Logo

9. Hukuk Dairesi2023/12465 E. 2023/11942 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Fazla mesai, hafta tatili alacakları ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında isabetsizlik bulunmaması, ancak yargılama gideri ve vekalet ücretinin hatalı hesaplanması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca uygulanmaya devam edilen 1086 sayılı HUMK'nın 438. maddesinin yedinci fıkrası gereğince, gider hesaplamalarının düzeltilmesi suretiyle karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi

SAYISI : 2020/78 E., 2021/303 K.

KARAR : Davanın kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir

Mahkeme kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirkette Mayıs 2009-Ağustos 2014 tarihleri arasında çalıştığını, bir gerekçe gösterilmeden ... sözleşmesinin feshedildiğini, ağır ve tehlikeli ... kollarında faaliyet gösteren firmada müvekkilinin kaynakçı ve bakım ustası olarak çalıştığını, çalıştığı süre boyunca girdi çıktı yapıldığını, en son net 1.200,00 TL ücret alan müvekkilinin ücretinin bir kısmının bankaya yatırılıp bir kısmının elden ödendiğini, yaptığı ... dikkate alındığında asgari ücretle çalışmayacağının açık olduğunu, çalışmanın 07.00-21.00 saatleri arası haftada 7 gün olduğunu, izin kullandırılmayan müvekkiline hak ve alacaklarının ödenmediğini, asgari geçim indirimi ve çocuk parası ödenmediğini, müvekkilinin eşinin çalışmadığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ... bayram ve genel tatil, hafta tatili, yıllık izin ve asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 26.07.2009 tarihinde çalışmaya başladığını, 20.07.2014 tarihinde kendi isteği ile işten ayrılmak istediğine ilişkin dilekçe verdiği için 01.08.2014 tarihi itibarıyla çıkışının verildiğini, kendi isteği ile işten çıkan işçiye tazminat ödenmediğini, mevsim koşulları ve ekonomik krizler sebebiyle işin geçici olarak durması durumlarında personelin çıkışı verilip tekrar giriş yapıldığını, belirli süreli ... sözleşmesiyle çalışan davacıya asgari ücret ödendiğini, en son ücretinin 1.020,00 TL olduğunu ve banka hesabına yatırıldığını, 3 vardiya hâlinde çalışıldığını, dinî bayramlarda çalışılmadığını, resmî tatillerde çalışma ücretinin ise ödendiğini, yıllık izinlerin ve hafta tatilinin kullandırıldığını, asgari geçim indiriminin bordolarda gösterilerek ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 24.05.2016 tarihli ve 2015/68 Esas, 2016/98 Karar sayılı kararıyla; toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda kıdem ve ihbar tazminatı, ... bayram ve genel tatil, hafta tatili ve fazla çalışma ücretlerinin kabulüne, asgari geçim indirimi ve yıllık izin alacağının ise reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 02.07.2020 tarihli ve 2017/32326 Esas, 2020/8532 Karar sayılı ilâmı ile; taleple bağlılık ilkesi ihlal edilmek suretiyle tanık beyanlarına göre günlük bir öğün yemek bedeli olan 6,00 TL’nin hesaplamaya dâhil edilmesinin hatalı olduğu, emsal dosyadaki davalı tanıklarının beyanları dikkate alınarak hafta tatili alacağının reddi gerektiği, kayıt bulunan dönem bakımından işyeri kayıtları değerlendirilip çalışma saatleri incelenerek davacının fazla çalışma yapıp yapmadığının tespit edilmesi; kayıt bulunmayan dönem bakımından ise davacı tarafça ispatlanamadığından fazla çalışma alacağı talebinin reddedilmesi gerektiği gerekçeleriyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda yapılan değerlendirmede kayıt bulunan dönem bakımından da davacının fazla çalışmasının bulunmadığı, fazla çalışma ve hafta tatili alacağı taleplerinin reddi gerektiği, davacının resmî tatillerde çalıştığı ancak karşılığının ödendiğinin işveren tarafından kanıtlanamadığı, buna göre davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak da gözetilerek 573,33 TL ... bayram ve genel tatil ücreti alacağı olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istifa eden davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerektiğini, yapılan hesaplamalarda maden işletmesinin 3 ay kapalı olduğunun dikkate alınmadığını, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin hatalı olduğunu belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; fazla çalışma ve hafta tatili alacakları ile yargılama gideri ve vekâlet ücreti noktalarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 41, 44, 47 ve 63 üncü maddeleri.

3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin (AAÜT) 13 üncü maddesinin ilgili bölümü şöyledir :

"(1) Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.

(2) Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.

..."

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla ve özellikle temyiz edenin sıfatına göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacı vekili, dava ve ıslah dilekçesi ile dava değerini toplam 41.117,96 TL olarak belirlemiş olup Mahkemece 11.425,58 TL talebin kabulüne, 29.692,38 TL talebin ise reddine karar verilmiştir. Açıklanan kabul ve ret oranına göre hükmedilen yargılama gideri yanlış olduğu gibi vekâlet ücreti yönünden reddedilen toplam alacak üzerinden AAÜT'ye göre hesaplanacak nispi vekâlet ücretinin maktunun altında kalması nedeniyle maktu olan 5.100,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi yerine 4.198,86 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı tarafın Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının, hüküm fıkrasının (7), (8) ve (10) numaralı bentlerinin çıkartılarak yerlerine,

"7-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri (tebligat-posta-müzekkere-bilirkişi) toplamı olan 601,75 TL'nin kabul/talep oranına göre hesaplanan 168,49 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri (posta) toplamı olan 40,00 TL'nin kabul /talep oranına göre hesaplanan 28,80 TL 'sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

10-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunmasından dolayı reddedilen değer üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 13 üncü maddesine göre hesap edilen 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," bentlerinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

13.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.