Logo

9. Hukuk Dairesi2023/13125 E. 2023/18946 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşen bir davada tespit edilen ücret seviyesi ile davalı işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre davacıya ödenmesi gereken ücretin tespiti ve davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının önceki davada tespit edilen ücretinin, daha sonraki yargılama aşamalarında düzeltilerek daha düşük bir seviyede kesinleştiği ve bu kesinleşmiş ücretin dikkate alınmadan fark alacak hesabı yapıldığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve istinaf başvurusunun reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/842 E., 2023/920 K.

DAVA TARİHİ : 26.08.2019

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 39. İş Mahkemesi

SAYISI : 2019/437 E., 2021/217 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının Erzurum Yakutiye Belediyesi işyerinde çalışmakta iken 2010 yılında Sağlık Bakanlığına devredildiğini, aynı tarihte sendikaya üye olduğunu, Belediyede çalışırken üyesi olduğu sendikanın toplu iş sözleşmesinin uygulanmaması, hatalı uygulanması veya usule aykırı protokol ile yevmiyelerinin düşürülmesi sonucu Bakanlığa devredilirken ücretlerinin düşük gösterildiğini bu nedenlerle davalı aleyhine 29.09.2017 tarihli dava dilekçesi ile Ankara 22. İş Mahkemesinin 2017/493 Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını ve bu davada alınan bilirkişi raporunda davacının 29.09.2017 tarihindeki ücretinin 130,28 TL olarak hesaplandığını, işbu dava ile ise 29.09.2017 tarihinden sonraki dönem için ilk açtıkları davada tespit edilen ücret seviyesine göre Bakanlık ile Sağlık İş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmelerinin uygulanarak fark alacaklarının hesaplanması gerektiğini iddia ederek ücret farkı, ilave tediye farkı, hizmet zammı farkı ve ikramiye farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını, devir tarihinden önce doğmuş alacaklardan davalı Kurumun sorumluluğunun bulunmadığını, davacının sendika üyesi olup olmadığının, üyelik tarihinin, dayanışma aidatı ödenip ödenmediği hususlarının araştırılması gerektiğini, faiz türü ve oranlarını da kabul etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hükme esas alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına ve delillere uygun olduğu, davacının fark ücret, ikramiye, ilave tediye ve hizmet zammı alacaklarının varlığını ispatladığı, bu alacakların ödendiğini ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacının ücretinin 2019 yılı asgari ücret seviyesine çekilerek bu ücrete %4 oranında ücret zammı uygulanmadığını, ücret bordrolarından anlaşılacağı üzere davacının 2018 yılı ücreti korunarak bu ücret üzerine %4 oranında ücret zammı yapıldığını, ücretin düşürülmediğini, Mahkeme kararında hükmedilen alacakların faiz oranlarına, faiz türlerine ve başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 14.08.2010 tarihine kadar Yakutiye Belediyesi bünyesinde çalıştığı, bu dönemde Hizmet İş Sendikası üyesi olan davacının Belediyenin kapanması nedeniyle Sağlık Bakanlığına devredilmekle nakil tarihinden itibaren Bakanlığa bağlı hastanede çalışmaya başladığı ve Sağlık İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinin ilk uygulamaya başlandığı 01.01.2011 tarihinden sonraki tarih olan 20.12.2012 tarihinde Sağlık İş Sendikasına üye olduğu, davacının 5747 sayılı Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçerisinde İlçe Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun (5747 sayılı Kanun) kapsamında nakil olduğu, 5747 sayılı Kanun ile atıf yapılan 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun ek 2 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü çerçevesinde taban ücret, ücret zamlarının gözetildiği ve uygulanmayan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden kaynaklı davacı işçinin ücret, hizmet zammı, akdi ikramiye ile ilave tediye istemlerine ilişkin fark alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, Bakanlık nezdinde sürekli işçi kadrosuna 696 sayılı KHK ile değişik 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi uyarınca 02.04.2018 tarihinde geçirildiğini, bundan önceki dönemlerde Bakanlıktan hizmet alım yoluyla ihale alan şirketlerle akdettiği bireysel iş sözleşmelerine göre çalışan davacının sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra da hizmet alım sözleşmelerinin devam ettiği döneme ilişkin kural, uygulama ve ücretleri isteme beklentisi içinde olmasının doğru olmadığını, davalı İdare ile davacı arasında asgari ücretin belli oranda fazlasının ödeneceğine dair bireysel iş sözleşmesi hükmü olmayıp davacı işçinin tümüyle 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Gereğince İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümleri'ne tâbi olduğunu, bu kapsamda davacıya ücret ve mali haklarına ilişkin Bakanlıkça yapılan ödemelerin Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının görüşü alınarak bu doğrultuda yapıldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 2019 yılı Ocak ayı için ücretinin artık geçerliliği olmayan hizmet alım sözleşmesi ekindeki zam oranının uygulanması ve üzerine Yüksek Hakem Kurulu zammının ilave edilmesi suretiyle hesaplanmasının hatalı olduğunu, bu durumun Kamu Denetçiliği Kurumuna yapılan başvuru üzerine verilen 17.07.2020 tarihli karar ile de açıkça teyit edilmiş olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kesinleşen davada tespit edilen ücret seviyesi ile davalı işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre davacıya işbu dava tarihi itibarıyla ödenmesi gereken ücretin tespiti, davacının davalı işyerinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı noktalarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 nci maddesi.

3. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1. Davacı, dava dışı Erzurum Yakutiye Belediyesi işyerinde çalışmakta iken 2010 yılında Sağlık Bakanlığına devredildiği, aynı tarihte sendikaya üye olduğu, Belediyede çalışırken üyesi olduğu sendikanın toplu iş sözleşmesinin uygulanmaması, hatalı uygulanması veya usule aykırı protokol ile yevmiyelerinin düşürülmesi sonucu Bakanlığa devredilirken ücretlerinin düşük gösterildiğinden açmış olduğu dava ile devir tarihindeki yevmiyesinin tespiti ve devirden sonra Bakanlık ile Sağlık İş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmelerinin uygulanarak yevmiyesinin hesaplanması gerektiği iddiası ile Ankara 22. İş Mahkemesinin 2017/493 Esas sayılı dosyası ile 29.09.2017 tarihinde açmış olduğu dava Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin ve Dairemizin temyiz incelemesinden geçerek iki kez bozulması sonrasında en son Dairemizin 30.05.2022 tarihli ve 2022/5759 Esas, 2022/6692 Karar sayılı kararı ile onanmak suretiyle kesinleşmiştir.

2. Somut olayda davacı dava dilekçesi ekinde Ankara 22. İş Mahkemesinde açmış olduğu davada aldırılan bilirkişi raporunu sunarak 29.09.2017 tarihi itibarı ile ücretinin günlük brüt 130,28 TL olarak tespit edildiğini iddia etmiş ve buna göre 29.09.2017 tarihinden sonraki fark alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda da davacının 29.09.2017 tarihindeki ücretinin günlük brüt 130,28 TL olduğunun kabulüne göre dava konusu fark alacaklar hesaplanmıştır. Ancak davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu bilirkişi raporu Ankara 22. İş Mahkemesindeki davada alınan ilk rapor olup bozma kararları doğrultusunda düzenlenen diğer bilirkişi raporlarında davacının 29.09.2017 tarihi itibarı ile gerçekte alması gereken ücreti günlük brüt 114,83 TL olarak tespit edilmiştir. Bu tespit anılan kararın onanması ile kesinleştiğinden işbu dava konusu alacaklar hesaplanırken davacının 29.09.2017 tarihindeki ücret seviyesinin günlük brüt 114,83 TL yerine 130,28 TL olduğunun kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine

05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.