Logo

9. Hukuk Dairesi2023/10524 E. 2023/10548 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı işverenin ücret yönünden eşit davranma borcuna aykırı davranıp davranmadığı ve buna bağlı olarak davacının kıdem tazminatı ile fark ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından eşit davranma borcuna aykırı davranıldığı ve bu sebeple fark ücret, ek ödeme, sosyal hak alacaklarına hak kazanıldığı ispat edilemediği değerlendirilerek, mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi

SAYISI : 2022/350 E., 2023/53 K.

KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 24.09.2003 tarihinde davalı Şirkette çalışmaya başladığını ve işyerindeki çalışmasını ... sözleşmesinin haklı gerekçelerle feshettiği 21.08.2013 tarihine kadar aralıksız olarak sürdürdüğünü, davalı işverenin işyerinde keyfi ücret uygulaması yaptığını, işyerinde tam 10 yıldır aralıksız olarak çalışan müvekkilinden sonra işe giren, hatta ondan daha düşük seviye ve görevlerde çalışan işçilerin dahi müvekkilinden fazla ücret ve sosyal hak adı altında ödemeler almaya başladığını, ancak müvekkilinin yıllardır emek verdiği işini bırakmak istemediğini, bu adaletsiz ve hukuksuz durumu işveren yetkililerine anlatarak kendi durumunun da düzeltilmesini, bazı işçilere yapılan ayrım ortadan kaldırılarak herkese eşit işlem yapılmasını talep ettiğini, işveren tarafından müvekkiline sözlü taleplerinin değerlendirileceği, kendisinin durumunun da düzeltileceğinin söylenmesine rağmen aradan geçen zaman içerisinde hiçbir değişiklik olmadığını, müvekkilinin ruhen hastalandığını ve bu hastalıklar nedeniyle sağlık raporu almak zorunda kaldığını, haklı fesih nedenlerinden birinin de yıllık izinleri kullandırılmayıp aleyhe çalışma koşullarının yaratılmasının olduğunu, bu nedenlerle haklı olarak ... sözleşmesini feshetmek durumunda kaldığını iddia ederek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, toplu ... sözleşmesi gereği ücret farkı ile toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan sosyal hak ve sosyal hak farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; taleplere ilişkin zamanaşımı def'inde bulunduklarını, müvekkili Şirketin metal sanayi işkolunda faaliyet gösteren bir kuruluş olduğunu, ... Metal Sanayicileri Sendikasına üye olan bir Şirket olduğunu, işyerinde çalışan işçilerin ücret, izin ve sosyal haklarının grup toplu ... sözleşmeleri ile belirlendiğini, davacı ile emsal işi gören kişilere farklı ücret uygulanmadığını, 4 kişiye ek gelir verildiğini, bu kişilerin hat sorumlusu ve vardiya sorumlusu olan kişiler olduğunu, davacının hak kazandığı izinlerini kullandığını ve en son kullanmadığı izinlere ait bedelin de 2013 yılı Ağustos bordrosu ile birlikte banka hesabına ödendiğini dolayısı ile davacının müvekkili Şirketten herhangi bir hak ve alacağının olmadığını, davacının haklı hiç bir neden olmaksızın daha iyi şartlarda başka bir ... bulduğundan dolayı ... sözleşmesini feshettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 23.03.2016 tarihli ve 2013/863 Esas, 2016/155 Karar sayılı kararıyla; toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporu doğrultusunda davacının ve diğer çalışanların toplu ... sözleşmesinde öngörülen zam oranlarından ve sosyal haklardan tam olarak faydalandırıldığı ancak bazı çalışanlara toplu ... sözleşmesinde belirlenen zam oranının üzerinde zam uygulandığı, bazı çalışanlara da toplu ... sözleşmesinde yer almayan ek ödemeler yapıldığı, bazı çalışanlara toplu ... sözleşmesinde yer almayan zam ve ek ödemelerin yapılması hususunun davacı yönüyle eşitlik ilkesinin ihlali niteliğinde olduğu ve davacının ... sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 08.12.2020 tarihli ve 2017/18202 Esas, 2020/17634 Karar sayılı ilâmı ile; talaşlı imalat işçisi olan davacı ile benzer tarihlerde işe girmiş olan aynı nitelikte çalışan işçiler yönünden araştırma yapılarak saat ücreti tespit edilirken öğrenim durumunun dikkate alınıp alınmadığının da belirlenmesi gerektiği, dikkate alındığının anlaşılması hâlinde davacı ile aynı öğrenim durumuna sahip işçilerin emsal kabul edilmesi ve davacı işçiye emsal olabilecek işçilerin bordroları üzerinde inceleme yapılarak dava konusu taleplerin yeniden bir değerlendirmeye tâbi tutulması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 30.03.2022 tarihli ve 2021/50 Esas, 2022/328 Karar sayılı kararıyla; davalı işverenin eşitlik ilkesine aykırı davrandığı kanaatine varıldığı ve bu nedenle davacının ... sözleşmesini haklı nedenle feshettiği, dosya kapsamına uygun ve denetlenebilir nitelikteki 08.03.2022 tarihli bilirkişi hesap raporunun hükme esas alınması gerektiği gerekçesiyle davacının kıdem tazminatı talebinin kısmen kabulüne, davacı işçiye emsal olan işçilere "ek gelir diğer" adı altında yapılan ödemelerin davacı işçiye yapılmamış olduğu ve yapılan bu ödemenin toplu ... sözleşmesinde de dayanağı bulunmadığı sabit olduğundan davacının sosyal hak ve fark talebinin kısmen kabulüne, davacı ile emsal işçilerin ücret artış oranının aynı olduğu bu yönden davalı işverenin bir ayrım yapmadığı tespit edilmiş olduğundan davacının fark ücret alacağı talebinin reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 27.....2022 tarihli ve 2022/7654 Esas, 2022/8336 Karar sayılı ilâmı ile; davacının tüm, davalının sair temyiz itirazları reddedilerek bozmadan sonra yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunun incelenmesinde davacı ile aynı kıdeme sahip aynı işi yapan ve eğitim durumu olarak davacı ile aynı eğitim düzeyine sahip işçilere işyerinde uygulanan toplu ... sözleşmesinde yer alan haklar dışında ek bir ödeme yapıldığının tespit edilemediği, hâl böyle iken davacıdan daha kıdemli ve eğitim durumu olarak meslek lisesi mezunu iki işçinin ücretleri dikkate alınarak eşit davranma borcuna aykırı davranıldığı sonucuna varılmasının isabetsiz olduğu, davacı tarafından eşit davranma borcuna aykırı davranıldığı ve bu sebeple fark ücret, ek ödeme, sosyal hak alacaklarına hak kazanıldığı ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Maddi Hatanın Düzeltilmesi Talebinin Reddi Kararı

1. Dairemizin 27.....2022 tarihli bozma ilâmının maddi hataya dayalı olduğunu ileri sürerek davacı vekili maddi hatanın düzeltilmesi isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 13.12.2022 tarihli ve 2022/14430 Esas, 2022/16496 Karar sayılı ilâmı ile; dosya içeriğine göre Dairemizce temyiz incelemesi sonucu verilen kararda maddi hata saptanamadığı gibi maddi hataya dayandığı ileri sürülen hususun hukuki değerlendirmeye ilişkin olduğu ve 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 7 nci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince ... mahkemelerinin kararları ile ilgili Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme istenemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

E. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak tüm dosya kapsamına göre davalının eşit davranma borcuna aykırı davrandığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; davalı işverenin toplu ... sözleşmesinde düzenleme olmamasına rağmen bazı işçilere farklı ücret ödemesi yaptığını, bu durumun dosya içeriğine göre sabit olduğunu, ek ödeme alan işçiler arasında davacıdan daha az kıdeme sahip olan işçiler bulunduğunu, endüstri meslek lisesi mezunu işçilerle düz lise mezunu davacı arasında oluşan fark ücretin işverenin keyfi uygulamasına dayandığını, ilkokul mezunu olup da ek ödeme alan işçiler olduğunu, davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı işverenin ücret yönünden eşit davranma borcuna aykırı davranıp davranmadığı ve bunun sonucuna bağlı olarak davacının kıdem tazminatı ile dava konusu fark ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 5 ve 32 nci maddeleri ile aynı Kanun'un 120 nci maddesi atfıyla mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.