"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/972 E., 2023/1473 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 8. ... Mahkemesi
SAYISI : 2022/39 E., 2022/337 K.
Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi kreşinde işçi olarak çalışmaktayken birtakım işçilik alacaklarının tahsili için vekili aracılığıyla arabulucuya başvurup birtakım taleplerde bulunduğunu, arabulucu nezdinde müdürlüklerinin komisyon üyelerinin katılımıyla müzakereler gerçekleştirilip sonuca varıldığını ve alacakların ödendiğini, ancak ilgili Hastanenin 07.11.2019 tarih ve 105257006 barkod ... yazısında bazı alacak kalemlerinin şartlarının oluşmadığı, bazılarının ise fazla hesaplandığı ifade edilerek gerekli yasal süreçlerin başlatılmasının talep edildiğini beyanla arabulucu Ö.İ.G. tarafından düzenlenen 26.04.2019 tarihli arabuluculuk anlaşma belgesinde kararlaştırılan kıdem ve ihbar tazminatı ile kötüniyet tazminatı, fazla çalışma, alacaklarının şartlarının oluşup oluşmadığı ile oluştuğu takdirde miktarlarının ne olması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davanın yasal dayanağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 6325 ... Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun (6325 ... Kanun) 18 inci maddesinin son fıkrası gereği arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamayacağı, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı, kanun ve yönetmelik hükümleri gereğince arabuluculuk görüşmelerinde Bakanlığı temsilen görüşmelere katılan komisyon üyelerinin ikame edilen davada taraf olmamaları gözetildiğinde taleple bağlılık ilkesi uyarınca komisyon üyelerinin görevlerinin gereklerine aykırı davrandıkları yönünde inceleme yapma imkânının da bulunmayacağı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, davalının Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi kreşinde işçi olarak çalışmaktayken birtakım işçilik alacaklarının tahsili için arabulucuya başvurduğunu ve davacı adına komisyon üyelerinin katılımıyla arabuluculuk müzakeresinin gerçekleştirilerek anlaşma sağlandığını, anlaşmaya varılan alacakların işçiye ödendiğini, ancak Hastanenin 07.11.2019 tarihli yazısı ile bazı alacak kalemlerinin şartlarının oluşmadığı, bazılarının ise fazla hesaplandığının ifade edilmesi ile gerekli yasal sürecin başlatılmasının istendiğini, komisyon üyelerinin yetki aşımıyla fazla ödeme yaptırıp yaptırmadığının tespiti için işçiye ödenen alacak kalemleri yönünden tespit hükmü kurulması gerektiğini, komisyon üyelerinin görevlerinin gereklerine aykırı davrandıklarının Mahkeme kararıyla tespit edilmesi dışında mali ve idari yönden sorumlu tutulamayacaklarını, bu sebeple işçiye fazladan yapılan bir ödeme varsa bunun Mahkemece tespit edilmesi gerektiğini, buna göre işçiye karşı sebepsiz zenginleşme iddiasıyla başvuracaklarını, arabuluculuk görüşmesi sonucunda davalı İdarenin bir alacak talebi olmadığını, bu nedenle anlaşılan hususlarda dava açılamayacağına yönelik kuralın işçi için geçerli olduğunu, komisyon üyelerinin ihtiyari arabuluculuğa katılma yetkilerinin olmadığını, dosyanın bilirkişiye gönderilmemesi hâlinde ıslah için süre talep ettiklerini, amacın arabuluculuk görüşmesinin ihtiyari olarak yapıldığı olgusuna istinaden anlaşmanın emredici hukuk kurallarına aykırı olmasından dolayı iptalini isteme saiki olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulü talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 6325 ... Kanun'un 18 nci maddesinin beşinci fıkrasında "Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz." hükmünün mevcut olduğu, bu hükmün Kanun'un gerekçesine göre dava açma yasağı olarak nitelendirildiği, Kanun'da dava açma yasağının hukuki niteliği, bu yasağa rağmen dava açılması durumunda bunun sonucunun ne olacağı ve dava açma yasağının istisnalarının olup olmadığının düzenlenmediği, anlaşma belgesinin ilâm niteliğinde belge sayılacağı hükmünden hareketle anlaşmaya varılan hususlarda tarafların dava açma ihtiyacının ortadan kalktığı bu sebeple dava açma yasağının, dava şartlarından olan hukuki yarar bulunması şartının özel bir görünümü olduğu, dava açma yasağının istisnalarının da bulunduğu; arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen anlaşma belgesinin 6098 ... ... Borçlar Hukuk'u (6098 ... Kanun) sözleşmesi niteliği de dikkate alındığında, aynı uyuşmazlık hakkında, özellikle bu belgenin sahteliği, anlaşmanın irade fesadı hâlleriyle sakatlandığı, anlaşmanın geçersizliği gibi durumlarda dava açılabileceğinin kabul edilmesi gerektiği, 6098 ... Kanun'un 39 uncı maddesi uyarınca irade sakatlığına dayanan bu istisnai durumun da 1 yıllık hak düşürücü süreye tâbi olduğu, aynı Kanun'un 46 ncı maddesi uyarınca, bir kimse yetkisi olmadığı hâlde temsilci olarak bir hukuki işlem yaparsa, bu işlemin ancak onandığı takdirde temsil olunanı bağlayacağı, anılan mevzuat hükümleri somut olayla birlikte ele alındığında, davacının irade fesadına yönelik bir iddiasının bulunmadığı, anlaşma konusu edilen hususun dava şartı arabuluculuk kapsamında olduğu, ayrıca anlaşmaya varılan alacak kalemlerinin işçiye ödendiği de sabit olmakla davalının ödemeyle birlikte temsilcilerin katılımıyla yapılan arabuluculuk işlemini onayladığı, davacının davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçeleriyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz başvurusunda; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, arabuluculuk sürecinin kanuna uygun şekilde yürütülüp yürütülmediğine ve buna göre davacıya yapılan işçilik alacaklarının şartlarının oluşup oluşmadığı ile miktarlarının belirlenerek tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 ... Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6325 ... Kanun'un "Arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesi" kenar başlıklı 15 inci maddesinin ilgili bölümü şöyledir:
"(8) (Ek: 12/10/2017-7036/22 md.) Arabuluculuk müzakerelerinde idareyi, üst yönetici tarafından belirlenen iki üye ile hukuk birimi amiri veya onun belirleyeceği bir avukat ya da hukuk müşavirinden oluşan komisyon temsil eder. Komisyon, arabuluculuk müzakereleri sonunda gerekçeli bir rapor düzenler ve beş yıl boyunca saklar.
(9) (Ek: 12/10/2017-7036/22 md.) Komisyon üyelerinin arabuluculuk faaliyeti kapsamında yaptıkları işler ve aldıkları kararlar sebebiyle açılacak tazminat davaları, ancak Devlet aleyhine açılabilir. Devlet ödediği tazminattan dolayı görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanan üyelere ödeme tarihinden itibaren bir yıl içinde rücu eder.
"
3. 6325 ... Kanun'un "Tarafların anlaşması" kenar başlıklı 18 inci maddesinin ilgili kısımları şu şekildedir:
"(1) Arabuluculuk faaliyeti sonunda varılan anlaşmanın kapsamı taraflarca belirlenir; anlaşma belgesi düzenlenmesi hâlinde bu belge taraflar ve arabulucu tarafından imzalanır.
(2) Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler. Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir. Davanın görülmesi sırasında arabuluculuğa başvurulması durumunda ise anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir. Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılır.
...
(5) (Ek: 12/10/2017-7036/24 md.) Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz.
..."
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI.KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 ... Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.