"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/4155 E., 2022/3817 K.
DAVA TARİHİ : 02.09.2021
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 64. ... Mahkemesi
SAYISI : 2021/190 E., 2022/520 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışmaktayken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinde asgari ücretin belirli bir oran fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesi gerekmesine karşın sözleşmeye aykırı olarak davacının ücreti asgari ücret seviyesine çekilerek ve bu ücrete %4 oranında ücret zammı uygulanmak suretiyle eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek davacının eksik ödemeden kaynaklı fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu ... sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacının 31.12.2018 tarihli ücreti korunarak bu ücret üzerine %4 oranında ücret zammı yapıldığını, ücret indirimine gidilmediğini, ücretin her sene asgari ücrete yükseltilerek ... sözleşmesindeki oran üzerinden tekrar tespit edilmesi talebinin hukuka aykırı olduğunu, zira ... ... sözleşmesinde 2018 yılı asgari ücretinin kastedildiğini, buna göre davacının 2018 yılı ücreti korunarak kadroya geçiş ücretinin belirlendiğini, aksi yorumun eşitsizliğe neden olacağını, davacının dava dilekçesinde talep ettiği alacaklara hak kazanamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve uygulanan toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü gerekçelerin yanı sıra davacının arabulucuya başvuru tarihinden sonrası için hesaplanan fark alacaklara ilişkin ıslah talebinin dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi ve toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile buna bağlı olarak hüküm altına alınan alacakların hesap yöntemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 297 ve 298 inci maddeleri ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun
'un 1 vd. Maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 39 uncu maddesi, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde.
3. Değerlendirme
1.Mahkeme kararında yazılacak hususlar 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesinde belirtilmiştir. Maddeye göre, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
2. 6100 sayılı Kanun'un aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararın hüküm fıkralarının; açık, anlaşılır, çelişkisiz ve uygulanabilir olması gerekmekle birlikte kararın gerekçesinin de sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların Mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi sebeplere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak, kısaca maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Kanun'un 298 inci maddesinin ikinci fıkrasında; “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.” şeklinde özellikle düzenlenmiştir. Kısa karar ile gerekçeli karar çelişkisi, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı ilamı gereğince bozma sebebidir.
3. Somut uyuşmazlıkta 31.05.2022 tarihli celsede tefhim edilen kısa karar ile hüküm altına alınan alacak tutarları; bilirkişi raporu ve davacının ıslah dilekçesine uygun olup İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararında da 10.03.2022 tarihli bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olduğu açıkça belirtilmiştir. Ne var ki gerekçeli kararın hüküm fıkrasında hükmedilen tutarlar, kısa karar ile çeliştiği gibi dosya kapsamı ile de bir ilgisi bulunmamaktadır. Gerekçeli kararın hüküm sonucunun tefhim edilen hüküm özetine aykırı şekilde oluşturulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4. Diğer yandan 375 sayılı KHK'nın geçici 23 üncü maddesinin ve bu KHK gereğince 31.10.2020 tarihine kadar uygulanması öngörülen toplu ... sözleşmesinin amacı; gerek alt işverenin taraf olduğu ve 31.10.2020 tarihinden önce sona erecek olan toplu ... sözleşmesinden yararlanmakta olan gerekse alt işverenin taraf olduğu herhangi bir toplu ... sözleşmesinden yararlanmayan işçileri belli bir süre için toplu ... sözleşmesi etkisinden mahrum bırakmamaktır. Bu nedenle 02.04.2018 tarihinde 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu ... Sözleşmesi Hükümleri'nden yararlanmaya başlayan yahut alt işveren nezdindeki toplu ... sözleşmesinin bitimini müteakip Kanun gereği kendiliğinden yararlanmaya başlayan işçilerin, aynı dönem içinde bir başka toplu ... sözleşmesinden yararlanmayı talep etmeleri, 375 sayılı KHK gereği mümkün değildir. Bir toplu ... sözleşmesinin geriye etkili olarak yürürlüğe konulabilmesi kural olarak mümkün olsa da sonraki toplu ... sözleşmesi hükümlerinin geriye etkili olabileceği en erken süre önceki toplu ... sözleşmesinin bitim tarihidir. Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler yönünden yapılacak değerlendirmede de bu ilkeden ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır. Buna göre sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin kadroya geçirildikleri işyerinde yürürlükte bulunan bir toplu ... sözleşmesinden yararlanabilmeleri için en erken tarih her hâlükârda 01.11.2020 tarihi olmalıdır.
5. Ancak sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilerin 375 sayılı KHK gereğince üyelik şartı aranmaksızın yararlandıkları toplu ... sözleşmesinin süresi 31.10.2020 tarihinde sona erdiğinden, bu tarihten sonra 6356 sayılı Kanun kapsamında işveren ile yetkili sendika arasındaki toplu ... sözleşmesinden yararlanmak için bu Kanun'da öngörülen şartların da gerçekleşmesi gerekmektedir. 6356 sayılı Kanun'un 39 uncu maddesinde toplu ... sözleşmesinden iki şekilde yararlanılabileceği ifade edilmektedir. Bunlardan ilki taraf işçi sendikasının üye olmak ikincisi ise dayanışma aidatı ödemek suretiyle yararlanmadır. Sendikaya üye olanlar bakımından yararlanma zamanının belirlenmesinde ölçü, sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olunup olunmamasıdır. Buna göre toplu ... sözleşmesinin imza tarihinde sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren toplu ... sözleşmesinden yararlanır. Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin işyerinde uygulanmaya başlanan toplu ... sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacakları belirlenirken 31.10.2020 tarihinden önceki ve sonraki dönem bakımından yukarıda açıklanan ilke ve esaslara göre ayrı ayrı değerlendirme yapılması gerekir.
6. Somut uyuşmazlıkta taraflar arasında davacının kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacının davalıya bağlı işyerinde, hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken 02.04.2018 tarihi itibarıyla 375 sayılı KHK'nın geçici 23 üncü maddesi kapsamında kamu bünyesinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğinin dosya kapsamından anlaşılmasına göre, dosyada aldırılan bilirkişi raporunda davacının 01.01.2019-31.10.2020 tarihleri arasındaki ücretinin kadroya geçiş aşamasında işverenle imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinde belirlenen oran ve Yüksek Hakem Kurulu kararı dikkate alınarak belirlenmesinde hata bulunmamaktadır.
7. Yukarıdaki açıklamalar dikkate alındığında, sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının sendika üyesi olduğu ... Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası (... Sağlık-...) ile ... Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (...) arasında 10.08.2020 tarihinde imzalanan ve 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesinden yararlanması, en erken 01.11.2020 tarihi itibarıyla mümkündür.
8. Dosyada aldırılan bilirkişi raporunda; 31.10.2020 tarihi sonrasında davacının sendikaya üye olduğu tarihe kadar 31.10.2020 tarihinde sona eren toplu ... sözleşmesine göre belirlenen ücreti korunmuş, sendikaya üye olduğu tarih ile 31.12.2020 tarihleri arasındaki dönem için ise ... ile ... Sağlık-... Sendikası arasında bağıtlanan 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesinin % 5,75 oranında ücret zammı yapılacağına ilişkin hükmü dikkate alınarak, çerçeve sözleşme gereğince %4 oranında zam yapılmış olduğu gerekçesiyle bakiye %1,75 oranında ücret zammı yapılması gerektiği kabul edilmiştir.
9. Belirtmek gerekir ki, 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük tarihli toplu ... sözleşmesinin "İkinci yıl ikinci altı ay zammı" başlıklı ücret zamlarına ilişkin 2 nci maddesinin (d) bendi "01.07.2020 tarihinde işyerinde çalışmakta olan sendika üyesi işçilerin 30.....2020 tarihi itibariyle almakta oldukları günlük brüt çıplak ücretlerine 01.07.2020 tarihinden geçerli olmak üzere %5,75 (yüzde beş yetmiş beş) oranında ücret zammı yapılacaktır (Bu zamma enflasyon farkı dahil edilmiştir.)." düzenlemesini içermektedir. Davacı ise 01.11.2020 tarihine kadar 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu ... Sözleşmesi Hükümleri'nden yararlanmış olup bu toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümlerine göre 01.07.2020-31.10.2020 tarihleri arasındaki dönem için 30.....2020 tarihindeki günlük çıplak ücretine 01.07.2020 tarihinden itibaren %4 oranında ücret zammı yapılması gerektiği açıktır. Şu hâlde ... Sağlık-... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesinin, işçilerin 01.07.2020 tarihinde almakta oldukları ücrete zam uygulanması gerektiğine ilişkin hükmünün davacı hakkında uygulanması mümkün değildir. Çünkü davacı bu tarihte 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu ... Sözleşmesi Hükümleri'nden yararlanmaktadır. Bu açıklamalara göre davacının ücretine en erken 01.11.2020 tarihinde ... Sağlık ... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesi gereğince ücret zammı uygulanabileceği kabul edilse dahi 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük tarihli toplu ... sözleşmesinde davacının ücretine 01.11.2020 tarihi itibarıyla uygulanması öngörülen ücret zammına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu sebeple 31.10.2020 tarihi sonrasında davacının sendikaya üye olduğu tarih ile 31.12.2020 tarihleri arasındaki döneme ilişkin ücretin, 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük tarihli toplu ... sözleşmesinin ücret zammına ilişkin hükümleri dikkate alınarak yeniden belirlenmesi mümkün değildir. Aksine davacının 31.10.2020 tarihinde sona eren toplu ... sözleşmesine göre belirlenen ücreti korunarak, 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesabında bu ücret miktarı dikkate alınmalıdır. Diğer taraftan davacı 01.11.2020 tarihinden itibaren ... Sağlık ... Sendikasının tarafı olduğu toplu ... sözleşmesinin ücret zammı dışındaki hükümlerinden yararlanabileceğinden, davacının 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasında anılan toplu ... sözleşmesinden doğan diğer alacaklarının hesabında da 31.10.2020 tarihindeki ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılmalıdır.
10. Şu hâlde İlk Derece Mahkemesince yapılacak ..., yukarıda açıklanan hususlar da dikkate alınarak yapılacak yargılama sonucunda anlaşılabilir, denetlenebilir nitelikte, kısa karar ve hüküm fıkraları uyumlu ve çelişkisiz bir karar vermek olmalıdır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.