Logo

9. Hukuk Dairesi2023/13679 E. 2023/12400 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin direnme kararının fesih yönünden yerinde olduğuna ve davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığına dair önceki kararını onaması gözetilerek, Hukuk Genel Kurulu'nun bu konuda bozma kararı vermesinin mümkün olmadığı ve bu nedenle yerel mahkemenin kıdem ve ihbar tazminatı taleplerini reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2020/350 E., 2022/114 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, karar Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 21.04.2015 tarihli kararı ile bozulmuş; bozma üzerine Mahkemece bozma ilâmına direnilmiş ve bu kararın da taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesince incelenmek üzere dosya Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.....2020 tarihli kararı ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenler ve ilave gerekçelerle bozulmasına karar verilerek dosya Mahkemesine gönderilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda 23.03.2022 tarihli karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkemenin 23.03.2022 tarihli kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 31.10.2022 tarihli kararı ile Mahkemenin 09.11.2015 tarihli direnme kararı üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.02.2016 tarihli ve 2016/1313 Esas, 2016/3288 Karar sayılı ilâmı ile; direnme kararının fesih yönünden yerinde olduğu ancak fazla çalışma süresinin tespiti ile yapılan indirim oranı yönünden hükmün yerinde olmadığı gerekçeleriyle dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılan incelemede ise Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.02.2016 tarihli ilâmı ile feshe yönelik direnme kararının yerinde olduğu kabul edilerek Mahkeme kararının bu yönden onanmasına karar verildiği hususunun değerlendirilmediği anlaşılmakla bu hususun maddi hatadan kaynaklanmış olması ihtimalinin değerlendirilmesi için dosya Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.05.2023 tarihli kararı ile; Hukuk Genel Kurulunun 24.....2020 tarihli ve 2016/22(7)-603 Esas, 2020/462 Karar sayılı kararında ... sözleşmesinin feshi ile ilgili verdiği bozma kararında maddi hata olduğu anlaşılmakla bu husus dikkate alınarak inceleme yapılmak üzere dosya Dairemize gönderilmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından dosya Dairemize gönderilmiş olmakla Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı ... Turizm Ltd. Şti. nezdinde 01.04.1998 tarihinde rehber olarak işe başladığını, 2005 yılında bu Şirketin davalıya devredildiğini, aynı koşullarda davalı işveren bünyesinde çalışmasını sürdürdüğünü, mevsimlik işçi statüsünde çalışmakta olup 01 Nisan-01 Kasım tarihleri arasında 7 aylık sezonda çalıştığını, bu süre içerisinde davalının verdiği ... programı doğrultusunda turist rehberliği hizmeti verdiğini, 01 Nisan 2013 tarihinde başlayan turizm sezonu için davalının ... çağrısı yapmayarak müvekkilinin ... sözleşmesini eylemli olarak feshettiğini, çalıştığı süre içinde cumartesi ve pazar günleri ile diğer resmî tatil günleri dâhil günde 12 saat hizmet verdiğini, buna karşılık tatil ücreti ve fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini, en son aylık net 1.750,00 TL ücret almasına rağmen bordroların asgari ücret üzerinden düzenlendiğini öğrendiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma ve ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının otel rehberi olarak asgari ücretle ve aralıklı bir şekilde çalıştığını, duruma göre haftanın bir ya da iki günü tatil olduğunu, hafta arası tam çalışılmışsa 2 gün, yarım günlük çalışmalar varsa 1 gün tatil yapıldığını, müvekkilinin ... Turizm Ltd. Şti.ni devralmadığını, organik bağın bulunmadığını, davacı işe davet edilmediğini ileri sürmüş ise de bu iddiasının gerçek dışı olduğunu, öncelikle davacı konumunda çalışanlara davet yapılmadığını, ikinci olarak ise sezon öncesi planlamalar kapsamında görüşüldüğünü ve işinin belirlendiğini; ancak davacının kabul etmediğini, üçüncü ve en önemlisinin de davacının, davet yapılsa bile çalışma niyeti olmadığının ortaya çıktığını, zira kendisinin sezon başlamadan önce kendi adına bir işyeri açtığını, sektörde davacı konumundaki birçok rehberin, sezon başında kendileri gelip ... varsa sözleşme imzaladıklarını, kendilerine ayrıca bir çağrı yapılmadığını, uygulamanın bu şekilde olduğunu, mart aylarında Şirkete gelip ... sözleşmesi yapıldığını, yurt dışından gelecek olan turist grubunun tarihine göre de nisan aylarında çalışmaya başlandığını, nitekim çalıştığı süre boyunca davacıya da hiç çağrı yapılmadığını, her yıl kendisinin gelerek sözleşme imzaladığını, davacının turizm çalışma mevsiminin başlamasından önce mart ayında kendi adına işyeri açtığı, açtığı işyerinin ... Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) belgeli seyahat acentesi olduğunu, müvekkilinin yaptığı işin aynısını yaptığını, hatta haksız rekabet oluşturacak şekilde müvekkilinin müşteri kitlesini hedef alarak müvekkilinin satışa sunduğu tur hizmetini yarı fiyatına aynı müşteri kitlesine satmaya çalıştığının görüldüğünü, davacının bunu yaparken müvekkili Şirketi de kötülediğini, bu gerçekler karşısında davacının kötüniyetli bulunduğunun ortada olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 12.....2014 tarihli ve 2013/235 Esas, 2014/359 Karar sayılı kararı ile; davacının 01.04.1998-07.11.2012 tarihleri arasında mevsimlik işçi olarak en son aylık net 1.750,00 TL ücret ile çalıştığı, dava dışı ... Ltd. Şti. ile davalı arasında işyeri devri bulunduğu belirtildikten sonra her sezon öncesinde davalı işveren tarafından işçilerin telefonla aranmak suretiyle işe davet edildikleri; ancak önceki yıllardan farklı olarak 2013 yılı sezonu için davacıya bu şekilde bir davet yapılmaması suretiyle tarafların arasındaki ... sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiği, aksi yöndeki savunmaların somut delillerle ve tereddüte yer bırakmayacak şekilde ispatlanamadığı, bu suretle davacının ... sözleşmesinin haklı bir neden olmaksızın işveren tarafından feshedildiği ve davacının ihbar ile kıdem tazminatlarına hak kazandığı, dosya kapsamı ve tanık beyanlarına göre davacının haftalık 25 saat fazla çalışmasının bulunduğu, bilirkişi raporunda açıkladığı üzere ... bayram ve genel tatil çalışmalarının olduğunun belirlendiği, bu alacaklardan ½ oranında indirim uygulandığı gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatları yönünden davanın kabulüne, fazla çalışma ve ... bayram ve genel tatil ücreti alacakları yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 21.04.2015 tarihli ve 2015/8307 Esas, 2015/7257 Karar sayılı ilâmı ile; (1) numaralı bentte tarafların sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, (2) numaralı bentte, davacının sezon öncesi hâlen çağrılması mümkün iken kendisine ait işyeri açarak haklı bir neden ileri sürmeden eylemli olarak ... sözleşmesini feshettiği anlaşıldığından kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğu; (3) numaralı bentte davalı tanık beyanlarındaki çalışma saatleri üzerinden değerlendirme yapılması gerektiği ve talep aşılarak transfer nedeniyle haftada 2 gün + 4 saat fazla çalışma yapıldığının kabulünün hatalı olduğu ve (4) numaralı bentte fazla çalışma ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarından 1/2 oranında yapılan indirimin fahiş olduğu belirtilerek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Direnme Kararı

Mahkemenin 09.11.2015 tarihli ve 2015/548 Esas, 2015/551 Karar sayılı kararı ile; davacının işyerinde mevsimlik işçi olarak çalıştığı, ... sözleşmesi askıda olduğu dönem itibarıyla ortak olduğu bir şirket kurması ve kendi işini yapmasına engel bir durumun olmadığı, mevsim başında davalı işverenin usulüne uygun olarak davacıyı işe davet etmesi gerektiği hâlde bu yönde bir davette bulunmadığı, bozma ilâmında davacının kendi adına şirket kurması ve inşaat işleri ile ilgilenmesinin eylemli olarak ... sözleşmesinin feshi kabul edileceği yönündeki tespitin usul ve yasaya aykırı olduğu, davacının bu eylemlerini ... sözleşmesinin askıda kaldığı dönem itibarıyla yaptığı, kendisine mevsim başında işe başlaması yönünde davet geldiğinde çalışmaya devam etmesinin mümkün olduğu, davet olmadan davacının çalışmayacağı yönündeki tespitin ancak niyet okuma olabileceği, işveren tarafın üzerine düşen yükümlülüğü usulüne uygun olarak yerine getirmediği, buna göre ... sözleşmesinin işverence haksız şekilde feshedildiği, davacı tanıklarından Ö.Ö'nün davalı işveren aleyhine açılmış bir davasının bulunmadığı, davacının avukatına vekâlet vermesinin menfaat birliği içerisinde olduğu anlamına gelmeyeceği, bu vekâlet çerçevesinde işveren aleyhine bir davanın açıldığı yönünde savunmanın da olmadığı, dolayısıyla bu tanık beyanına göre belirlenen fazla çalışma tespitinin yerinde olduğu; çalışılan süre, fazla çalışmanın yoğunluğu ve hesaplanan fazla çalışma ücreti değerlendirildiğinde, ½ oranında indirim yapılmasının adil olduğu ve hakkın özünü de etkilemediği gerekçeleriyle önceki kararda direnilmesine karar verilmiştir.

C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.02.2016 tarihli ve 2016/1313 Esas, 2016/3288 Karar sayılı ilâmı ile; 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun'un 40 ıncı maddesi ile eklenen 5521 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu uyarınca direnme kararını öncelikle inceleme yetkisi olduğu açıklamasına yer verdikten sonra, Mahkeme kararındaki direnme gerekçeleri dikkate alındığında Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 21.04.2015 tarihli ve 2015/8307 Esas, 2015/7257 Karar sayılı ilâmının feshe ilişkin bozma kararının yerinde olmadığı, direnme kararının bu açıdan doğru olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin direnmeye yönelik yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan ... sözleşmesinin feshine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiş, (3) ve (4) numaralı diğer bozma sebepleri yönünden ise direnme kararının yerinde olmadığı belirtilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.....2020 tarihli ve 2016/22(7)-603 Esas, 2020/462 Karar sayılı kararı ile; ... sözleşmesinin askı dönemi içerisinde davacı işçi tarafından eylemli olarak feshedildiği, bu nedenle davacının sezon başlangıcında işe davet edilmemesi nedeniyle ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı talep etmesinin de dürüstlük kuralına aykırı olduğu, davacı tanığı Ü.D'nin tanık olarak dinlendiği tarihte açılmış bir davasının bulunmaması, daha sonra açtığı işçilik alacakları davasında fazla çalışma yaptığının kabul edilerek sonuca gidilmesi ve bu kararın da kesinleşmesi karşısında, salt aynı tarihte davacı ile birlikte aynı avukata vekâlet vermiş olmasının davacı ile menfaat birlikteliği içerisinde olduğunu göstermeyeceği, dolayısıyla Özel Dairenin bu konudaki bozmasının yerinde olmadığı; ancak dava dilekçesinde iddia edilmediği hâlde talep aşılarak transfer nedeniyle haftada 2 gün ayrıca 4 saat fazla çalışma yapıldığının kabulü ile verilen direnme kararının bozulması gerektiği, ayrıca fazla çalışma ile ... bayram ve genel tatil alacaklarında yapılan indirim oranı yönünden de Mahkeme kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle direnme kararını bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Hukuk Genel Kurulu Kararı Üzerine Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun bozma ilâmı doğrultusunda kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

E. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 31.10.2022 tarihli ve 2022/11650 Esas, 2022/13876 Karar sayılı kararı ile; Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.02.2016 tarihli ve 2016/1313 Esas, 2016/3288 Karar sayılı ilâmı ile; direnme kararının fesih yönünden yerinde olduğu ancak fazla çalışma süresinin tespiti ile yapılan indirim oranı yönünden hükmün yerinde olmadığı gerekçeleri ile dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılan incelemede, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.02.2016 tarihli ilâmı ile feshe yönelik direnme kararının yerinde olduğu kabul edilerek Mahkeme kararının bu yönden onanmasına karar verildiği hususunun değerlendirilmediği anlaşılmakla bu hususun maddi hatadan kaynaklanmış olması ihtimalinin değerlendirilmesi için dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.05.2023 tarihli ve 2022/9-1220 Esas, 2023/401 Karar sayılı kararı ile; Yargıtay 7. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucu direnme kararının feshe ilişkin bölümü onandığından artık onanarak uyuşmazlık konusu olmaktan çıkan bu hususta Hukuk Genel Kurulunca inceleme yapılarak bozma kararı verilmesinin mümkün olmadığı, açıklanan sebeple Hukuk Genel Kurulunun 24.....2020 tarihli ve 2016/22(7)-603 Esas, 2020/462 Karar sayılı kararının bu kısım itibarıyla maddi hataya dayandığının anlaşıldığı gerekçesiyle açıklanan bu husus dikkate alınarak inceleme yapılmak üzere dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; ... sözleşmesi ile çalışan bir kişinin üstelik mevsimlik bir işte çalışırken ayrıca kendi hesabına işletme kurmasını engelleyen bir yasal düzenleme bulunmadığını, davalı işverenin şubat ayında Kapadokya’da o sezonda çalışacak elemanlar için bir hazırlık semineri düzenlediği, bu seminere müvekkilinin çağrılmadığını, böylelikle işverenin sezon başladığında müvekkilini çağırmama yönündeki iradesini açıklamış olduğunu, yolcu transferinin işin bir parçası olduğunu, aynı işverene aynı ... sözleşmesi kapsamında yerine getirilmekte olduğunu, buna göre fazla çalışma ücreti talebinin bu hususu da kapsadığını, müvekkilinin çalışma dönemi ve düzeni dikkate alındığında fazla çalışma ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarında indirim uygulanmaması gerektiğini belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ... sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatları ödenmesini gerektirecek şekilde sona erip ermediği, fazla çalışma süresinin tespiti, fazla çalışma ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarından indirim uygulanması gerekip gerekmediği hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 120 nci maddesi yollamasıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.

3. 4857 sayılı Kanun'un 17, 25, 41, 47 ve 63 üncü maddeleri

3. Değerlendirme

1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacının kıdem ve ihbar tazminatına ilişkin talepleri yönünden dosya incelendiğinde; Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 21.04.2015 tarihli ve 2015/8307 Esas, 2015/7257 Karar sayılı kararı ile; davacının sezon öncesi hâlen çağrılması mümkün iken kendisine ait işyeri açarak haklı bir neden ileri sürmeden eylemli olarak ... sözleşmesini feshettiği anlaşıldığından kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verildiği, Mahkemenin 09.11.2015 tarihli ve 2015/548 Esas, 2015/551 Karar sayılı kararı ile önceki kararda direnildiği, direnme kararının taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.02.2016 tarihli ve 2016/1313 Esas, 2016/3288 Karar sayılı ilâmı ile; Mahkeme kararındaki direnme gerekçeleri dikkate alındığında Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 21.04.2015 tarihli ve 2015/8307 Esas, 2015/7257 Karar sayılı ilâmının kıdem ve ihbar tazminatının reddi gerektiğinin belirtilmesi yönünden yerinde olmadığı, direnme kararının bu açıdan doğru olduğu, bu nedenle ... sözleşmesinin feshine ilişkin direnme kararının 5521 sayılı Kanun uyarınca onanmasına karar verildiği, diğer bozma nedenleri yerinde bulunarak dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.....2020 tarihli ve 2016/22(7)-603 Esas, 2020/462 Karar sayılı kararı ile feshe ilişkin inceleme yapılarak davacının kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin reddi gerektiğine karar verildiği ve Mahkemece Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı uyarınca davacının kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin reddine karar verildiği görülmektedir.

3. İlâmın "Bozma ve Bozmadan Sonraki Yargılama Süreci" başlıklı bölümünün (E) bendinde açıklandığı üzere, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.05.2023 tarihli ve 2022/9-1220 Esas, 2023/401 Karar sayılı kararı ile; direnme kararını öncelikle inceleme yetkisi bulunan Yargıtay 7. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucu direnme kararının feshe ilişkin bölümü onandığından artık onanarak uyuşmazlık konusu olmaktan çıkan bu hususta Hukuk Genel Kurulunca inceleme yapılarak bozma kararı verilmesinin mümkün olmadığı, Hukuk Genel Kurulunun 24.....2020 tarihli ve 2016/22(7)-603 Esas, 2020/462 Karar sayılı kararının bu kısım itibarıyla maddi hataya dayandığı açıklanmıştır.

4. Yapılan bu açıklamalara göre Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.02.2016 tarihli ve 2016/1313 Esas, 2016/3288 Karar sayılı ilâmı ile; direnme kararının feshe ilişkin bölümü yerinde bulunduğundan Mahkemece davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine dair hüküm kurulması hatalıdır.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.