Logo

9. Hukuk Dairesi2023/172 E. 2023/3222 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin, toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebiyle açtığı tespit davasında hukuki yararının bulunup bulunmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tespit davasının eda davasının öncüsü olduğu ve davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan haklarını talep edebileceği bir eda davası açma imkanının bulunduğu gözetilerek, tespit davasında hukuki yarar bulunmadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/729 E., 2022/1800 K.

DAVA TARİHİ : 29.09.2021

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın usulden reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/538 E., 2022/90 K.

Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 25.02.2021 tarihinde yazılı başvuruda bulunarak başvuru tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanmak istediğini, ancak bu talebinin reddedildiğini ileri sürerek davacının başvuru tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmesi hükümlerinden dayanışma aidatı ödeyerek yararlandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının sendika üyesi olmaması ve başka Sendikaya üye olması nedeni ile dayanışma aidatı ödeyerek toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının dayanışma aidatı ödeyerek toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanmak için işverene başvurduğu sabit olduğundan davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacının ... sözleşmesi 03.12.2021 tarihinde sona erdiğinden bu davada eda hükmü verilmesinin mümkün olmadığını, davacının sendika üyesi olmaması nedeni ile işyerinde yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmesinden yararlanamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının toplu ... sözleşmesinden kaynaklı alacaklarının bulunduğu iddiası ile eda davası açması gerekirken toplu ... sözleşmesinden yararlanma talepli tespit niteliğinde dava açmasında hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararda vicdanen yanlış bir yön bulunmamasına rağmen Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kararın kaldırılmasının hukuka aykırı olduğunu, davanın konusuz kalmasının hukuken mümkün olmadığını, İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen hüküm ile davacının başvuru tarihinden davalı vekilinin beyanına göre ... sözleşmesinin feshedildiği tarih olan 03.12.2021 tarihine kadar sendikal haklarını alabilmesinin sağlandığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı işçinin tespit davası açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun'un 106 ncı maddesi ile 114 üncü maddesinin (h) bendi ve 115 inci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Dairemizin 25.01.2023 tarihli ve 2022/18826 Esas, 2023/1405 Karar sayılı ilâmında tespit davalarında hukuki yarara ilişkin ilkeler şu şekilde açıklanmıştır:

"...

1.Mahkemeden istenilen hukuki korunmaya göre davalar eda davaları, tespit davaları ve inşai davalar olarak ayrılmaktadır. Eda davalarında; bir şeyin yapılması, bir şeyin verilmesi veya bir şey yapılmaması istenmekte iken inşai (yenilik doğuran) davalar ile; var olan bir hukuki durumun değiştirilmesi, kaldırılması veya yeni bir hukuki durumun yaratılması istenir. İnşai (yenilik doğurucu) davanın kabulü ile yeni bir hukuki durum yaratılır ve hukuksal sonuç genellikle bir yargı kararı ile doğar. Tespit davaları ise bir hakkın veya bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının yahut bir belgenin sahte olup olmadığının tespitine ilişkin davalardır. Tespit davası kendine özgü davalardan olup dava sonucunda verilen kararının icra ve infaz kabiliyeti yoktur.

2. Tespit davası ile mahkemeden bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığı yahut bir belgenin sahte olup olmadığının belirlenmesi talep edilebilir. Yani bu davanın konusunu sadece hak veya hukuki ilişkiler oluşturur. Maddi vakıalar ... başına tespit davasının konusunu oluşturamazlar.

3. Tespit davalarında davacının amacı, bir hak veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun veyahut içeriğinin belirlenmesi olup hak veya hukuki ilişkinin varlığı yahut yokluğu tespit davası açılabilmesi için yalnız başına yeterli değildir. Bundan başka, tespit davasının dinlenebilmesi için konusunu oluşturan hak veya hukuki ilişkinin var olup olmadığının mahkemece hemen tespit edilmesinde davacının korunmaya değer güncel bir hukuki yararının bulunması gerekir.

4. Tespit davasının konusunun hak veya hukuki ilişki olması ve davacının tespit davası açmakta güncel hukuki yararının bulunması dava şartıdır. Açılan tespit davasında, bu iki şartın birlikte bulunup bulunmadığı, diğer dava şartlarında olduğu gibi davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekmekte olup bu şartların bulunmaması hâlinde mahkemece esas hakkında incelemeye girmeden, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi gerekmektedir.

5. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür; bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hâllerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararının bulunması dava şartı olup yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi hâkim tarafından da resen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti hâlinde davanın, 6100 sayılı Kanun'un 115 inci maddesine göre dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir.

..."

3. Dairemizin aynı mahiyetteki 10.11.2022 tarihli ve 2022/11588 Esas, 2022/14703 Karar sayılı ilâmı.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.