"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
SAYISI : 2023/14 E., 2023/32 K.
DAVA TARİHİ : 01.04.2014
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı ... davalı ...&... ... MBH (...& ... Şirketi) vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre davalı aleyhine hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar Mahkemenin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 12.950,00 TL’nin altında kaldığından davalının temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... sözleşmesinin davalı tarafından haklı sebep olmadan feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı, ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücreti, gece çalışma ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacının tüm alacaklarının ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... AŞ vekili cevap dilekçesinde; ihale makamı konumunda bulunduklarını, faaliyet konuları arasında inşaat yapma işi olmadığını, eser sözleşmesi ile diğer davalı Şirketlere bırakılan bir inşaat işi bulunduğunu savunarak davanın husumet yönünden reddini istemiştir.
3. Davalı ...& ... Şirketi vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 26.....2015 tarihli ve 2014/50 Esas, 2015/133 Karar sayılı kararı ile; bilirkişi raporu, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları, işyeri dosyası, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre, davacının hizmet sürelerinin 2 ay, 29 gün olduğu, ... sözleşmesinin işverence feshedildiği, davalı ... AŞ'nin ihale makamı olduğu, diğer davalılar ile aralarında asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunmadığı, ücret alacağı bakımından ... Enerji Üretim AŞ'nin sorumluluğunun düzenlendiğini, diğer talepler açısından ihale makamının sorumlu bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... davalı ... AŞ vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 27.09.2017 tarihli ve 2017/39756 Esas, 2017/19581 Karar sayılı kararı ile; davalılar arasındaki ilişkinin ortaya koyulması konusunda yapılan araştırma ve incelemenin yeterli olmadığı, ihale konusu işin, davalı ... AŞ'nin faaliyet alanına ilişkin asıl veya yardımcı ... kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve işin tamamının anahtar teslimi ile verilip verilmediği açıklığa kavuşturularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, adi ortaklığı oluşturan tüm davalılara ayrı ayrı tebligat yapılması için süre verilmesi ve taraf teşkili sağlanarak yargılamaya devam edilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 25.07.2019 tarihli ve 2018/19 Esas, 2019/86 Karar sayılı kararı ile; davalı ... AŞ'nin iştigal konularının elektrik enerjisi üretim, iletim, dağıtım kapsamındaki tüm işleri kapsadığı, dolayısıyla üretim için tesis kurulması gibi işlemlerin de faaliyet alanına girdiği, bu nedenlerle davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin olduğu ve davalıların sorumluluğunun müteselsil sorumluluk olduğu gerekçe gösterilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... davalı ... AŞ vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 05.12.2019 tarihli ve 2019/8181 Esas, 2019/22554 Karar sayılı kararıyla; davacı vekilinin temyiz talebi bakımından Mahkemece verilen ek karar onanarak, davalı ... AŞ vekili temyizi yönünden ... Enerji Üretim AŞ ile diğer davalılar arasındaki ilişkinin anahtar teslimi inşaat sözleşmesi niteliğinde olduğu, davalı ... AŞ'nin dava konusu alacaklardan sorumlu tutulmasının hatalı olduğu, gündüz vardiyası bakımından bozmadan önceki gibi bir buçuk saat ara dinlenme süresi kabul edilerek davacının haftalık on iki saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 23.09.2021 tarihli ve 2020/26 Esas, 2021/264 Karar sayılı kararı ile; işin organizasyonu, yönetimi, personelin işe alınması ve çıkartılması yetkisinin tamamen işi üstlenmiş olan yüklenicilere ait olduğu, davalı ... AŞ'nin işin niteliğinin ve büyüklüğünün gerektirdiği güvenlik ve denetim yetkisini aşan bir durum olmadığı gerekçe gösterilerek davalı ... AŞ yönünden davanın husumetten reddine, diğer davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
E. Üçüncü Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... davalı ... & ... Şirketi vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin 20.12.2022 tarihli ve 2022/15806 Esas, 2022/17089 Karar sayılı kararı ile; davalı ...&... Şirketine yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığı, davalı Şirkete dava dilekçesi ve ekleri, ıslah dilekçesi, bilirkişi raporları tebliğ edilmeden, taraf teşkili sağlanmadan ve delillerini bildirmesi için süre verilmeden hukuki dinlenilme hakkını kısıtlayacak şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçe gösterilerek bozma kararı verilmiştir.
F. Mahkemece Üçüncü Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 08.....2023 tarihli ve 2023/14 Esas, 2023/32 Karar sayılı kararı ile; davalı ...&... Şirketine dava dilekçesi, bilirkişi raporları ve ıslah dilekçesi tebliğ edildiği, Şirkete esasa ilişkin beyanda bulunmak üzere yasal süre verildiği, davalı ... AŞ'nin işin niteliğinin ve büyüklüğünün gerektirdiği güvenlik ve denetim yetkisini aşan bir durum olmadığı gerekçe gösterilerek davalı ... AŞ yönünden davanın husumetten reddine, diğer davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... davalı ... & ... Şirketi vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davalı ... AŞ yönünden verilen husumetten ret kararının hatalı ve emsal dosyalarda verilen kararlarla çelişkili olduğunu, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini, davalılar lehine hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı olduğunu belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı ... AŞ ile davalı ... &... Şirketinin talep edilen alacaklardan sorumlu olup olmadığı ile vekâlet ücretine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 2 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
A. Davalı Temyizi Yönünden
Davalı ...&... Şirketi vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
B. Davacı Temyizi Yönünden
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
21.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.