"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2021/532 E., 2022/136 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın davalılar ... (... Genel Müdürlüğü) ile ... Güvenlik Koruma Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti. (... Güvenlik Şirketi) yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar ... Koruma ve Güvenlik Hizm. Ltd. Şti. (... Şirketi), ... Özel Güvenlik Hizmetleri Ltd. Şti. (... Güvenlik Şirketi) ile ... Güvenlik Ltd. Şti. (... Şirketi) yönünden reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili ve davalılardan ... Güvevlik Şirketi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre reddedilen ve davacı vekili tarafından temyize konu edilen toplam miktarın karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 5.810,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı ... Güvevlik Şirketi vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Devlet Hava Meydanları İşletmesine ait ... Havalimanında, değişen alt işverenler nezdinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığı sırada ... sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, ... 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesinin 19.03.2013 tarihli ve 2012/564 Esas, 2013/114 Karar sayılı kararı ile davacının işe iadesine ve yasal sürede başvurmasına rağmen işverenin 1 ay içinde işe başlatmaması hâlinde tazminat miktarının davacının 4 aylık ücreti olarak belirlenmesine, 4 aylık boşta geçen süre ücretinin ödenmesi gerektiğine karar verildiğini, kararın Dairemizin 24.10.2013 tarihli ve 2013/8556 Esas, 2013/25873 Karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleştiğini, davacının süresi içinde davalılardan ... Güvenlik Şirketine işe başlama isteğini bildirdiğini ancak işe iade davasının sonuçlarının yerine getirilmediğini iddia ederek ... güvencesi tazminatı, boşta geçen süre ücreti, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... Güvenlik Şirketi vekili cevap dilekçesinde, açılan davanın haksız olduğunu, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, müvekkili Şirketin 01.03.2010-31.12.2010 tarihleri arasında güvenlik işini üstlendiğini, davacının müvekkili Şirkette olan çalışması süresince kıdem tazminatı ve yıllık izin kullanmaya hak kazanmadığını, fazla çalışma ücretinin ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde, davacı ile müvekkili arasında bir ... sözleşmesi bulunmadığını, ... sözleşmesinin davacı ile özel güvenlik şirketleri arasında gerçekleştiğini, davalı müvekkilinin ihale makamı olduğunu ve davacının talep ettiği alacaklardan sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
3. Davalı ... Şirketi vekili cevap dilekçesinde, davacının müvekkili Şirkete bağlı olarak 01.01.2010-28.02.2010 tarihleri arasında çalıştığını, müvekkili Şirketin dava konusu alacaktan sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
4. Davalı ... Şirketi vekili cevap dilekçesinde, davacının ... sözleşmesinin diğer davalı ... Güvenlik Şirketi tarafından sona erdirildiğini, müvekkili Şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının 15.04.2009-31.12.2009 tarihlerinde müvekkili Şirketin diğer davalılardan ... Güvenlik Ltd. Şti. ile oluşturduğu ortak girişime bağlı çalıştığını ancak asıl işverenin davalılardan ... Genel Müdürlüğü olduğunu, davacının açtığı işe iade davasında müvekkili Şirket yönünden husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
5. Davalı ... tarafından davaya cevap verilmemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 30.....2016 tarihli ve 2014/366 Esas , 2016/507 Karar sayılı kararıyla; toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın davalılar ... Genel Müdürlüğü ile ... Güvevlik Şirketi yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar ... Şirketi, ... Güvenlik Şirketi ile ... Şirketi yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalılardan ... Genel Müdürlüğü ile ... Güvenlik Şirketi vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Yargıtay (kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 13.07.2020 tarihli ve 2017/31174 Esas, 2020/9452 Karar sayılı ilâmı ile taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, davacı tanıklarından D.Ö. tarafından davalılar aleyhine açılan ... güvencesi tazminatı, boşta geçen süre ücreti , kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının istemi ile açılan dava dosyasında eldeki dosya ile aynı fesih ve aynı işe başlatma davet yazısı uyarınca işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti, kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin kabul edilmesi, kabule ilişkin Mahkemece verilen kararın davalılar ... Güvenlik Şirketi ve ... Genel Müdürlüğü vekillerince temyiz edildiği temyiz incelemesini yapan Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesinin 09.....2016 tarihli ve 2016/360 Esas, 2016/12994 Karar sayılı ilâmında ... güvencesi tazminatı, boşta geçen süre ücreti yönünden bozma kararı verilmediği, aynı fesih ve yazı uyarınca eldeki dosyada Mahkemece davacının ... güvencesi tazminatı ve boşta geçen süre ücreti alacağının reddine karar verilemesinin hatalı olduğu; davacı ile aynı tarihlerde güvenlik görevlisi olarak beraber çalıştığı anlaşılan davacı tanıklarından N.T. tarafından davalılar aleyhine açılan davada tespit edilen çalışma düzeninin gündüz vardiyasında 12 saat çalışma 24 saat dinlenme, daha sonra gece vardiyasında 12 saat çalışma 48 saat dinlenme şeklinde olduğu, bu şekilde yapılan çalışmanın haftada 45 saatin altında kaldığı ancak gece çalışmasının 7,5 saati aşan kısmının fazla çalışma oluşturduğu, bu hâlde günde 3 saat fazla çalışma yapıldığı, çalışma düzenine göre haftada iki gece vardiyasının bulunduğu belirlenerek haftalık fazla çalışma süresinin 6 saat olarak belirlendiği, belirtilen bu çalışma düzeni esas alınarak ve dosyaya sunulu bordrolarda sondajlama usulü yapılan incelemede bir kısım bordrolarda fazla çalışma tahakkuku bulunduğu bir kısmında ise tahakkuk bulunmadığının anlaşılmasına göre davacının tüm çalışma dönemine ait tüm ücret bordroları da değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile Mahkeme kararı bozulmuştur.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 26.11.2020 tarihli ve 2020/398 Esas, 2020/930 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmına uyularak davanın davalılar ... Genel Müdürlüğü ile ... Güvenlik Şirketi yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar ... Şirketi, ... güvenlik Şirketi ile ... Şirketi yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalılardan ... Genel Müdürlüğü ile ... Güvenlik Şirketi vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Dairemizin 21.09.2021 tarihli ve 2021/7201 Esas, 2021/12382 Karar sayılı ilâmı ile; Mahkemece bozma sonrası alınan 16.11.2020 tarihli bilirkişi raporunun 17.11.2020 tarihinde UYAP sistemine kaydedildiği ancak taraflara tebliğ edilmediğinin anlaşıldığı, Mahkemece taraflara (vekil ile takip edilmeleri halinde vekillerine) 16.11.2020 tarihli bilirkişi raporunun tebliği sağlanarak kanunen taraflara tanınan süre geçtikten sonra ve varsa tarafların bilirkişi raporuna karşı itirazları Mahkemece bir değerlendirmeye tâbi tutulduktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, taraflara bilirkişi raporu tebliğ edilmeden ve tarafların hukuki dinlenilme hakkı kısıtlanarak hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile Mahkeme kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak, davacının işe iadesine ilişkin kesinleşmiş hükmün yerine getirilmemesi üzerine davacının kıdem ve ihbar tazminatlarını talep edebileceği, ... sözleşmesinin sona ermesi üzerine hizmet süresi boyunca kullanamadığı yıllık izinlerin karşılığı izin ücretine hak kazandığı, davacı hakkında verilen işe iade kararı uygulanmadığından boşta geçen süre ücreti ve ... güvencesi tazminatı hakkının olduğu, davacının fazla çalışma yaptığı, ... bayram ve genel tatillerde çalışması bulunduğu gerekçesi ile ... Genel Müdürlüğünün asıl işveren, ... Güvenlik Şirketinin ise son alt işveren olmaları nedeniyle sorumlu oldukları gerekçesi ile bu davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Güvenlik Şirketi vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... Güvenlik Şirketi vekili; müvekkili Şirket ile asıl işveren arasında yapılan sözleşmenin muvazaalı olduğunu, bununla beraber müvekkili Şirket tarafından davacının tüm hak ve ücretlerinin tam olarak zamanında ödendiğini, davacının kıdem tazminatı talebinden asıl işveren sıfatını haiz olan diğer davalı ... Genel Müdürlüğünün sorumlu olduğunu, ıslaha karşı zamanaşımı def'inin dikkate alınmadığını ileri sürerek temyize başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti alacağının bulunup bulunmadığı, çalışma düzeninin tespiti ve buna göre davacının fazla çalışma alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktalarındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 21, 41, 63 ve 69 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
A. Davacı Temyizi Yönünden
Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacıya iadesine,
B. Davalı ... Güvenlik Şirketi Temyizi Yönünden
Açıklanan sebeple;
Davalı ... Güvenlik Şirketi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı ... Güvenlik Şirketine yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.