki ve fiili olguların nazara alınması gerektiği sorununu ortaya çıkarır.

3. Nitekim 28.11.1956 tarihli ve 15/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nda, “Her davada açıldığı tarihte tespit edilen vaziyet hükme esas ittihaz olunması iktiza eylemesine…” gerekçesine yer verilerek davanın açılmasına kadar gerçekleşen hukuki ve maddi vakıalara göre sonuçlandırılması gerektiği benimsenmiştir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 25.01.2022 tarihli ve 2019/536 Esas, 2022/43 Karar sayılı kararı).

4. Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde; davacının 2021 yılındaki ücretinin tespiti hususunda, 08.09.2021 imza tarihli ve 01.01.2021-31.12.2022 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesinin “Ücret Zammı” başlıklı 33 üncü maddesi hükmünün dikkate alındığı anlaşılmaktadır. Buna göre söz konusu toplu ... sözleşmesi uyarınca davacının ... ... sözleşmesi doğrultusunda belirlenen 01.01.2021 tarihindeki temel ücrete %12 oranında ücret zammı uygulanmıştır. Ancak arabuluculuğa başvurunun 18.01.2021 tarihinde yapılmış olması, son tutanağın 01.02.2021 tarihli olması ve 19.02.2021 tarihinde dava açılması hususları birlikte değerlendirildiğinde; bu tarihler itibarıyla imzalanmış bir toplu ... sözleşmesi olmadığı gibi bunun doğal sonucu olarak da dava dilekçesinde bu toplu ... sözleşmesinde öngörülen ücret zammı oranına yönelik bir talebin mevcut bulunmadığı görülmektedir. Bu açıklamalar ışığında arabuluculuk son tutanak tarihi ve dava tarihindeki koşullar değerlendirilmeksizin 01.01.2021 tarihinden sonraya ilişkin fark ücretin hesaplanmasında, ... ... sözleşmesi doğrultusunda belirlenmiş temel ücrete %12 oranında ücret zammı uygulanması hatalıdır.

5. Ancak hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde, belirtilen şekilde hatalı yapılan hesaplama sonucunda 01.01.2021-01.02.2021 tarihleri arasında ücret farkı alacağının çıkmadığı görülmüştür. İkramiye fark alacağı ise 2019 ve 2020 yılları ile sınırlı şekilde hesaplandığından, 01.01.2021 tarihinden sonraya ilişkin ücretin hesaplanmasında (4) numaralı paragrafta belirtilen şekilde yapılan hata ücret farkı ve ikramiye farkı alacaklarına ilişkin olarak sonuca etkili olmamıştır. 2021 yılının ilk dönemine ilişkin 13 günlük ilave tediye ücreti farkı hesaplanırken, davacıya ödenmesi gerektiği kabul edilen 125,21 TL ücret miktarı da yalnızca ... ... sözleşmesi doğrultusunda belirlenmiş temel ücret olup söz konusu ücrete ayrıca toplu ... sözleşmesi uyarınca %12 oranında ücret zammı uygulaması yapılmamıştır. 08.09.2021 tarihli toplu ... sözleşmesi arabuluculuk son tutanak tarihi itibarıyla imzalanmadığından ... ... sözleşmesi doğrultusunda belirlenmiş temel ücret esas alınarak hesaplama yapılmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Benzer gerekçeyle her ne kadar dosya kapsamında yer alan 2021 yılına ilişkin ücret bordrolarında toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan farklara ilişkin ödemeler yer almakta ve bu miktarlar dikkate alındığında 2021 yılına ilişkin ilave tediye ücreti ödemesi bilirkişi raporunda ödendiği belirtilen miktardan daha fazla ise de, davacının ilave tediye ücreti farkı hesaplanırken 08.09.2021 imza tarihli toplu ... sözleşmesinin ücret zammına ilişkin hükümleri dikkate alınmadığından mahsup yapılırken de toplu ... sözleşmesi farkından kaynaklanan fark tahakkukların dikkate alınmaması bu gerekçe ile yerinde olmuştur.

6. Netice itibarıyla talep konusu fark alacakların hesaplanmasında sonuca etki etmediği anlaşılan (4) ve (5) numaralı paragraflarda sözü edilen hatalar bozma sebebi yapılmamıştır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.