"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/3204 E., 2023/3441 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2022/915 E., 2023/624 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 11.03.2021 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 14.10.2022 tarihli kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi gereğince kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 03.05.2013 tarihinden itibaren asıl işveren olan davalıdan ihale alan dava dışı alt işveren şirketler nezdinde numune alma ve hazırlama elemanı olarak çalıştığını, müvekkilinin gerçekte davalının asıl işçisi olduğunu, Eskişehir 2. İş Mahkemesinin 2015/204 Esas, 2016/173 Karar sayılı kesinleşen dosyasında davalı asıl işveren ile dava dışı alt işveren şirketler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun tespiti yönünde karar verildiğini, müvekkilinin çalışmaya başladığı tarihten sonra davalı ile Maden-İş Sendikası arasında 25, 26 ve 27. Dönem Toplu İş Sözleşmeleri'nin imzalandığını, müvekkilinin kamu işçisinin yararlandığı toplu iş sözleşmelerinden yararlanması gerektiğini, müvekkilinin işe başladığı tarih ile 01.12.2016 tarihleri arasındaki fark ücretlerinin önceki Mahkeme kararıyla hüküm altına alındığını ileri sürerek 12.02.2014-10.12.2018 tarihleri arasındaki ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin, ikramiye, ek ödeme, vardiya zammı, iş riski primi, sosyal yardım, giyim yardımı ve kira yardımı alacakları ile 02.12.2016-10.12.2018 tarihleri arasındaki fark ücret ve ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, muvazaa iddialarının haksız olduğunu, alt işveren çalışanlarının yaptığı iş kapsamında müvekkili İdarenin çalışanının bulunmadığını, yüklenici firma işçilerinin müvekkili İdare tarafından işe alınmadığını, müvekkilinin sorumluluk kapsamında alt işverenleri denetlemesinin muvazaa olarak nitelendirilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının sendika üyesi olduğu ve üyelik bildiriminin 31.03.2016 tarihinde yapıldığı, Eskişehir 2. İş Mahkemesinin 2015/204 Esas ve 2016/173 Karar sayılı dosyası ve bilirkişi raporu göz önüne alındığında Eti Maden İşletmeleri Kırka Bor İşletme Müdürlüğü ile alt işveren arasında imzalanan alt işverenlik sözleşmesinin muvazaalı olduğu, davacının başlangıçtan itibaren davalı İdare işçisi olarak kabul edilmesi gerektiği ve davacının ödenmeyen alacaklarının bulunduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacının yaptığı işin, yardımcı iş kapsamında olduğunu, davacının muvazaa iddiası ve buna bağlı olarak fark alacak talepli açtığı ilk davada keşif yapılmadığını, bu nedenle eldeki davada keşif yapılarak davaya konu işin niteliğinin değerlendirilmesi gerekirken, böyle bir incelemede bulunulmaksızın önceki davadaki tespit nedenlerine dayanarak karar verilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, ayrıca kanunen izin verilen bir konuda kurulan asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun kabul edilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut uyuşmazlıkta davacının sendika üyeliğinin toplu iş sözleşmesinin tarafı olan sendika tarafından işverene 31.03.2016 tarihinde bildirildiği hususunun taraflar arasında görülüp kesinleşen Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 26.01.2022 tarihli ve 2021/1094 Esas, 2022/242 Karar sayılı kararından anlaşıldığı, davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklı alacaklarına 31.03.2016 tarihinden itibaren hak kazandığı yönündeki İlk Derece Mahkemesi kabulunün yerinde olduğu gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirtilen nedenleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, asıl işveren alt işveren ilişkisinin kanuna uygun kurulup kurulmadığı, muvazaaya dayanıp dayanmadığı ile davacının asıl işveren işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden kaynaklı alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı İş Kanun'un 2 nci maddesinin yedinci ve sekizinci fıkraları, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.