"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, 02.01.2013 tarihinde davalı Şirketin AST 1 projesinde finans uzmanı olarak işe girdiğini, aylık ücretinin 5.950,00 TL net olup ücret ödemesi dışında prim ve ikramiye ödemesinin mevcut olduğunu, 21.01.2018 tarihinde iş sözleşmesinin sona erdirildiğini, işyerinde çalışma saatlerinin 08.00-18.00,22.00 olduğunu, çoğu zaman 23.00'e kadar çalıştığını, kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını, diğer işçilik alacaklarının ödeneceği bildirilmesine rağmen ödenmediğini, işyerinde ayrıca prim uygulamasının mevcut olduğunu, bir kısım iş bitim primleri ile MRC projesi iş alım priminin ödenmediğini, yine Navoi-2 ve Turakurgan (TRC) iş alım primlerinin tüm personele ödenmesine rağme, davacıya ödenmediğini ileri sürerek prim ve fazla çalışma ücreti alacaklarının davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının 02.01.2013 tarihinde finans uzmanı olarak işe başladığını, iş sözleşmesinin 21.01.2018 tarihinde sona erdiğini, kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını, ayrıca tüm alacaklarının ödendiğini, hiçbir alacağının kalmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde, fazla çalışma ücretinin yapılacak yasal fazla çalışma ücretini kapsadığı hükmünün yer aldığı, davacı tanıklarından A.G.Ö'nün davalıya karşı açılmış derdest davası olduğu, diğer davacı tanığı N.Y’nin işin yoğun olduğu zamanlarda çalışıldığı şeklindeki beyanlarına soyut ve çelişkili olması nedeniyle itibar edilmediği, taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde prim ödeneceğine ilişkin hüküm bulunmadığı, işyeri uygulaması hâline gelen bir prim sisteminin varlığının davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; hükme esas alınan yetersiz raporda, davacının şahsi sicil dosyası ve davacıya yapılan ödemelerin dahi incelenmediğini ve işyerinde prim uygulaması olmadığına dair bir rapor verildiğini, oysa davacıya çalışma döneminde 5 farklı dönemde prim ödemesi yapıldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fazla çalışma ücreti alacak talebi için, bu alacak kalemlerinin davacı işçiye ödendiği ve davacı işçi tarafından da ihtirazı kayıt konulmadığı ileri sürüldüğünü, davacı işçinin ücret bordoları, ücret pusulaları incelendiği zaman imzası bulunmadığının anlaşılacağını beyan ederek Mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; işyerinde çalışma saatlerini gösterir kayıtlar ile puantaj kayıtlarının ibraz edilmediği, taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde, fazla çalışma ücretinin yapılacak yasal fazla çalışma ücretini kapsadığı hükmünün yer aldığı, davacı tanıklarından A.G.Ö'nün davalıya karşı açılmış derdest davası olduğu, diğer davacı tanığı N.Y’nin işin yoğun olduğu zamanlarda çalışıldığı şeklindeki beyanlarına soyut ve çelişkili olması nedeniyle itibar edilmediği, taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde prim ödeneceğine ilişkin hüküm bulunmadığı, işyeri uygulaması hâline gelen bir prim sisteminin varlığının davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçeleriyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının fazla çalışma ücreti ve prim alacaklarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32, 41 ve 63 üncü maddeleri
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.