Logo

9. Hukuk Dairesi2023/14014 E. 2023/16728 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücreti, dini bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının miktarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin tespiti uyuşmazlığıdır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozmaya uygun davrandığı, kararda ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyularak verilen kararda karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususların tekrar incelenmesine imkan olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2020/140 E., 2023/85 K.

DAVA TARİHİ : 12.02.2015

KARAR : Davanın kısmen kabulü

TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 01.07.2003-23.12.2014 tarihleri arasında çalıştığını, davacının semt pazarlarında kayıtsız esnafların bildirimi, yer ölçümleri, pazarcılardan oda adına para toplama gibi işlerde çalıştırıldığını, ... sözleşmesinin işveren tarafından sonlandırıldığını, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ... Posta ve Telgraf Teşkilatı AŞ (...) şubesindeki hesabına 12.000,00 TL yatırıldığını, talep edebileceği işçilik alacaklarının bulunmadığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 17.03.2016 tarihli ve 2015/82 Esas, 2016/156 Karar sayılı kararı ile; davacının davalıya ait işyerinde 01.07.2003-23.12.2014 tarihleri arasında 11 yıl, 5 ay, 23 gün çalıştığı, davacının semt pazarlarında kayıtsız esnafların bildirimi, yer ölçümleri, pazarcılardan oda adına para toplama gibi işlerde kahya tabir edilen bir pozisyonda çalıştırıldığı, ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız ve gerekçesiz olarak sona erdirildiğinin anlaşıldığı, davacının fazla çalışma yaptığı, hafta tatili ile ... bayram ve genel tatillerde çalıştığına ilişkin iddiasının beyanlarına başvurulan tanık anlatımları ile ispatlandığı, dava tarihinden hemen önce ve sonra davacıya kıdem tazminatına mahsuben bir kısım ödeme yapıldığı, davacının yapılan bu ödemeleri dava tarihinden sonra tahsil ettiğinin anlaşılmasına göre yapılan ödemeler hesaplanan kıdem tazminatı tutarından mahsup edilmiş ise de davalı tarafın bu alacak miktarı yönünden de dava açılmasına sebebiyet verdiği kabul edilerek, yargılama harç ve masrafları ile vekâlet ücreti bakımından kabul edilen miktar hesaplamasında dikkate alındığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 27.02.2020 tarihli ve 2016/14542 Esas, 2020/3247 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra; davacının çalıştığı bölgenin araştırılması, tespit edilen bölgelerde bu yerlerde hangi tarihler arasında haftanın hangi günlerinde kaç pazar kurulduğu, arefe günlerinde, ... bayram ve genel tatillerde pazar kurulup kurulmadığının belirlenmesi ve buna göre davacının fazla çalışma ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına ilişkin talebinin usuli kazanılmış haklar gözetilerek değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, davalı tarafından ikisi dava tarihinden önce, biri dava tarihinden sonra olmak üzere üç ayrı tarihte davacı adına ...'ye kıdem tazminatı açıklaması ile ödeme yapıldığının anlaşıldığı, davacının yapılan bu ödemelerden haberdar edildiğine ilişkin ... belgeleri ibraz edilmiş ise de davacının tebellüğ ettiği tarihin dosya kapsamından anlaşılamadığı, Mahkemece davalının davacıya yapılan ödemeleri haber verdiği yazıların davacıya tebliğ edildiği tarihlerin her bir yazı için ayrı ayrı bildirilmesi ve ilgili belgelerin gönderilmesinin istenmesi ile davacının yapılan ödemeleri yargılamanın hangi aşamasında öğrendiği netleştirilerek hüküm tarihinde yürürlükte olacak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT) ve hüküm altına alınan alacak miktarları göz önüne alınarak taraflar lehine vekâlet ücreti ile yargılama giderlerinin belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak devam edilen yargılamada bozma ilâmı uyarınca araştırma yapıldığı, gelen yazı cevapları ve tanık beyanları birlikte değerlendirilerek davacının fazla çalışma ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hesaplandığı, davacıya yapılan kıdem tazminatı ödemelerini ve ödemelerin bildirildiği evrakın dosyaya celp edildiği, buna göre toplamda 9.000,00 TL olarak yapılan ilk iki ödeme dava öncesi yapılan ödeme olup davacının yine dava öncesi bu ödemeden bilgi sahibi olduğunun anlaşıldığı, davacının da dava dilekçesinde talep ettiği kıdem tazminatı tutarına göre reddedilen 1.938,98 TL'nin, davalı lehine yargılama gideri ve vekâlet ücreti hesaplanmasında değerlendirilmesi gerektiği, davalı tarafından kıdem tazminatına mahsuben yapıldığı anlaşılan 3.000.00 TL tutarındaki ödemeden ise davacının dava açıldıktan sonra bilgi sahibi olduğunun anlaşılmasına göre davalının bu miktar yönünden dava açılmasına sebebiyet verdiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili ile katılma yolu ile davacı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davalı vekili temyiz dilekçesi ile; 14.03.2016 tarihli beyan dilekçesi ile davacının ıslahına karşı ileri sürülen zamanaşımı def'inin ve 28.04.2021 tarihli beyan dilekçesi ile cevap dilekçesi ıslah edilerek ileri sürülen davaya karşı zamanaşımı def'inin dikkate alınmamasının hatalı olduğunu, taraflarınca sunulan delil, beyan ve itirazlar değerlendirilmeden eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek usul ve esas yönünden hatalı olan ve eksik inceleme sonucu verilen Mahkeme kararının bozulmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2. Davacı vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesi ile; Mahkemece bozma ilâmına uyulmak suretiyle alınan bilirkişi ek raporunda talep edilen alacakların eksik hesaplandığını, aleyhlerine hükmedilen yargılama gideri ile vekâlet ücretinin hatalı belirlendiğini belirterek Mahkeme kararının bozulmasını ve davanın talepleri gibi kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının fazla çalışma ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının doğru belirlenip belirlenmediği, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı ... Kanunu’nun 41, 44, 47, 63 ve 68 nci maddeleri, karar tarihinde yürülükte bulunan AAÜT hükümleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.