"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2022/119 E., 2022/533 K.
DAVA TARİHİ : 16.10.2014
KARAR : Asıl ve birleşen 2016/842 E. sayılı dosyanın kısmen kabulü, birleşen 2016/99 E. sayılı davanın reddi
TEMYİZ EDENLER :Davacı vekili ve davalı ... Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü vekili
BİRLEŞEN DAVA
MAHKEMESİ : ... 2. ... Mahkemesi
SAYISI : 2016/842 E., 2016/789 K.
BİRLEŞEN DAVA
MAHKEMESİ : ... 2. ... Mahkemesi
SAYISI : 2016/99 E., 2016/64 K.
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleşen 2016/842 Esas sayılı davaların kısmen kabulüne, birleşen 2016/99 Esas sayılı davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı ve davalı ... Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürülüğü vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; davacının davalı ... Müdülüğünün asıl işveren, Star İnş. ve Tic. AŞ’nin (Star İnşaat) alt işveren olarak faaliyet gösterdiği işyerinde çalışmakta iken ... sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları, ücretli yıllık izin, ücret, toplu ... sözleşmesi farkı, ücret farkı ve ilave tediye alacaklarının faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davacı vekili birleşen 2016/842 Esas sayılı dava dilekçesinde; davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu, davacının davalı Kurumun işçisi sayılması gerektiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, ücretli yıllık izin, ücret, toplu ... sözleşmesi farkı, ücret farkı ve ilave tediye alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davacı vekili birleşen 2016/99 Esas sayılı dava dilekçesinde; davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu, davacının davalı Kurumun işçisi sayılması gerektiğini iddia ederek ilave tediye ve ücret farkı alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili; diğer davalı ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu uyarınca yapılan yapım ihalesi sonucu sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeye göre diğer davalı yanında çalışan işçilerin hak ve alacaklarından sorumlu olmayacaklarını, alacakların zamanaşımına uğradığını, husumetin yanlış tarafa yöneltildiğini, Kurumun işveren sıfatının bulunmadığını, diğer davalı Şirket ile muvazaa ilişkisinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... İnşaat vekili, davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 23.....2016 tarihli ve 2014/887 Esas ve 2016/1099 Karar sayılı kararı ile davacı vekilince işbu dosyada yargılama sırasında muvazaa iddiasında bulunulduğu ve muvazaa hususunun resen araştırıldığı, davalıları TTK Genel Müdürlüğü ve Star İnşaat olan 30 civarında açılan işe iade davasında yine davacı vekili tarafından muvazaa iddiasının gündeme getirildiği, mahkemelerce verilen kararların temyizi üzerine Yargıtayın pek çok ilâmında davalılar arasındaki ilişkinin muvazalı olduğunun tespit edildiği, muvazaa tespitine ilişkin emsal ilâmlar dikkate alınarak yargılamaya devam edildiği, davacının davalı işyerinde davalı ... asıl işveren, davalı ... İnşaat alt işveren olmak üzere işçi olarak çalışırken ... sözleşmesinin feshedildiği, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kesinleşmiş yargı ilâmları ile tespit edildiği gerekçesi ile asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 04.....2020 tarihli ve 2017/28131 Esas, 2020/5714 Karar sayılı ilâmı ile Mahkemece muvazaa araştırması yapılması gerektiğine yönelik gerekçe ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece 03.12.2020 tarihli ve 2020/421 Esas, 2020/462 Karar sayılı kararı ile davacı ile aynı işyerinde ve işlerde çalışan başka bir işçinin aynı davalılara karşı açmış olduğu emsal dosya dikkate alınarak davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu, dava konusu işçilik alacaklarından TTK Genel Müdürlüğü ile birlikte davalı ... İnşaatın müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 07.04.2021 tarihli ve 2021/3210 Esas, 2021/7740 Karar sayılı ilâmı ile Mahkemece bozma ilâmında belirtilen şekilde araştırma yapılmadan ve bozma gereği yerine getirilmeden karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 29.07.2021 tarihli ve 2021/249 Esas, 2021/503 Karar sayılı kararı ile bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; bozma kararı, toplanan deliller, dosya kapsamına ve emsal dosyada yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporuna göre davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin muvazaalı olduğunun kabulü ile asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.
E. Üçüncü Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 19.01.2022 tarihli ve 2021/12325 Esas, 2022/597 Karar sayılı ilâmı ile taraflar arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı, kanunen geçerli asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunduğu kabul edilerek talep konusu alacaklar hakkında bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
F. Mahkemece Üçüncü Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; bozma kararı, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre galeri sürme işinin alt işverene gördürülebileceği, salt bu nedenle ilişkinin muvazaalı olduğunun kabulünün mümkün olmadığı, davalılar arasındaki ilişkinin geçerli asıl işveren alt işveren ilişkisi olduğu, alacakların davacının son ücreti esas alınarak hesaplandığı, taleple bağlılık ilkesi gereğince Yapım İşleri Şartnamesi'nin dikkate alınmadığı gerekçeleriyle asıl ve birleşen 2016/ 842 Esas sayılı davanın kısmen kabulüne, birleşen 2016/99 Esas sayılı davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu, daha önce verilen kararlar ile muvazaanın kesinleştiğini, Mahkemece asıl işveren alt işveren ilişkisine göre verilen kararının adil yargılanma hakkı ihlal ettiğini ileri sürerek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; emsal Yargıtay kararları gereğince kıdem tazminatından sorumlu olmadıklarını, müvekkili ile diğer davalı Şirket arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi olmadığını, müvekkilinin işveren sıfatı bulunmadığını ve alacaklardan sorumlu olmadığını, verilen işin anahtar teslim ... olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının davalı Kurumun işçisi sayılıp sayılmayacağı ve buna göre davalı Kurumun dava konusu alacaklardan sorumlu olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı ... Kanunu’nun "Tanımlar" başlıklı 2 nci maddesinin yedinci fıkrası şöyledir:
"Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde ... alan ve bu ... için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile ... aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, ... sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur. ..."
3. Alt İşverenlik Yönetmeliği'nin "Asıl İşveren-alt İşveren İlişkisinin Kurulma Şartları" kenar başlıklı 4 üncü maddesinin ( b) bendi şöyledir:
"Alt işverene verilen ..., işyerinde mal veya hizmet üretiminin yardımcı işlerinden olmalıdır. Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi durumunda ise, verilen ... işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir ... olmalıdır.""Alt işverene verilen ..., işyerinde mal veya hizmet üretiminin yardımcı işlerinden olmalıdır. Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi durumunda ise, verilen ... işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir ... olmalıdır."
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı ve davalı ... vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı ... Müdürlüğüne yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
15.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.