"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1982 E., 2023/659 K.
DAVA TARİHİ : 27.12.2017
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 6. İş Mahkemesi
SAYISI : 2017/776 E., 2021/100 K.
Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ve davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; işçilerin, davalı Kurumun 1255591.35 sicil numarasında tescil ve işlem gören işyerinde çalışan işçiler olduğunu, davalı Kurum hakkında 09.02.2017-29.05.2017 tarihleri arasını kapsayan denetimde, davalı işçilere bir kısım fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücretinin ödenmediğini belirten 17.02.2017 tarihli tespit tutanağı tutulduğunu ve teftiş devam ederken ödeme yapılmasının istendiğini, müfettişin yapmış olduğu incelemede tutulan teftiş tutanağında alacaklı olduğu belirtilen davalılardan, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışanlardan kendi talebi olan ve bu talebi üzerine hafta içi izin verilen işçilerin dışında hafta içi izin verilmeyenlere bayram çalışması ve varsa fazla çalışma ücreti ödenmiş olduğunu ancak buna rağmen idari para cezası tahakkuk ettirildiğini ve bu cezanın tebliğ edildiğini, buna ilişkin itirazda bulunulmuş olduğunu iddia ederek davalı kurum müfettişinin tespitlerinin gerçeği yansıtmaması, hatalı olması nedeni ile davalılara borçlu olmadıklarının tespiti ile kurum işleminin iptalini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili; davacının işyerinde yapılan teftiş neticesinde tespit edilen mevzuata aykırılıkların bildiriminin yapıldığını, bu bildirim ile eksik hususların tamamlanması için davacı işverene 27.02.2017 tarihine kadar 10 günlük süre verildiğini ancak bazı işçilere hâlen ücretlerinin ödenmediğinin tespiti üzerine incelemenin tamamlandığını ve ilgili 25.08.2017 tarihli, 10481/İNC-25 sayılı raporun hazırlandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kurum işleminde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili, dava dilekçesindeki iddiaları tekrarlamak suretiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2. Davalı Kurum vekili, mahkeme kararında hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarının karşılığının işveren tarafından ödenmesi gerektiği belirlenerek ve telafi izni adı altında verilen iznin mazeret izni olarak kabul edilmesi ile bu iznin alacak hakkını ortadan kaldırmayacağı ifade edilerek verilen kararda hatalı yön bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesi kararında davalı Kurum lehine belirlenen vekâlet ücretinin hatalı olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekilince temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesince hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı olduğu, 2021 yılında istinaf kanun yoluna başvurulduğu için o yıla ait maktu vekâlet ücretinin talep edildiği, bu durumun o miktarın talep edildiği anlamına gelmediği belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı ... Müdürlüğünün davada taraf sıfatı bulunup bulunmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( 6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası 371 inci maddesi.
2. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 92 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Somut uyuşmazlıkta dava 4857 sayılı Kanun'un 92 nci maddesi uyarınca teftiş raporuna itiraza ilişkindir. Davacı davada taraf olarak Türkiye İş Kurumunu göstermiş, anılan Kurum aleyhine yargılama sürdürülerek karar verilmiştir.
2. Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili iş müfettişleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde görevli olup teftiş raporunu davalı ... adına değil Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı adına düzenlemektedir. Davalı taraf olarak husumet yöneltilen Kurum, raporları düzenleyen İş Teftiş Kurulu ile bağlantılı olmayıp Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı teşkilatı içerisinde yer alan tüzel kişiliği haiz, idari ve mali bakımdan özerk bir kamu kurumudur. Bu itibarla davalı ... hakkında husumet yönünden ret kararı verilmesi gerekirken esasa girilerek hüküm kurulması hatalı olmuştur.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 13.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.