Logo

9. Hukuk Dairesi2023/18575 E. 2023/18138 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının fazla mesai ve hafta tatili ücretlerine dair ispat yükünü yerine getiremediği gerekçesiyle bu talepleri reddetmesi ve diğer alacak taleplerini kısmen kabul etmesi usul ve yasaya uygun bulunarak yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi

EK KARAR TARİHİ : 19.12.2022

SAYISI : 2020/79 E., 2021/304 K.

DAVA TARİHİ : 04...2015

KARAR : Davanın kısmen kabulü, temyiz talebinin miktardan reddi

TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Mahkemenin 19.12.2022 tarihli ek kararı ile davalı vekilinin temyiz talebinin kararın miktar itibarıyla kesin olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.

19.12.2022 tarihli ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, gereği düşünüldü:

Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar 3.359,75 TL olup Mahkemenin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 4.270,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Temyiz isteminin reddine ilişkin Mahkemece verilen ek karar yukarıda anılan Kanun hükümlerine uygun olduğundan davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile söz konusu ek kararın onanması gerekir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından da temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda asıl karara yönelik temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 2010 yılı Şubat ayından 2015 yılı Ocak ayına kadar davalı işveren nezdinde pres operatörü olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin işveren tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak feshedildiğini, müvekkilinin haftada yedi gün boyunca 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığını, genel tatillerde de aynı şekilde çalışmaya devam ettiğini, çalıştığı süre boyunca izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti, asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Şirket yetkilisi cevap dilekçesinde; davacının 01.02.2010 tarihinde işyerinde çalışmaya başladığını, işyerinde davacı gibi düzensiz çalışan ve köycülük yapanların tespit edilerek tazminatlı olarak işten çıkartıldıklarını, davacının ödenmeyen alacağı bulunmadığını, işyerinde üçlü vardiya uygulandığını, fazla çalışmanın söz konusu olmadığını, dinî bayramlarda çalışma yapılmadığını, millî bayramlarda çalışma olması hâlinde ücretlerin ödendiğini, hafta tatillerin ve yıllık izinlerin kullandırıldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 24.05.2016 tarihli ve 2015/67 Esas, 2016/95 Karar sayılı kararı ile; davacının 01.02.2010-31.12.2014 tarihleri arasında 4 yıl, 7 ay, 2 gün süreyle davalı Şirkette çalıştığı, ... sözleşmesinin işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiği, davacının bakiye kıdem ve ihbar tazminatı alacakları ile yıllık izin ücreti alacağının bulunduğu, dinlenilen davacı tanıklarının beyanlarına göre davacının fazla çalışma yaptığını, hafta tatilleri ile ... bayram ve genel tatillerin bir kısmında çalıştığını ispatlamasına rağmen davalı tarafça söz konusu çalışmaların karşılığının ödendiğinin ispatlanmadığı gerekçesiyle kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının kabulüne asgari geçim indirimi alacağının reddine dair davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 18...2020 tarihli ve 2017/29946 Esas, 2020/7064 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, giydirilmiş ücretin tespitinde taleple bağlılık ilkesi ihlal edilmek suretiyle tanık beyanlarına göre günlük bir öğün yemek bedeli olan 6,00 TL’nin hesaplamaya dâhil edilmesinin hatalı olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yıllık izin ücreti alacağının yasal kesintiler sonrasında net 559,99 TL olduğu belirtilemesine rağmen, raporun sonuç bölümüne hataen 599,99 TL olduğu yazılarak Mahkemece bu miktar esas alınmak suretiyle hüküm kurulmasının da yerinde olmadığı, davacı tanıklarının davalı aleyhine davaları olduğu, davalı tanık beyanlarına göre resmî tatilllerde çalışma olduğu hususu sabit ise de, işyerinde üçlü vardiya ile çalışıldığını beyan ettikleri ve hafta tatilinde işyerinde çalışma olup olmadığı, davacının hafta tatilllerinde çalışıp çalışmadığı hususunda ise açıklamada bulunmadıkları hususu dikkate alındığında hafta tatili bakımından kayıt bulunan dönem bakımından işyeri kayıtları değerlendirilmek suretiyle, kayıt bulunmayan çalışma dönemi bakımından ise davalı tanıklarının hafta tatilinde davacının çalışıp çalışmadığı hususunda yeniden dinlenilmesi suretiyle davacının hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığının tespiti gerektiği; fazla çalışma ücreti talebi bakımından ise, kayıt bulunan dönem bakımından işyeri kayıtları değerlendirilmek suretiyle kayıt bulunmayan dönem bakımından fazla çalışma hususunun davacı tarafça ispatlanamadığından reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda bozma kararı, toplanan kanıtlar ve dosya kapsamına göre davacının hesaplamaya esas alınan ücretine yemek yardımı ücretinin eklenmemesi gerektiği, yıllık izin ücreti alacağının net 559,99 TL olduğu, davacının fazla çalışma ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarının sübut bulmadığı gerekçesi ile kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının kabulüne diğer talep konusu alacakların reddine dair davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; müvekkilinin gerek kendi beyanları gerekse tanık beyanları ile hafta tatilinde çalıştığını, fazla çalışma yaptığını ve asgari geçim indirimine hak kazandığını ispatladığı, buna karşın söz konusu çalışmaların karşılığı ücretlerin ödendiğinin davalı işveren tarafından ispatlanamadığını, davalının sunmuş olduğu vardiya raporlarının gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususuna ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 41 inci ve 46 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

A. Davalı Temyizi Yönünden

Mahkemece verilen 19.12.2022 tarihli ek kararın ONANMASINA,

B. Davacı Temyizi Yönünden

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davacı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

27.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.