"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/496 E., 2023/1237 K.
KARAR : Davanın kabulü
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri
Taraflar arasında ... 6. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı işyerinde çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken ... ... sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini, ancak davalı tarafından 01.01.2019 tarihinden itibaren eksik ödeme yapıldığını iddia ederek ödenmeyen ücret farkı, ikramiye ve ilave tediye farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının ücretinin kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu ... sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını, davacıya ücret, ilave tediye ve ikramiye alacaklarının ödendiğinin bordrolarla sabit olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 29.04.2022 tarihli kararı ile; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinde davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin 20.10.2022 tarihli kararı ile; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli ... sözleşmesi ile uygulanan toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, davalı tarafından taraflar arasındaki ... ... sözleşmesine aykırı ödeme yapılması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince ödenmeyen fark alacakların kabulüne ilişkin değerlendirmenin yerinde olduğu, arabuluculuğa başvuru tarihi itibarıyla 01.01.2021-31.12.2022 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesi henüz imzalanmadığından talep konusu alacakların 01.01.2021 tarihine kadar hesaplanmasında hukuka aykırılık bulunmadığı ancak hüküm altına alınan ikramiye alacağına en yüksek mevduat faizi yerine işletme kredisi faizinin uygulanmasının hatalı olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi, davalı vekilinin istinaf başvurusunun ise kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin 16.01.2023 tarihli ilâmı ile; 01.01.2021 tarihinden sonra arabuluculuk son tutanak tarihine kadar olan ücret farkı, ilave tediye farkı ve ikramiye farkı alacaklarının hesaplanmasında ... ... sözleşmesinde belirlenen asgari ücretin yüzde fazlasına ilişkin hüküm dikkate alınarak davacıya ödenmesi gereken ücretin tespit edilerek hesaplamaların buna göre yapılması gerekirken 01.01.2021 tarihinden sonra arabuluculuk son tutanak tarihine kadar olan çalışma döneminin dikkate alınmamasının hatalı olduğu, yine ikramiye alacağı hesabının da doğru olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda davacının fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının bulunduğu, bozma sonrası alınan bilirkişi ek raporunda davacının ücret farkı ve ilave tediye alacaklarının arabuluculuk son tutanak tarihine kadar hesaplandığı, fark ikramiye alacağının ise 31.12.2020 tarihine kadar hesaplandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı vekili; bozmadan sonra yapılan yargılama sonucu verilen kararda fark ikramiye alacağında fazla tutara hükmedildiğini, kısmen kabul kararı verilmesi gerekirken tam kabul kararı verildiğini, davalı lehine duruşma vekâlet ücretine hükmedilmediğini, davacının ücretlerinin eksiksiz ödendiğini, iddialarının yasal dayanağı bulunmadığını, davanın tümden reddi gerektiğini belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davacı vekili; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin (Tarife) seri davalarla ilgili 22 nci maddesiyle ilgili olarak 11.04.2023 tarihli değişiklik nedeniyle toplamda elli dosyaya kadar açılan seri davalarda, “ilk on dosyadan sonra gelen” dosyalarda vekâlet ücretinin yarısına hükmedileceğini, ilk 10 dosyada ise tam vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, karar tarihinin 25.05.2023 olması karşısında söz konusu seri dosyaların ilk 10 dosyası içerisindeki işbu dosyada da tam vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekliliği ortadayken yarı yarıya miktarla hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, yine davacı lehine istinaf vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, faiz başlangıcı yönünden arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, davalı lehine davacı aleyhine arabuluculuk gideri, yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının fark alacaklarının hesap dönemi, hesap yöntemi, hüküm altına alınan alacakların faiz başlangıcı ve davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin miktarı ile yargılama giderinin belirlenmesi hususlarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde.
3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile ... ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:
"...
2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen ... sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan ... sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."
4. 27.04.2023 olan karar tarihinde yürürlükte bulunan Tarife'nin 22 nci maddesi ile ilgili olarak 11.04.2023 tarihli ve 32160 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan ve aynı gün yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tarife hükümleri şöyledir:
"MADDE 1- 3/9/2022 tarihli ve 31942 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 22 nci maddesinde yer alan “toplamda elli dosyaya kadar açılan seri davalarda” ibaresinden sonra gelmek üzere “ilk on dosyadan sonra gelen” ibaresi, “toplamda yüz dosyaya kadar açılan seri davalarda” ibaresinden sonra gelmek üzere “ilk elli dosyadan sonra gelen” ibaresi, “toplamda yüzden fazla açılan seri davalarda” ibaresinden sonra gelmek üzere “ilk yüz dosyadan sonra gelen” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 2- Bu Tarife yayımı tarihinde yürürlüğe girer."
3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin tüm davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir. İlâmın İlgili Hukuk bölümünün (4) numaralı paragrafında açıklanan Tarife değişikliği doğrultusunda, seri dava olarak açılan ve ilk 10 dosya içerisinde yer alan huzurdaki dosyada kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretinin tam vekâlet ücreti olması gerekirken ilgili Tarife'ye aykırı olarak yarı oranda vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı tarafın Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile; Bölge Adliye Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretine ilişkin (3) numaralı paragrafında yer alan "4.600,00" rakamları hükümden çıkartılarak yerine "9.200,00" rakamlarının yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacı tarafa iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.