"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TARİHİ : 25.02.2015
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde Mayıs 2006 – Aralık 2014 tarihleri arasında asfalt döküm işlerinde kesintisiz olarak çalıştığını, davacının hizmet döküm cetvelinde görünen işyeri sicil numaralarının ... ... Beton Asfalt Enerji Üretim Dağıtım Tesisleri Su Kanalizasyon Tic. San. AŞ’ne (... AŞ) ... yapan alt işveren firmalara ait olduğunu, müvekkilinin ... AŞ tarafından işe alındığını, emir ve talimatları ... AŞ görevlilerinden aldığını, ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeksizin feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirketten ihale ile ... alan firmalarda çalıştığını, davacının müvekkili Şirket işçisi olmadığını, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, ayrıca 4857 sayılı ... Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 32 nci maddesi uyarınca ücret ve dönemsel nitelikteki alacakların doğduğu tarihten itibaren 5 yıl içinde istenmemesi hâlinde zamanaşımına uğradığını, davacının bu nitelikteki fazla çalışma, hafta tatili çalışması ücretleri ve diğer bu nitelikteki taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının 2006-2014 tarihleri arasında müvekkili Şirkette çalıştığını iddia ettiğini, ancak davacının hizmet dökümünün tetkikinde davacının belirtilen dönemlerde başka işyerlerinde çalıştığının da görüleceğini, ayrıca davacının hafta sonları dâhil yıllık izin kullanmaksızın sabah saat 08.00’den gece yarılarına kadar çalıştığı iddiasının hayatın olağan akışına ve gerçeğe aykırı olduğunu, davacının talep ettiği işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığının tespiti için davacının gerçek işverenlerinin davaya dâhil edilmesi gerektiğini, davacının işçilik alacaklarından asıl sorumlu olanların bu şirketler olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 21.04.2016 tarihli ve 2015/154 Esas, 2016/148 Karar sayılı kararı ile; davalı yanca husumet itirazında bulunulmuş ise de ... AŞ ile dava dışı ... İnşaat Ltd. Şti. arasında bağıtlanmış ihaleli asfalt işi yama sözleşmelerinin davalı ... AŞ’nin asıl işi olan asfalt yama işinin yükleniciye devri niteliğinde olup Yargıtay denetiminden geçmiş (Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesinin 09.10.2013 tarihli ilâmı ile onanmıştır) davacı yanca örnekleri sunulan, emsal işçilere ait ... 11. ... Mahkemesinin 2012/76 Esas, 2012/317 Karar sayılı ilâmı dikkate alındığında, ... AŞ ile ... İnşaat Ltd. Şti. arasında bağıtlanmış ihaleli asfalt işi yama sözleşmeleri dönemi yönünden davalı ... AŞ'nin gerçek asıl işveren olarak sorumlu olduğunun kabulü gerektiği, davacının ... sözleşmesinin davalı tarafından haksız feshedildiği, kullanılmayan yıllık izin alacağı ve çalıştığı hâlde ödenmeyen fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 16.10.2019 tarihli ve 2017/24666 Esas, 2019/19189 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece davalı ... AŞ'nin gerçek asıl işveren olarak sorumlu olduğu ve davacının davalı işyerinde 05.05.2006 - 31.01.2015 tarihleri arasında kesintisiz olarak çalıştığı kabul edilmişse de davacının çalışma süresi içerisinde 05.05.2006 – 11.07.2008 tarihleri arasında (her dönem için farklı sicil No.lu işyerlerinde) ... İnşaat Tic. Ltd. Şti.ne, 07.09.2011-....08.2012 tarihleri arasında (her dönem için farklı sicil No.lu işyerlerinde) ... ... İnş. Tic. Ltd. Şti.ne ve ....11.2012-....03.2013, 21.09.2013-30.11.2013 tarihleri arasında (farklı sicil No.lu işyerlerinde) ... ... Tic. Ltd. Şti.ne ait işyerlerinden çalışmaları bildirilmiş olup davalı ile bu işyerleri arasında söz konusu dönemlerde bir bağlantı olup olmadığı araştırılmadığından bu dönemlere ait hizmet alım sözleşmeleri ile bu işyerlerine ait ticaret sicil kayıtları, Sosyal Güvenlik Kurumu tescil görüntüleme bilgileri, davacının bu dönemlere ait işe giriş ve işten ayrılış bildirgelerinin getirtilmesi ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilerek bu işyerleri ile davalı arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi, işyeri devri veya başkaca bir bağlantı olup olmadığı durumu netleştirilerek sonucuna göre hizmet süresi belirlenerek hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak bozma ilâmı doğrultusunda yapılan araştırma sonucu davacının hizmet döküm cetveli ve işyeri tescil belgelerinin incelenmesinde, davacının Mayıs 2006-Aralık 2014 tarihleri arasında çalıştığı tüm şirketlerin ... AŞ'den ihale ile ... alan şirketler olduğu, davacının ihale ile ... alan ve faaliyet alanları “Yol Yapımı ve ...” işi olan şirketler dışında da çalışmadığı davacının davalı işyerinde, davalı Şirket ile dava dışı şirketler arasında yapılan yol yapımı ve ... işi hizmet alımı sözleşmeleri kapsamında 03.05.2006-22.09.2006, 24.11.2006-23.10.2007, 22.10.2007-07.0l.2009, 08.01.2009-20.01.2011, 20.01.2011-....09.2011, 07.08.2012-05.11.2012, 25.03.2014-03.09.2014, 23.09.2014-31.12.2014 tarihleri arasında kesintili olarak 6 yıl, 1 ay, 24 gün (2.244 gün) hizmetinin bulunduğu gerekçesiyle yeniden hesaplama yaptırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; ihale makamı olup dava konusu alacaklardan sorumlu tutulamayacaklarını, davacının ücretinin kayıtlardaki ücret olduğunu, tanıkların davalıya karşı davaları olduğunu, hava sıcaklığının 5 derecenin altına düştüğü günlerde çalışılmadığını, yıllık izin yönünden fasılalı dönemler olduğundan yıllık izin hakkının bulunmadığını ve resen dikkate alınacak nedenleri ileri sürerek hükmün bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava konusu alacakların hesabına esas hizmet süresinin belirlenmesine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı Kanun'un 17, 41, 46, 53 ve 59 uncu maddeleri ile 120 nci maddesinin atfıyla hâlen yürürlükte olan mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
01.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.