Logo

9. Hukuk Dairesi2023/13688 E. 2023/12336 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı kurumdan karşılığı ödenmeyen fazla mesai ve yıllık izin ücretleri alacağının bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının fazla mesai ve yıllık izin ücretleri alacağı hususunda yaptığı yargılama ve değerlendirmenin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2018/341 E., 2019/727 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 16.04.1996 tarihinden emekli olduğu 28.02.2013 tarihine kadar ... Devlet Hastanesinde kesintisiz olarak çeşitli görevlerde çalıştığını, farklı şirketlerden Sosyal Güvenlik Kurumu primlerinin yatırıldığını, davacının emekliliği nedeniyle ... sözleşmesinin sona erdiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, açılan davanın yerinde olmadığını, davacının yüklenici şirketlerin işçisi olduğunu, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... Hizmet Temizlik İnş. Gıda Tic. ve Taah. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, işçilik hak ve alacaklarından davalı Kurumun sorumlu olduğunu davayı kabul etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 31.03.2015 tarihli ve 2014/2 Esas, 2015/341 Karar sayılı kararı ile; davacının davalıya ait işyerinde 16.04.1996-28.02.2014 tarihleri arasında çalıştığı, ... sözleşmesinin davacı tarafından emeklilik nedeni ile haklı sebeple feshedildiği, davacının kıdem tazminatı ve fesihte kullandırıldığı ya da karşılığı ücretinin ödendiği ispatlanamayan yıllık izin ücretine hak kazandığı, ispat yükü kendisinde olan davacının fazla çalışma iddiasını tanık beyanları ile ispatladığı, ... bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını ise ispat edemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 10.05.2018 tarihli ve 2017/6453 Esas, 2018/10498 Karar sayılı ilâmı ile; davalı Şirket vekilinin delil listesinde de dayandığı yemin deliline müracaatla 09.03.2015 tarihli dilekçesinde açıkça yıllık izin ücreti bakımından davacıya yemin teklif ettiği, davalı yan yemin teklifinde bulunduğundan mahkemece yemine ilişkin usuli işlemler tamamlatılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yemin teklifi göz ardı edilerek sonuca gidilmesinin hatalı olduğu, davalıların bir kısım fazla çalışmaların banka aracılığı ile ödendiğini savunduğu, Mahkemece bu hususun davacıdan sorulmadığı, bu nedenle Mahkemece imzasız 2012 yılına ait Şubat, Mayıs, Ağustos, Ekim ayları ile 2013 yılına ait Şubat ayı bordrolarında fazla çalışma ücreti tahakkuklarının ödenip ödenmediği araştırılarak hesaplanan fazla çalışma alacağından mahsubu gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının 12.02.2019 tarihli duruşmada yıllık izin yönünden yeminin yaptırıldığı, davacının yemini ile 26 günlük yıllık iznini kullandığı anlaşılmakla bakiye yıllık izin günleri yönünden alınan ek rapora itibar edilerek hüküm kurulduğu, ispat yükü kendisinde olan davacı tarafın fazla çalışma olgusunu tanık beyanları ile ispatladığı, davacı asılın 12.02.2019 tarihli beyanında 2012 yılı Şubat, Mayıs, Ağustos ve Ekim ayları ile 2013 yılı Şubat ayında kendisine fazla çalışma ücreti ödemesi yapılmadığını beyan ettiği, ispat yükü kendinde olan davalılara 10.07.2019 tarihli celse ile banka bilgilerini sunmak üzere ihtaratlı kesin süre verildiği ancak kesin süreye rağmen ödeme yapılan banka bilgilerinin sunulmaması nedeniyle bordrolarda gözüken fazla çalışma tahakkuklarının davacı beyanı da dikkate alınarak mahsup edilmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; davacının hizmet ihalesini alan diğer Şirketlerin elemanı olarak çalıştığını, müvekkili İdarenin personeli olmadığını, davacının tüm özlük haklarından sorumluluğun işe girerken işçi ile sözleşme imzalayan işveren şirketlere ait olduğunu, davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, faize, zamanaşımı savunmasının dikkate alınmamasına itiraz ettiklerini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının karşılığı ödenmeyen fazla çalışma ve yıllık izin ücreti alacağı bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 41, 53, 59 ve 63 üncü maddeleri.

3. 6100 sayılı Kanun'un 227 nci madddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında temyiz edenin sıfatına göre bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

18.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.